Kimliğimizden ve kültürümüzden ödün vermemeliyiz

Yayın Tarihi: 02/07/16 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Son zamanlarda anavatandan, Türk ve Müslüman kimliğinden soyutlanmamız , kimliksizleştirilmemiz amacı ile; yoğun, çok profesyonelce ve sitemli bir saldırı altında bulunduğumuz görüşündeyim.

İngiliz döneminde, baskı ve çeşitli entrikalarla,Türk kimliğimizden koparılmamız için Müslüman olarak tanımlandık.

Öğrenim yapmamız ve yetişkin insan gücüne sahip olmamız engellendi.1950'li yıllarda sadece Lefkoşa'da bir orta okul ve lise vardı.

Fakat tüm sistemli baskı ve uygulamalara rağmen, anavatanın yardımı ve liderlerimiz sayesindehalkımız, ulusal kimliğinden, dininden ve anavatanına bağlılığından koparılamamıştı.

1974'den sonra, anavatan sayesinde bize ait özgür bölgede toplanmamızdan sonra, adanın tümünü silah gücü ile elde edemeyeceğini anlayan dış düşmanların, bu kez yine kaleyi içerden çökertmek için KKTC'de elde ettiği işbirlikçileri sahneye çıkardığı görülüyor.

Yaşanan dönemde ülkemizde demokrasinin hatalı yorumlanması ve yönetimdeki laçkalıktan da yararlanan bazı kişilerin, açık bir şekilde Kıbrıs Türkünü, içerden çökertmeye çalışıyor.

Bu amaçla da gençlerimizi Türk kimliğinden , dininden ve anavatanından koparmak ve onlara Kıbrıslılık kimliğini benimsettirilmek için yoğun ve profesyonelce kampanyalar yürütülmektedir.

Atalarımızın Türkiye'den, hatta hangi illerinden geldiğinin tarihi belgelerde kayıtlı bulunmasına rağmen, Türkleştirilmek istenildiğimiz ilerisürülerek, gençlere Türk olmadığımız görüşünün benimsettirilmesine çalışılıyor;

İngiliz döneminde bile, Müslüman -Hanefi olduğumuzun tanınmasına rağmen, şimdi anavatanın halkımıza , Müslümanlığı ve Hanefi mezhebini dayatıldığını ileri sürüyorlar;

Oysa sadece bu gerçek, halkımıza karşı tezgahlanan oyunun, bizi kökümüzden koparmak olduğunu açıkça ortaya koymaktadırlar;

Atalarımızın Anadolu'dan geldiğinin ve kültürümüzün de oradaki halktan farklı olmadığının tarihi bir gerçek olmasına rağmen, kültürümüze saldırıldığı safsatası ile gençler aldatılıyor, anavatana karşı kışkırtılıyor;Öte yandan da yabancıların ülkemizde Hristiyanlık propagandası yapılmasına ve kilise açılmasına ses çıkarmıyorlar.

Sürekli olarak anavatan elçiliğine karşı eylemler düzenlenerek, anavatana ve yöneticilerine küfrediliyor, hakaret ediliyor;

İngiliz ve Kıbrıs Cumhuriyeti döneminde bile halkımızın çıkarlarına karşı yapılamayan eylemler ve açıklamalar şimdi pervasızca yapılabilmektedir.

Halkımızı Rum'a yamalamak istediği bilinen kişiler bir de sözde 'kimliğimize, egemenliğimize ve kültürümüze sahip çıkmamız' söyleminin arkasına saklanarak, anavatana saldırmaktadır.

Kuşkusuz, demokratik hukuk devletinde herkesin düşüncesini ifade etmesi en doğal hakkıdır.Ancak dayanaksızca ve iyi niyetli olmayan tutum ve eylemler ile halkımızın geleceğinin karartılmasına çalışılması demokratik hak değildir.

Bu nedenle devletimizin ve halkımızın uzun vadeli çıkarlarınıkorumakla yükümlü olanlar, açık ve net bir şekilde devletimize zarar vermeye çalışanlar karşısında daha fazla umursamaz davranmaktan vazgeçmeli.

Hükümet artık, bizi dinimizden, Türk kimliğimiz ve kültürümüzden kopararak, uyduruk Kıbrıslılık kimliği altında Rum çoğunluğa yamalayıp i eritmek için yürütülmekte olan kampanyalar karşısında sessiz kalmamalı.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.