Girne halkını canından bezdiren Lord's Hotel Diskosu'nun gürültüsü protesto edildi

Kıbrıs Postası

Çıkardığı gürültüyle Girne halkını bezdiren Lord's Palace Hotel'in diskosunu protesto etmek için dün otel önünde bir eylem düzenlendi. Eylemde dövizler taşındı, ses kirliliğini protesto eden sloganlar atıldı. Eyleme, bölge sakinleri ve duyarlı vatandaşlar katıldı.

Eylemde konuşan KKTC'nin Almanya Fahri Konsolosu Doç. Dr. Turgay Hilmi, ses kirliliğinin ciddi boyutlara ulaştığını söyleyerek, geceleri Lord's Palace Hotel'in diskosundan çıkan müzik sesinin gürültüye dönüştüğüne dikkat çekti. Hilmi, gürültünün hak değil haksızlık olduğunu ifade ederek, Ciklos'tan tutun, Ballapais, Ozanköy Çatalköy'de gürültünüz sabaha kadar dayanılmaz bir işkenceye dönüşüyor. Eğlenceyi işkenceye döndürme. Müzik ruhun gıdasıdır ama, Lord's Otel diskosu geceleri yaptığı gürültü ile müziği zehre döndürüyor" dedi.

İlgili makamların gece arandığı zaman ulaşılamadığını da söyleyen Hilmi, polisin de yetkisi olmadığı için müdahale edemediğini belirtti. Hilmi, "Sonuçta mağdur olan bizleriz" diyerek, bütün makamları halkın sağlık ve huzurunu koruyacak önlemleri acilen almaya çağırdı. Hilmi ayrıca, komşu otellerdeki müşterilerin gürültü nedeniyle tatillerini yarıda kesip ülkeden ayrıldıklarını da ifade ederek şunları söyledi: Ülkeye turist gelmemesi için Rumlar zaten ellerinden geleni yapıyor. Böyle yapınca siz onlardan daha da başarılı oluyorsunuz. Gelen birkaç turist varsa onlar da ülkeden kaçırıyorsunuz..."

Ses ve çevre kirliliğinin artık bir mahalle sorunu olmadığını, ülkenin genel sorunu halini aldığını söyleyen Hilmi, çözüm için bütün tarafları göreve çağırdı.

Eyleme katılan mahalle sakinleri de sabahın ilk saatlerine kadar süren gürültü yüzünden uyuyamadıklarını belirterek, "Sabah işe gitmekte zorlanıyoruz. Kapı pencere kapatmak da çare olmuyor" dedi.

Çıkardığı gürültüyle Girne halkını bezdiren Lord's Palace Hotel'in diskosunu protesto etmek için dün otel önünde bir eylem düzenlendi. Eylemde dövizler taşındı, ses kirliliğini protesto eden sloganlar atıldı. Eyleme, bölge sakinleri ve duyarlı vatandaşlar katıldı. Eylemde bildiri dağıtıldı ve akordeon eşliğinde Kamuran Aziz'in "Kıbrıs bir ada mıdır?" şarkısı çalınıp söylendi. Eylemde konuşan eylemin organizatörü KKTC'nin Almanya Fahri Konsolosu Doç. Dr. Turgay Hilmi, ses kirliliğinin ciddi boyutlara ulaştığını söyleyerek, kendilerinin bir dost gibi otel yetkilileri ile konuşmak istediklerini bu sorunu dile getirmek istediklerini söyledi. Hilmi eylemde bir de bildiri okudu.

Turgay Hilmi'nin eylemde okuduğu bildiri şöyle: "Çevre kirliliği ülkemizde insan sağlığını ciddi boyutta etkileyen önemli bir tehdit haline gelmiştir. Kamuran Aziz'in Kıbrıs bir ada mıdır? Cennetten parça mıdır? Diye tanımladığı ve Akdeniz'in turizm cenneti olma potansiyeline sahip ülkemiz her gecen gün cennetten değil, cehennemden bir parçaya dönüşmektedir.

Doğa tahrip edilmekte, çöpler yollara, sokaklara fırlatılmakta ve dünya turizm platformunda pis ülkeler arasında yerimizi almaktayız.

"YABANCI MİSAFİRLERİMİZ TATİLLERİNİ YARIDA KESİYOR"

Tüm bunlar yetmezmiş gibi ses kirliliği de yerli halkın ve ülkemizi ziyaret eden yabancı misafirlerimizin huzurunu bozan ve tatillerini yarıda kesmelerine neden olan boyutlara ulaşmıştır. Yapılan bilimsel araştırmalar ses kirliliğinin neden olduğu psikolojik rahatsızlıkları şöyle sıralıyor: Kaygı, Depresyon, Aktiflik, Pasiflik, Saldırganlık, Grup etkileşiminde sorunlar, Yardımlaşmada isteksizlik, Sinir bozukluğu, Korku, Rahatsızlık, Baş dönmesi, Tedirginlik, Yorgunluk, Zihinsel işlevlerde bozukluk…

Ses kirliliğinin fizyolojik zararları ise şöyle: Yüksek kan basıncında artma, Hızlı kalp atışı, stress hormonlarında artma, kalp lipitlerinde artma, lökosit sayısında azalma, vücut direncinde düşme, hamilelik döneminde ölü doğum, üreme sağlığına olumsuz etki, EEG dalgalarında patolojik değişiklikler, adrenalin yükselmesi, Solunumun hızlanması, kas gerilmesi, irkilmeler…

Bugün bizler çevre kirliliğinden zarar gören insanlar olarak burada toplandık. Çevre kirliliği ve kirliliğin önemli bir boyutu olan ses kirliliğini protesto etmek ve idarecilerimizi çözüme davet etmek için buradayız. İdarecilerimize bu cennet adanın artık daha fazla dayanacak gücünün kalmadığını hatırlatmak için buradayız. Sesimizi duyun ve bu adayı kirliliğinden kurtarın. Bizler temiz ve güzel bir ülkeye laikiz. Sayın Lord's Hotel yetkilileri… Biz sizin komşularınız. Hepimiz çevrenizde oturuyoruz. Biz sizi bugüne kadar rahatsız etmedik. Öyle bir niyetimiz de yoktur.

"BİZİM UYKULARIMIZI ÇALIYORSUNUZ"

Fakat siz bizim uykularımızı çalıyorsunuz. Kapı pencere kapatsak da evlerimizde konuşamıyoruz duramıyoruz. Bize Lord's Otel nasıl bir otel diye sorulunca "iyi bir oteldir" demek istiyoruz. Fakat sizi tavsiye edebilmemiz için bu fırsatı yaratmıyorsunuz. Biz buraya iyi niyet ile geldik. Size derdimizi anlatmaya geldik. Geceleri diskoteğinizden çıkan müzik sesi gürültüye dönüşüyor. Gürültü hak değil haksızlıktır !!!Ciklos'tan tutun, Ballapais, OzanköyÇatalköy'de gürültünüz sabaha kadar dayanılmaz bir işkenceye dönüşüyor. Eğlenceyi işkenceye döndürme!!! Müzik ruhun gıdasıdır amaa....Lord's Otel diskosu geceleri yaptığı gürültü ile müziği zehire döndürüyor.

60db'den itibaren ses insan sağlığına zararlı olmaya başlıyor. Sizin kullanmakta olduğunuz ses sistemi 138-142 db'a kadar çıkıyor.

Biz 4km uzakta rahatsız oluyorsak hoparlörlerin önündeki gençlerimizin sağlıklarının ne kadar tehlikede olduğunu düşünmek bile istemiyoruz. Makamlar gece arandığı zaman ulaşılamıyor. Polisimiz yetkisi olmadığı için müdahale edemiyor. Sonuçta mağdur olan bizleriz. Bütün makamları halkın sağlık ve huzurunu koruyacak önlemleri acilen almaya çağırıyoruz. Komşu otellerdeki müşteriler sayenizde tatillerini yarıda kesip ülkeden ayrılıyorlar. Ülkelerine dönünce hakkımızda ne yazdıklarını siz düşünün. Sadece kendine değil çevrene de saygı duy!!!

Ülkeye turist gelmemesi için Rumlar zaten ellerinden geleni yapıyor. Böyle yapınca siz onlardan daha da başarılı oluyorsunuz. Gelen birkaç turist varsa onlar da ülkeden kaçırıyorsunuz...

Bu gürültü sadece burada değil ülke çapında da böyledir. Meyhanelerden de ayni şekilde sabahlara kadar gürültü eksik olmuyor. Gürültü kirliliktir temiz ol!!!Düğünlere giden davetliler düğün orkestralarının gürültüsünden dolayı gelin ve damatı sadece işaret ile anlaşarak kutlayabiliyorlar.

Yollarımızda seyreden motorlar ve arabalar özel egsozları ile gece gündüz gürültü yapıyorlar. İnşaatlardan gece yarılarına kadar çıkan seslere ve çevreyi toz toprak içinde bırakmalarına ne demeli. Ses ve çevre kirliliği artık bir mahalle sorunu değil ülkenin sorunudur. Bunun çözümü için bütün taraflar harekete geçmelidir. Teşekkür ederiz.."

Mustafa Karabulut – Mahalle Sakini

Kıbrıs Postası'na konuşan mahalle sakinlerinden Mustafa Karabulut, "Belli bir saatten sonra çoluk çocuk uyuyamıyoruz. Gece saat 03.00'a kadar müzik devam ediyor. Acilen müdahale edilmesini istiyoruz. Eğer belli bir ses limiti varsa limite uyulsun ve uyulup uyulmadığına dair kontrol edilsin. Sabah işe gitmek için uyanamıyoruz. Evimiz çok yakında bu kapımızı penceremizi kapatsak bile evin içinde duramıyoruz" dedi.

Ayşen Aksoy – Mahalle Sakini

Mahalle sakinlerinden Ayşen Aksoy şunları söyledi: "Cumartesi günü uyuyordum aniden bir ses duydum deprem oluyor diye yataktan fırladım. Oturma odasına doğru koştum köpeklerim de arkamdan geldi onlar da çok korktu. Beni oğlum sakinleştirdi. Saatin 03.00'ında arka arkaya 3 havai fişenk patlattılar. Müzik sesine bir yere kadar tahammül ediyoruz ama gecenin yarısında havai fişenk atmak ne demek? Biran önce müdahale edilmeli. Ayrıca hotelin pis lağım suları denize akıtıldı geçen gün kanalizasyon taştı insanlar lağım sularının aktığı yerde denize girdi."

Oya Kutsal – Mahalle Sakini

Mahalle sakinlerinden Oya Kutsal ise Kıbrıs Postası'na yaptığı açıklamada şunları söyledi: Ülkemizde çevre kirliliği ciddi boyutlara ulaştı. Bıçak kemiğe dayandı. Bunun yarını yok artık. Gürültü kirliliği de bir çevre kirliliğidir. Buna ya şimdi dur diyeceğiz yada böyle devam edecek. Biran önce devletin gerekeni yapmasını istiyoruz. Biz bölge sakinleri olarak bu kirliliği çekmek zorunda değiliz. Artık konu devlette. Biz çok şikayetçiyiz ve mutsuzuz."