Çözümü engelleyenler

Yayın Tarihi: 17/06/15 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

İçimizdeki yolunu şaşırtmış kesim ve dış mihrakların Rumları zamana ve çözümsüzlüğe oynaması için yüreklendirilmemesi durumunda, Kıbrıs'ta hemen bir barış anlaşması yapılması oldukça kolaydır.

Çünkü halen birbirinden dil, din ulusal kimlik bakımından farklı olan iki halk, 41 yıldan beri ayrı ayrı bölgelerde yaşayıp, kendi kendilerini yönetmektedir.

1960'ta kurulan Kıbrıs Cumhuriyetinin sadece 3 yıl yaşayabilmesi ve 1974 sonrası ortaya çıkan barış ortamı dikkate alınarak, iki kesimli bir anlaşma yapılması halinde,yeni sıkıntılarla karşılaşılmayacaktır.

Fakat,KKTC'de kendi kendilerini 'ilerici, çözümcü ve barışçı' gösteren fakat gerçekte barış ve çözüm karşıtı olan bazı kişi kuruluş ve siyasiler, maalesef tutum davranış ve açıklamaları ile, Rum tarafının bizimle makul bir anlaşma yapmasını engellemektedirler.

'Hemen şimdi' 'acil çözüm' 'çözüme muhtacız' diyerek,Rum tarafının teslim koşullarını içeren bir anlaşmayı kabul edeceğimizi düşünmesine sebep oluyorlar;

Şimdiye kadar tüm çözüm taslaklarını Rumların kabul etmediğinin bilinmesine karşın, çözümsüzlükten, haksızca Türk tarafını suçluyorlar;

Asırlar boyunca birbiri ile kaynaşmayan dili, dini, milleti birbirinden farklı iki halkın yeniden birleşmesini öngören çözümü savunuyorlar;

Tüm Müslüman ülkelerde sağlık kuruluşlarında kızıl ay ambleminin kullanılmasına karşın, Müslüman KKTC devleti sınırları içinde hristiyan kızıl haç ambleminin kullanmasına ses çıkarmıyorlar;

Anavatan yetkililerinin yapıcı ve samimi açıklamaları karşısında orantısız tepki göstermelerine karşın, Rumlar ile yabancıların aşağılamaları ile hakaretlerini umursamıyorlar;

Adadan ayrılması durumunda varlığımızı sürdüremeyeceğimizin bilinmesine karşın, Türk askerinin ayrılmasını istiyorlar;

Yasal Kıbrıs cumhuriyeti olduğu ileri sürülen güneyde Yunan bayrakları dalgalanmasını görmezlikten gelip, Beşparmaklardaki bayraklarımıza dil uzatıyorlar;

Uluslararası toplantılara katılarak Rum ulusal tezlerini destekleyen bildirileri imzalıyorlar;

Kıbrıs Türk halkını kökünden koparmak, korumasız bırakmak amacı ile, anavatanla arasını açmağa çalışıyorlar;

Milliyetçiliğin her kötülüğün nedeni ve kaynağı olduğunu ileri sürerek, Kıbrıs Türk halkını ulusal kimliği, dili, dininden koparmak, kimliksizleştirmek ve Kıbrıslılık kimliğini kabul ettirmek için uğraşıyorlar;

Böylece çözüm istediklerini ileri süren bazı kişi, kuruluş ve siyasiler; bu tutumları, davranışları ve açıklamaları ile Rum'un KKTC'de kalenin içerden çökeceği umudunun güçlenmesine sebep olarak, çözümsüzlüğü körüklemektedirler.

Barış yanlısı olduklarını ileri sürmelerine karşın, 1974'den beri barış içinde yaşayan iki halkı yeniden birleştirerek, çatışmalara zemin hazırlamak gayretindedirler.

KKTC'deki desteğe güvenen Rum tarafı da, haklı olarak bizimle samimi işbirliği yapmaktan ve varlığımızı sürdürmemize olanak verebilecek çözüme yanaşmamaktadır.

Böylece Rum tarafı, Toplumlararası görüşmelere, uluslararası toplumu memnun etmek ve zaman kazanmak amacı ile katılıyor.

Kısaca belirtmek gerekirse, Rum tarafını umutlandıran ve adanın tümüne sahip olabileceği beklentisinin güçlenmesine sebep olanlar, bilerek veya bilmeyerek Kıbrıs sorununun çözümünü engellemekte ve her iki halka da zarar vermektedirler.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.