Ayşe Öztabay: "Gelin, hukukun stünlüğünü ve beraberinde barışı arayalım"

Seçim Sohbetleri
Şüküfe HANSEL

Ayşe Öztabay? "Kısaca kendinizden bahsediniz" dersek, neler söylersiniz?
25 Mayıs 1981'de doğdum. Önce Alsancak İlkokulu ve ardından Lapta Yavuzlar Lisesi'ne gittim. Doğu Akdeniz Üniversitesi'nde hukuk eğitimi aldım. Stajımı tamamladıktan sonra çeşitli hukuk bürolarında çalıştım. 2010 yılında kendi ofisimi açtım.

Çocukluktan beri hep memleket sevdasıyla büyütüldüm . Doğup büyüdüğüm toprakların değerinin hiçbir şeyle mukayese edilmeyecek derecede önemli olduğu öğretildi bana. Bölünmüş değil bütün olarak bana ait bir adanın varlığının hoşgörü ve barış getireceği inancımın temeli oldu.

Adalet anlayışım tüm değerlerin üstünde olmuştur. Haktan hukuktan herkesin eşit şartlarda yararlanabilmesi için mücadele vermeye çalışmaktayım.

Neden aday adayı oldunuz? Seçmenden oy talep ederken neler söyleyeceksiniz?
Çok küçük yaşlardan savunma duygusu fazla olan bir çocuktum . Kendim ve çevremde yaşayan insanların haklarını savunma tutkum önce mesleğimi seçmemi ve daha sonraki yıllarda siyasete giriş nedenim oldu. Bir ülkenin geleceğine şekil veren siyasetin bir parçası olmak aslında toplumu savunabilme, o toplum için hak arama mücadelesiyle doğrudan örtüşüyor. Ülkede yaşayan insanların hukukun üstünlüğünü kullanarak birlikte yaşamayı başarabilmesi, geleceği çağdaş koşullarda hayal edebilmesi uygulanan siyasetle alakalı ve bence bu siyaseti şekillendiren politikalar çok önemlidir...

Tüm bu yapılanmaya ortak olabilmek, insan hakları temelinde sosyal ve demokratik bir sistem oluşturabilmek için bu yola çıktım. Seçmenimden hukukun daha etkin kullanılmasının sağlanması için bir hukukçu olarak beni meclise göndermesini isteyeceğim.

Size göre mevcut veya geçmişteki hükümetler başarısızsa, ki biz öyle düşündüğünüzü varsayıyoruz. Başarılı olmak için neler yapılmalı?
Toplum olarak içinde bulunduğumuz kaos ortadadır. Ortada mevcut bir başarısızlık var ve elbette müsebbibi yönetimde bulunmuş hükümetler söz konusudur... Hükümetlerin başarısızlıkları ve taahhüt ettikleri hedefleri yerine getirmediklerinden ötürü oluşan güvensizlik söz konusudur.

Önünüzdeki konu her neyse onu içselleştiremiyor ve kendinizi karşınızdakinin yerine koyamıyorsanız bireyi de toplumu da anlayamazsınız. Milletvekillerinin yıllarca yürütmüş olduğu bölgeci politikalar ülkenin belli kesimlerini öksüz bırakmıştır. Ülkeyi karış karış dolaşarak bireyinin kaygılarına ortak olmayan, toprağının derdini dinlemeyen, kuzusunu keçisini sevmeyen, faiz oranlarından kırılan halkını anlamayan, sadece bir sonraki seçimlere adapte olmak için doğal kaynağını, kamu alanlarını göz göre göre peşkeş çeken hükümetlere katlanmak zorunda olan bir toplum yaratıldı.

İhtiyacımız olan toplumunu anlayan, analiz yapıp ihtiyaçlara göre halkının yaşamını düzenlemeye katkı koyacak mücadeleci insanlardır. Devleti sahiplenmek özel günleri anarken memleketin milli değerlerini ön plana çıkarmak değildir! Devleti sahiplenmek yurttaşların ceza çektiği konuları toplumsal menfaatler gözetilerek düzenlemek ve insan haklarını savunmaktır. Biz bu evrensel değerleri topluma ve kitlelere yayacağız.

Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğü ülkedeki birçok sorunun da sebebi midir? Eğer değilse, ülkede var olan sorunların çözümü konusundaki düşünce ve önerileriniz nelerdir?
Kıbrıs sorunu ülkemizde yaşanan sıkıntıların temel kaynağıdır. Belirsizlik toplumsal olarak da yönetim zafiyetine sebep olmuştur.

Memlekette yaşanan sorunların çözüm şekli açıktır. Konu ne olursa olsun hukuki çerçevede düzenlemeye sokulacak ve devletin sürdürebilirliği için görevin yerine getirilip getirilmediği denetlenecek ve eğer yerine getirilmemişse sorumluluğunu yerine getirmeyenler hukuki olarak hesap verecek. Bu toplumun hukukun işlediğini görüp güven duymaya ihtiyacı var ve bu toplumsal huzuru doğuracak.

Gerek TDP'li, gerekse TDP'li olmayan seçmene vermek istediğiniz mesaj var mıdır?
Topluma vermek istediğim mesaj, şudur: Gelin, yıllardır mücadelesini verdiğim en temel konu hukukun üstünlüğünü ve beraberinde barışı arayalım. Bu konularda başarıyı yakalamamız toplumsal birliğimizi coğrafyaya yayacaktır. Şiddet kültüründen kurtulup kendimizi birbirimizin yerine koyup dayanıştığımızda farklı fikirleri saygı ile anlayıp memleketimizi yaşayacağız.

Aşağıdaki başlıklarla ilgili olarak, sadece bir kaç kelimeyle neler söyleyebilirsiniz?

Ekonomi: Öngörülebilirlik

Vergi: Adil

Adalet: Hak

Ulaşım: Hareket

Trafik: Dikkat

Tarım: Üretim

Sosyal Güvenlik: Emek

Turizm: Ada

Çevre: Hayat

Kültür: Kıbrıs

Spor: Azim

Eğitim: Laik

Sağlık: Huzur