Yeni yönetim anlayışı benimsenmeli

Yayın Tarihi: 10/09/14 08:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+
Küçük ülkemizin tüm sorunları ve çareleri bilindiği halde, maalesef benimsenen yanlış yönetim anlayışı nedeniyle, vatandaşlarımız mutsuz ülkemiz ise beklenen düzeyde gelişemiyor.

Çünkü yöneticiler, hizmet etmeye önem vermediği için,gelişen zamanın koşullarına göre hareket etmemekte ,teknolojiden, deneyimlerden, bilimden yararlanmamakta ve sorunları çözmek için hiç çaba harcamamakta.Sorunları çözümlemek yerine sürüncemede bırakmayı tercih etmekte.

Herhalde sorunlara el attığı takdirde, çıkarı zedelenecek kişileri karşısına alıp, huzurunun bozulmasından çekiniyor.

Zaten, tüm siyasi patiler, seçimde başarılı olmak için hizmet etmek yerine, kişilerin kalbini kazanmak için popülizm yapmayı daha kolay ve uygun görüyor.

İşte bu nedenle iktidara gelenler, tüm sorunların ve çarelerinin bilinmesine karşın, hiçbirine el atmıyor .

Tüm siyasilerin sakıncalı olduğunu kabul etmesine karşın,devlet kuruluşlarının felç olmasına sebep olan Üçlü Kararname Yasası bile kaldırılmamıştır.

Bozuk ve kaotik yönetim anlayışından kurtulabilmemiz için, politikacılarımız ve özellikle de yöneticilerimiz, anavatan cumhurbaşkanını izlemeli, onun iş bitirici hizmet anlayışını örnek almalı.Ayrıca son ziyaretinde, kapalı kapılar ardında politikacılarımıza yaptığı söylenen samimi telkinleri, önerileri dikkate almaları gerektiği görüşündeyim.

Hatırlanacağı gibi ülkemize yaptığı ziyarette, bir otel yetkilisinin THY'nın dış uçuşlarını Ercan bağlantılı yapmasının KKTC ye uygulanan ulaşım ambargosunun etkisini azaltacağını ve turizm kesimininı rahatlatacağı anlatmış. Bunun üzerine konu ile bizzat ilgilenerek hemen ertesi günü THY müdürünün ülkemize gelip turizmcilerle görüşmesini ve gerekli düzenlemelerin yapılmasını sağlamıştır.

Bu örnekten de anlaşılacağı gibi, anavatan cumhurbaşkanı, sorunlarla bizzat ilgilenmekte, yapıcı uyarıları dikkate almakta ve yararlı olabilecek hizmetlerin zaman kaybetmeden derhal gerçekleştirilmesini sağlamaktadır.

Geçmişte anavatanda ve halen bizde yapıldığı gibi sorunları komitelere havale ederek askıda kalmasına izin vermemekte ve derhal çözümlemektedir.

Öte yandan KKTC'de en basit sorunlar bile sürüncemede bırakılıyor, sorunlarla ilgilenilmiyor, çareleri belli olan sorunların çözümü için bile hiç çaba harcanmıyor.

Örneğin yürürlükteki mevzuata aykırı olarak Karpaz milli parkı içinde büfe yapılmasına tepki gösterilmesi karşısında KKTC Başbakanı, yasaların uygulanarak derhal sorunun çözümünü sağlamak yerine, komiteye havale ederek sürüncemede bırakmayı tercih etmektedir.

Ayni şekilde çeyrek asırdan beri gündemde olan ve çözüm şekli de bilinen Beşparmaklardaki taş ocakları sorununa da popülizm nedeniyle el atılmıyor.

Bu örnekler, anavatan ve KKTC yöneticilerinin sorunlar karşısındaki tutumunu ve hizmet anlayışını ortaya koymaktadır.

Anavatan cumhurbaşkanı sorunlarla ilgilenmekte, çözümleri için ilgilileri harekete geçirmekte ve vatandaş rahatlatılmaktadır.

KKTC'de ise, samimi ve yapıcı uyarılar ile şikayetler, dikkate alınmamakta ve sorunlar büyük bir umursamazlıkla sürüncemede bırakılmaktadır.

Oysa ülkemizdeki tüm sorunların çözümü büyük ülkelere göre çok daha kolaydır.Üstelik tüm sorunlarımızın çözümünde anavatandan da her türlü yardım sağlama olanağına sahibiz.

Fakat yöneticilerimiz şikayet ve sorunları dikkate almamakta çözümleri ile ilgilenmemekte ve çözümü için anavatandan da yardım talebinde bulunmamaktadır.

Her nedense hükümetlerimiz, devlet gelirlerini artıracak ve piyasayı canlandıracak sorunları çözmek için bile çaba harcamaktan kaçınıyor.

Örneğin hükümetin atıl durumda bulunan 15 bin villanın tamamlanıp pazarlanmasını sağlaması durumunda, hem inşaat kesimi ile küçük esnaf rahatlatılacak,hem de devlet önemli gelir elde edecektir.

Fakat yöneticilerimiz, bu ve buna benzer sorunlara el atmak ,piyasayı rahatlatmak ve devlet gelirlerini artırmak yerine, hiç çaba harcamadan bütçe açıklarının kapatılması için anavatandan kolay tarafından maddi yardım teminini tercih ediyor.

Üstüne üstlük hükümetimiz, sıkıcı bürokratik işlemler ile, ülkemizde ev alıp yaşayan ve ekonomimize büyük katkısı olan yabancıların ayrılmasına da sebep oluyor.

Toplumlar arası görüşmelerde anlaşmaya varılması durumunda,bu hatalı yönetim anlayışı nedeniyle, ortak yönetimde büyük sıkıntılarla karşılaşacağımız aşikardır.Bu nedenle artık içişlerimize çeki düzen vermeliyiz.

Fakat bozuk siyasi yapının, yine yaratıcıları tarafından düzeltilmesi beklenemez.

Bu nedenle,ülkemizdeki bozuk siyasi yapının düzeltilmesinde de, anavatanın bize yardımcı olması gerektiği görüşündeyim.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.