Sokak hayvanları ve riskleri

Son zamanlarda tüm yerleşim yerlerinde, kedi ve köpek gibi sahipsiz evcil hayvanların dikkati çekecek derecede arttığı görülüyor.

Evcil hayvanların yerleşim yerlerinde başıboş yaşamaları sakıncalı olduğu için, belediyeler geçmişten günümüze bu sorunla ilgilenmektedir.

Bu yıl da bazı Belediyeler, sokak hayvanlarının sıcak yaz aylarında su ihtiyaçlarının karşılanması için belirli yerlere su kapları koymuştur.

Sokak hayvanlarına karşı şefkatli davranılması, su ve yiyecek ihtiyaçlarının karşılanması insancıl bir davranıştır.

Fakat evcil hayvanlar yaban hayvanlarından farklı olarak, insanların yanında ve sahipleri tarafından bakım görerek beslenerek, barındırılarak, yaşamaya alışkındırlar.

Evcil hayvanların sokaklara veya kırsal alanlara salı verilmesi, yaşamlarının zorlaştırılmasına, hastalanmalarına, hatta ölmelerine sebep olur.

Serbest bırakılan köpek, kedi, güvercin, merkep gibi evcil hayvanlar, diğer yaban hayvanlar gibi kırsal bölgeler yerine, insanların bulunduğu yerlerde yaşamayı tercih ediyorlar

Evcil hayvanların sahipsiz olması, gerektiği şekilde beslenememesine ve aç ve susuz kalmalarına ve zaman zaman basında da izlediğimiz gibi çeşitli sorun ve zararlara da sebep oluyorlar.

Örneğin Karpaz'daki merkeplerin ekili tarım arazilerine zarar vermektedir.Başıboş sahipsiz köpekler ise, aç kaldıkları zaman,evlerdeki kümes hayvanları ile küçük baş hayvanlara saldırarak zarar yapıyor.

İşte bu nedenle çağdaş ülkelerde, sokaktaki başıboş köpekler, Belediyeler ve/veya Sivil toplum Kuruluşları tarafından toplanıp barınaklarda tutulmakta ve istekli hayvan severlere verilerek sahiplendirilmektedir.

Yerleşim yerlerinde sahipsiz köpek bulunması,insan sağlığı bakımından oldukça tehlikelidir.Çünkü sokak hayvanları sahipli olmadığı ve başıboş dolaştığı yerlerde bulduğunu yemek zorunda kalıyor.

Böylece çiğ hayvan kalıntılarını yiyerek, ekinonok parazitini bünyesine almakta ve dışkısı ile çevreye bulaştırmaktadır.

Ayrıca sağlık kontrolü yapılmayan kedi ve köpeklerden, bir çok zoonoz hastalıkların insanlara bulaştırılma riski de vardır.

Ekinokok paraziti köpeklerin dışkısında bulunan parazitin yumurtalarının insanlar tarafından tüketilen suya, sebzelere bulaşması, hatta hava yolu ve Solunum ile insan vücuduna girmesi sonucu,çok ciddi rahatsızlıklara sebep olmaktadır.

İşte bu nedenle sokak hayvanlarının başıboş bırakılması ve onlara yem ile su temin edilmesi insancıl bir davranış olmakla beraber,isabetli bir çözüm şekli değildir.

Sokak hayvanları sorununun çözümü için önce , sahipsiz evcil hayvanların popülasyonunun artması önlenmeli. Bunun için de sokak hayvanları kısırlaştırılmalı.

Ayrıca sokak köpekleri barınaklarda toplanıp bakımları yapılmalı ve buradan da istekli hayvan severlere verilerek sahiplendirilmeli, sıcak bir yuvaya kavuşturulmalı.

Kıbrıs geçmişte ekinokok bakımından dünyada en ön sırada idi.Yıllarca süren mücadele sonunda, halen kabul edilebilir sınırların altına indirilmiştir.

Fakat, insanlarda çok ciddi sağlık sorunlarına sebep olabilen ekinokok'un yeniden salgın durumuna çıkmaması için, geç kalınmadan sokak hayvanları toplanıp kontrol altına alınmalı.