İşsizlik ve göç felaketi

Yayın Tarihi: 20/08/14 08:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+
İşsizlik ve gençlerin göç etmesi, halkımızın varlığını tehdit eden çok ciddi bir sorun olup, başta hükümet olmak üzere, tüm siyasiler artık bu konu üzerinde kafa yormalı.

Doğruyu söylemek gerekirse,devletteki kadrolarda ihtiyacın çok üzerinde istihdam yapılması nedeniyle, gençlerin artık devlette iş bulma şansı çok azdır.

KKTC'de özel sektör gelişmediği için gençlerin bu alanda da istihdam şansı oldukça sınırlıdır.

İşte bu nedenle her yıl yüksek öğrenimini tamamlayan yüzlerce gencimiz, ülkemizden göç etmek zorunda kalmaktadır.

Geçmişte daha çok İngiltere'ye göç vermemize karşın, halen buradaki koşullar da iyi olmadığı için, yaşanan dönemde özellikle üniversite mezunu gençlerimiz, Anavatana gidiyor.

Gençlerin ve özellikle de beyin gücümüzün ülkemizden ayrılması, Kıbrıs Türk halkı olarak bizim için çok büyük bir kayıptır.

Buna rağmen hükümetin, siyasi partilerin KKTC Meclisinin ve medyanın bu büyük felakete önem verdiği, çareler bulunması için konuyu gündeme taşıdığı söylenemez.

Aslında hükümet olmak, ülke ve halkın sorunlarına çare bulmak ve hizmet etme yükümlülüğü altına girmektir.

Bu nedenle hükümet acilen yüksek öğrenimini tamamlayan gençlerimizin göç etmesinin durdurulması için kısa,orta ve uzun vadeli planlamalar yapmalı.

Bu amaçla, ülkemizde bulunan Üniversitelerdeki öğretim görevlilerinin görüşlerinden de yararlanması isabetli olacaktır.

Başta sol siyasiler olmak üzere bir çok kişiler işsizliğin ve göç sorununun, Kıbrıs anlaşmazlığından kaynaklandığını ileri sürüyor.

Fakat bu görüşün hiçbir mantıklı dayanağı yoktur.Çünkü Kıbrıs'ta gerek devlette gerekse özel kesimde istihdam olanakları eskiden beri azdır.İngiliz döneminde ve 1960 ortaklık döneminde de devlette istihdam edilmek, şimdikinden de çok daha zordu. Kıbrıs cumhuriyeti döneminde de çok sayıda işsiz üniversite mezunu vardı ve liderlerimiz, çözüm olarak, Türkiye'de istihdam edilmelerini sağlamıştı.

Son yıllarda ideolojik saplantılar içinde olan bazı kişi, kuruluş ve köşe yazarlarının dürtüsü ile, hükümetlerin baskısı sonucu, ülkemizde çalışan 80,000 dolayında kuzeyli soydaşımız ülkemizden ayrılmıştır.

Ancak ayrılanların çalıştıkları alanlarda, KKTC 'liler çalışmadığı için, boşalan bu iş alanları uzak doğulular,Afrikalılar ve Pakistanlılar tarafından doldurulmuştur.

İşin ibret verici tarafı kuzeyli soydaşlarımızın ülkemizde çalışmasına karşı çıkan ve ayrılmaları için hükümetlere yoğun baskı yapanlar, halen ülkemizde düz işçi talebini karşılayan Vietnamlı, Filipinli, Pakistanlı ve Afrikalıları görmezlikten geliyor.

Oysa, bizimle hiçbir benzer ve ortak yanı bulunmayan bu işçilerin, gelecekte ülkemizde sorunlara sebep olabileceği aşikardır.

Son zamanlarda turizm kesiminde yerli personel istihdamını özendirici önlemler alınması da, isabetli ve yararlı olmuştur.

Fakat, sadece bu alanda sağlanan istihdamlar, göçün durdurulması bakımından fazla etkili olmamaktadır.Çünkü bizde iş bulamayıp göç edenler,yüksek öğrenim görenlerdir.

Bilindiği gibi, İşsizlik ve buna bağlı olarak gençlerin göç sorununun en etkin çaresi, yabancı ve yerli yatırımcıların ülkemizde yatırım yapmasının sağlanmasıdır.

Buna rağmen şimdiye kadar ülkemizde yatırım yapmağa kalkışan yatırımcılar, bazı siyasiler,kişi ve STÖ yöneticileri tarafından peşkeş- sömürü sloganları ile engellenmektedir.

Yatırımcıların engellenmesine genellikle devletten maaşlı, geçim derdi olmayan, işsizlik illetinin ne kadar zor olduğunu bilmeyen ve takdir etmeyen kişiler öncülük etmektedir.

İşsizlik ve göç illetinden kurtulabilmemiz için, geçmişteki ideolojik saplantılara takılıp kalan ve zamana ayak uyduramayan bu kesimi, hükümetlerin ciddiye almaması gerekir.

Yaşanan dönemde eski doğu bloğu ülkeleri, hatta komünist Çin bile, yaratımları teşvik etmek için, yerel ve yabancı yatırımcılara çok özendirici olanaklar sağlamaktadır.

KKTC'de de bizim kendi gücümüzle işletemeyeceğimiz kaynakları değerlendirmesi için yabancı yatırımcılara çekici olanak tanınmalı ve çeşitli kolaylıklar sağlayarak, KKTC de iş yapmaları özendirilmeli.

Güneyde yabancı yatırımlara rağmen, yüksek öğrenim gören kişililer arasında ciddi boyutlarda işsizlik sorunu bulunması, küçük ada ülkelerinde yatırımların da sadece geçici bir süre için işsizliği önleyebileceğini gösteriyor.

Bu gerçek nedeniyle Korsika yakınındaki Fransa,Sicilya ise İtalya ile özel bir statü ile birleşmeyi kabul etmiştir.

Yaşanan dönemde saplantılar, fobiler ve takıntılar nedeniyle Kıbrıs'ta yaşayanlar ekonomik ferahlama için tek çıkar yolun, Türkiye ile özel ilişkiler içinde entegrasyon olduğunu kavrayamamaktadır.Fakat gelecekte bu gerçek mutlaka kabul edilecektir.

Kısa vadede, işsizlik sorunu ile mücadelede, eğitim sistemimiz de gözden geçirilmeli ve zamanın gerçeklerine göre yeniden düzenlenmeli.Ayrıca gençlerin Türkiye'de istihdamı için,girişimlerde bulunulmalı ve rotasyon yöntemi ile gençlerin orada çalışması sağlanmalı.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.