Terör olayları ve duyarlılık

Yayın Tarihi: 05/06/17 08:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+
Bugünkü yazımın konusu birkaç gün sonra yeralacak Birleşik Krallık Genel Seçimi üzerine olacaktı. Ancak bugün (4 Haziran 2017) Londra'da yeni bir terör saldırısı haberi ile uyandık. London Bridge civarındaki ünlü Borough Marketi civarında üç teröristin düzenlediği bıçaklı saldırının 7 kişiyi canından ettiği, 48 kişinin de yaralandığı haberi ile sarsıldık.

Terör saldırıları üzerine yığınlarca gazete haberleri, köşe yazıları, sosyal medya yorumları yayınlanır. Bu yazıda bunları tekrarlama niyetinde değilim. Ancak Batıda yapılan her terör saldırısı sonrasında özellikle sosyal medyada rastladığım bir konuya değinmek istedim.

Genel olarak şöye bir yorum yapılır: "Dünyanın çeşitli yerlerinde, özellikle Ortadoğuda savaşlar sonucu, bombalı saldırılar sonucu binlerce kişi ölür. Afrika'da açlıktan masum çocuklar hayatlarını kaybeder. Onların yaşamları daha mı ucuz".

Bu tür yorum yapanların şikayeti diğer yerlerde hayatlarını kaybedenlere karşı gereken duyarlılığın gösterilmemesi. Anlarım. Haklı bir serzeniş. Ancak dönüp de örneğin Londra'da yaşayan kişilerin yaşadıkları şehirde yapılan saldırılara karşı duyarlılık göstermeleri, profillerinde bunu beyan etmeleri niye eleştiriliyor?

Yaşadığınız şehirde, devamlı uğradığınız yerlerde insanların din maskesi altında katledilmesi karşısında duyarlılık göstermek doğal bir reaksiyon değil mi?. Niye bu kişilerin diğer yerlerde öldürülen insanlara karşı duyarsız oldukları önyargısına varılıyor?

Batı hükümetlerinin dünyada gelişen terör olaylarındaki rolünü, terrorist grupları kendi menfaatleri için dünyanın başına bela ettiklerini herkes bilmektedir. Her zaman Batının ırkçılığın yaratıcısı olduğunun altını çizmişimdir. Anavatanımız Kıbrıs dahil, kolonize ettikleri ülkelerin zengin ekonomik, kültürel kaynaklarını kendi ülkelerine taşıdıklarını kendi tarih kitapları yazmasa da, tüm dünya bu gerçeğin bilincindedir.

Medyanın duyarlılık ölçeği konusundaki rolü oldukça önemlidir. Örneğin, geçen hafta Afganistan'daki son 50 yılın en büyük bombası patlatılarak 92 kişi katledildi. Bazı gazeteler haberi iç sayfalarında verdi. Televizyon haberleri bir gün sonra olaydan hiç bahsetmediler.

Kısacası batıda yaşayan halkın duyarlılıklarının körelmesine medya aracı olmaktadır.

Ancak, diğer Avrupa ülkelerini bilmiyorum,ama Birleşik Krallıkta yaşayan halkın dünyadaki olaylara karşı duyarlılıklarına bu ülkede yarım asıra yakın süre yaşayan biri olarak her zaman şahit olmaktayım. Örneğin ülkelerinin Irak savaşına katılımını protesto etmek amacıyla 2 milyona yakın insanın yürüyüşe katıldığı, her yıl düzenlenen ırkçılık karşıtı yürüyüşlere, göçmenleri destekleme amacıyla yapılan yürüyüşlere yüzbinlerin katıldığı bir gerçek.

Bir diğer gerçek, her yıl bu ülke halkının dünyanın çeşitli yerlerinde yaşayan fakir halk için milyonlarca sterlin bağış yaptığıdır. Örneğin bu yıl Mart ayında düzenlenen "Red Nose Day" etkinliklerinden şimdiye kadar 76 milyon sterlin bağıi toplandı. Sonuç rakam daha yüksek olacak.

Her yıl yayınlanan bir cetvel var. "World Giving Index". Bu cetvel 140 kadar ülkeyi, nüfuslarının sivil toplum örgütlerine yaptıkları finansal bağış konusunda sıralamaya koyar. Birleşik Krallık son birkaç yılda cetvelde 7 veya 8inci sırada yer almaktadır. Avrupa ülkeleri arasında birinci sırada.

Yukarıda bahsettiğim duyarlılık konusunda İngiltere'de yaşayanları eleştirenler arasında Türkiye'den çok yoruma rastlarım. Sizce ekonomik bakımdan en hızla gelişen ülkeler arasında olduğu idda edilen Türkiye'nin bu sıralamadaki yeri nedir?

2015 ve 2016 yılı cetvellerinde 140 ülke arasında Türkiye'nin ismi hiç geçmiyor. Yani o ülke halkı tarafından hemen hemen hiç denecek kadar az bağış yapılmış. 2014 yılında rastladığım raporda Türkiye 135 ülke arasında 128inci pozisyonda. Halkının sadece %12si hayır kurumlarına düzenli finansal destek sağlıyor. Bu oran 2016 yılında Birleşik Krallık için %76.

Aşağıdaki linkte değişik yıllarda yapılan "World Giving Index" sıralamalarını görebilirsiniz:

https://www.cafonline.org/about-us/publications/2016-publications/download-the-caf-world-giving-index-2016

Kimse bana Türkiye insanının çoğunluğunun fakir olduğundan bahsetmesin. Dünyanın en fakir ülkeleri arasında olan Somali (58), Etiyopya (84), Bangladeş (94), Chad (111) sıralamaya girebilmişlerse bu argüman geçerli olamaz.

Bu arada Kuzey Kıbrı 42., Kıbrıs [Güney Kıbrıs] 35. sırada yer alıyor.

Dünyada gelişen olumsuzluklara karşı duyarlılık göstermek sosyal medyada yazı yazıp, başkalarını eleştirmek şeklinde olmamalı. İğne, çuvaldız sözcükleri akla gelir.

Dünyanın çeşitli yerlerinde yaşayan yoksul, güçsüz insanlara güvenilir sivil toplum örğütleri kanalıyla düzenli destek sağlamak önemli bir duyarlılık ölçeğidir.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Ertanç HİDAYETTİN yazıları