Londra ne garip

Yayın Tarihi: 20/09/14 13:11
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+
Geçtiğimiz birkaç hafta gazetelerde okuduğum şaşırtıcı haberlerden sonra gel de yukarıdaki başlık altında bir yazı yazma. Hem de Kırmızıgül ve Cem ikilisinin süper düeti 'Hayat ne garip' eşliğinde.

Gariplikler ülkesi İngiltere'nin başşehrindeki garipliklerden Türkçe konuşan toplumlar olarak bizim de etkilenmemiz doğal. Hatta diyebilirim ki çeşitli toplumlarla çalışan birisi olarak, gariplikler yarışması yapılsa ipi göğüsleyen ilk bizim toplum olacak.

Kaç kez kendime söz veririm. Bundan böyle toplum işlerine karışmayacağım diye. Ama gelen bir sms, okuduğum bir haber, katıldığım bir etkinlik bu sözümü hemen unutturuyor. Kaleme sarılıp, pardon, bir önceki yazım ışığında bilgisayarın önüne oturup yazmaya başlıyorum. İyisi mi, artık ben toplumu ilgilendiren haber okumayım, etkinliklere katılmayım. Ama bunu da yapmazsam Hüsso Dayı skeçlerine nasıl malzeme bulacağım!

Facebooka yansıyan (gene o meret şey) bir haber okudum. TC Başkonsolosu Sağlıklı Toplum yürüyüşü düzenlemiş. Ada Life haberi şöyle: "Türkiye'nin Londra Başkonsolosu Emirhan Yorulmazlar yürüyüş ile ilgili şu açıklamayı yaptı: "28 Eylül 2014, Pazar günü saat 13.00'te Finsbury Park'ta düzenlenecek "Sağlıklı Toplum Yürüyüşü" etkinliğimize tüm vatandaşlarımız davetlidir.

Katılımını bildiren tüm vatandaşlarımıza etkinlik gününde Başkonsolosluğumuzca bayraklı tişört dağıtılacaktır".

Şimdi, Türkiye'de Anamur, Urfa v.s. Toplum Sağlık Merkezlerinin, Belediyelerin, Sağlık Bakanlığının bu tür etkinlik haberini okusam garipsemezdim. Ama, dünyanın en önemli kentlerinde görev yapan bir Başkonsolosun bu tür bir etkinlik düzenlemesi? Konsolosluğun tüm işlerini halletti sayın Başkonsolos, şimdi sıra Türk halkını sağlıklı yaşama teşvik etmeye geldi. Türkiye'deki bir tapu işi için günlerce Konsolosluğun yolunu aşındıran vatandaşa boşver. Cumhurbaşkanlığı seçimleri için koskoca Birleşik Krallıkta sadece bir seçim merkezi kurabilme beceriksizliğini bir yana bırak. Toplum spor yapmalı. Fazla Hamburger yememeli. Katılanlara bayraklı tişört de dağıtacak ha sayın Başkonsolos. Duyduk, duymadık demeyin. En azından tişörtünüzü almak için muhakkak Finsbury Park'ta olunuz gelen hafta.

Kıbrıs'ta Türkiye hapşurur, KKTCdekiler nezle olur. Bizim burdakiler geri kalacak değiller ya. Başka haber: "Kıbrıslı Türk opera sanatçısı Vasfiye Çakırtaş Çubukçu, KKTC Londra Temsilciliği'nin düzenlediği kültür – sanat etkinlikleri çerçevesinde 9 Ekim 2014, Perşembe günü, saat 19.30'da Piccadilly'de bulunan St. James's Church'de (Adres: 197 Piccadilly London W1J 9LL) şan konseri verecek". Ama dikkatimi çeken duyuru şu oldu: "Konsere katılmak isteyenlerin, yerlerini KKTC Londra Temsilciliği'nden (Tel: 0207 631 1920, E-mail:info@trnclondon.co.uk) ayırmalarını gerekmektedir".

Evet sayın Kıbrıslıtürk toplumu. Temsilciliğimiz artık konser düzenliyor ve bilet satış işleri ile uğraşıyor. Boşverin yıllardır çözümlenmeyen askerlik yasası ile ilgili halkı aydınlatmaya, gelip giden diğer değerli Kıbrıslıtürk sanatçılara arka çıkıp destek sağlamaya. Hayır efendim. Şan konseri düzenleyip 'seçkin toplum fertlerini' biraya toplamak gerekir. Peki bilet satışlarından toplanan gelir ne olacak, ne maksatla kullanılacak?

Bunu da geçelim. Bir başka olay, yanılmıyorsam ilk kez sayın Dışişleri Bakanı Özdil Nami'nin Londra ziyaretine gelelim. Son zamanlarda gelip giden siyasiler gibi o da Londra'dan hızla gelip, geçti. Londra'da KKTC siyasilerinin temas yapması çok önemli. Ama kalkıp da Londra'da yaşayan toplumumuz için göz boyayıcı etkinlik düzenlememeleri çok daha iyi olur. Geliniz, David Lidington gibi önemli siyasetçilerle temasınızı yapıp geri Kıbrıs'a dönünüz kardeşim. Bizimle dalga geçmeyiniz. Kendi partiniz içinde bu kadar kavga, kargaşa varken bize birlik, beraberlik nutukları çekmeyiniz. Çok ayıp ediyorsunuz.

Temsilcilikte bir etkinlik düzenlenmiş sayın Nami için. Her yerde karşımıza çıkan toplum örgütleri yöneticileri davet edilmiş bu etkinliğe. Bazıları değerli arkadaşlarım. Saygı duyduğum faal insanlar. Onlara sözüm yok. Ama gazeteci arkadaşlardan öğrendim. Gazeteciler bu etkinliğin yapıldığı salona alınmamışlar. Neden? Nereden, kimden korkuluyor?. Sımsıkı kapalı kapılar arkasında konuşulan konularda gizlilik yok. Hepimizin bildiği konular. Bu arada Kıbrıs Genç TVde sayın Nami'nin söyleşisinden anladığım konuşulan konulara o kadar da vakıf olmadığıdır. Belirttiğim gibi kozmetik, göstermelik şeyler yapacağınıza toplumla hiç buluşmayın efendiler. Çok daha iyi olur.

Keşke bizim toplum içerisinde bu tür etkinliklerin düzenlendiği salonlar önünde protesto yapma yürekliliğini gösterebilen az da olsa kişiler olsa.

Neyse ben gene Cem'in şarkılarına döneyim. Tamam. 'Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete' şarkısını dinleyeceğim.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Ertanç HİDAYETTİN yazıları