Turizm kesimine zarar verilmemeli

Yayın Tarihi: 23/06/15 09:29
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Bazı kişiler denize girilebilecek kilometrelerce uzunluğunda sahil şeridi varken, Anayasamızda kıyılarla ilgili maddeyi ileri sürerek,turistik tesislerin plajlarına ücretsiz girmek istemekte,eylem yapılmakta, böylece hem turistlerin huzurunu kaçırmakta, hem de genellikle sadece yaz aylarında iş yapan otel işletmecilerini rahatsız etmektedir.

'Anayasamızın 38(1) Maddesine göre kıyılar, devletin hüküm ve tasarrufu altındadır ve yalnız kamu yararına kullanılabilir.

Madde 38(3) Belediye sınırları içinde kıyıların korunması ve yüz metrelik kıyı şeridi içinde kalan bölgede inşa edilebilecek yapı ve tesisler ile mevcutların durumu kamu yararının ve kent planlamasının gereklerine uygun olarak yasa ile düzenlenir.

Madde 38(4) Ulusal güvenlik,kamu düzeni, kamu yararı,genel sağlık ve çevre koruması amacı ile sınırlama konmadıkça yurttaşların yüz metrelik kıyı şeridi içine girmesi kimse tarafından engellenemez ve giriş ücrete bağlı tutulamaz.Ancak bu kural mülkiyet haklarına tecavüz edilmesine olanak tanır biçimde yorumlanamaz.'

Yukarıdaki maddeden;kıyılarımızda otel yapılması ekonomik kalkınmamıza katkısı nedeniyle, kamu yararına olduğuna göre, buralara herkesin girmesinin sınırlanabileceği anlaşılır.Ayrıca son cümlesinde,mülkiyet hakkına tecavüz edilmesine olanak tanınmadığı da açıkça belirtilmektedir.

Anayasamıza göre tüm sahillere ulaşılmasının engellenemeyeceği hükmü bulunmaktadır.Ancak, limanların ve Marinaların bulunduğu sahillere de, girişler kısıtlanabilmektedir.

Aslında 396 kilometre uzunluğunda kıyı şeridi bulunan KKTC'de, denizlere ulaşma bakımından sıkıntı olduğu söylenemez.

Girne ve Mağusa'da, halkın bedava yararlanabileceği çok sayıda özel ve belediye plajları da vardır. Mağusa'da,Karakol bölgesinden Dipkarpaz'a kadar, Girne'de ise tüm kuzey şeridi boyunca bedava olarak denize girme olanağı vardır.

Hal böyle iken sırf bakımlı olduğu için turistik otellerin plajlarının, herkes tarafından bedava,kontrolsüzce ve sınırsızca kullanılmak istenmesi,bazı kişilerin karpuz hellim götürerek yabancı turistlerin yanında piknik yapması, top oynanması, bağırıp çağırması,uygunsuz davranışlarda bulunması, ülkemizin çıkarına değildir.

Hele bazı kişilerin uygunsuz kıyafetlerle, kendi şemsiye ve şezlongları ile turistik tesislerin plajlarına girmesi,turizm kesimi için olumsuz bir davranıştır.Çünkü yabancıların ağırlandığı plajların, gece kondu görünümüne bürünmesine sebep olur.

Ülkemizde az çok ayakta durabilen tek ekonomik kesim turizm olduğuna göre,bu alanda faaliyet gösteren iş adamlarını yatırım yaptıkları için pişman etmemek, gereksiz sorunlarla uğraştırmamak, turistlerin huzurunu kaçırmamak ve turizm kesimine zarar vermemek gerektiği görüşündeyim.

Tanınmamış,dış ulaşımı ambargolu ve geleceğinin nasıl şekilleneceği belli olmayan ülkemize yatırım yapanlara, teşekkür etmemiz ve yardımcı olmamız gerekir.Halen tüm ülkelerde, hatta komünist Çin'de bile yatırımcılara, özendirici ve destekleyici olağan üstü olanaklar sağlanır.

Genellikle günlük bakımı yapılmadığı için, bedava olarak girilebilen sahiller, temiz ve güvenli değildir.

Öte yandan,otellerin plajlarında; duş, oto park ,soyunma kabini, şezlong, şemsiye gibi hizmetler sunulmaktadır.Her gün plajdaki kum tırmıklanıp temizlenmekte ve denizlere girenlerin güvenliği için can kurtaran hizmeti de vardır. Bu nedenle,otellerin plajlarının daha çekicidir.

Fakat parasal harcamalar ile sağlanan hizmetlerden, bedava yararlanmak istenmesi haklı görülemez.Ayrıca lüks otellere herkesin serbestçe gelmesi,uygunsuz davranışlarla rahatsız etmesi de ülkemizin zararınadır.

Otel plajlarının bedava olması,buraların bakımının yapılmamasına, kirletilmesine ve şimdi beğenilmeyen deniz kıyılarının durumunda olmasına yol açacaktır.Böylece buraları da hem halkımız ve turizm için kullanılmaya uygun olmayacak.Üstelik turistleri ülkemize çeken en önemli avantajımızı da yitirmiş olacağız.

Sorunun ülkemizin yararına ve tüm ilgili tarafları memnun edecek şekilde halledilmesi için hükümet, devlet bütçesinden hiç harcama yapmadan 'yap-işlet devret' yöntemi ile, sahillerimizde uygun yerlere halk plajları oluşturulmasını sağlamalı.

Leymosun'un Lady's Mile'da çekilen aşağıdaki resimde görüldüğü gibi güneyde hiçbir turistik yatırım bulunmayan deniz kenarı bile, özel mülkiyet olabiliyor ve girişler kısıtlanabiliyor.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.