İçimizdeki çözüm ve barış düşmanları

Yayın Tarihi: 02/04/17 10:56
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Rumların bizimle birleşmeyi öngören bir çözüme razı edilmesi için tüm taleplerinin kabul edilmesini isteyen ve savunan KKTC'deki bazı kişiler, kendi kendilerini barış ve çözümden yana; kurucu devlet aldatmacası altında eyalet ve azınlık haklarına razı olmamıza karşı çıkanları da çözüm ve barış düşmanı olarak gösteriyor.

Güneydeki yetkililer görüşmelerdeki hedeflerinin kuzeydeki ata topraklarını yeniden elde etmek ve adanın kuzeyini de Yunanistan'a bağlamak olduğunu gizlemek gereği bile duymuyor.

Müzakerelerde de siyasi eşitliğe dayalı iki kurucu devlet yerine, halen Rum yönetimine dönüştürülen Kıbrıs Cumhuriyetine imtiyazlı azınlık olarak yamalanmamız öngörülmektedir.

Bu nedenle gerçekte yok olmamıza sebep olacak bir anlaşmaya karşı olanları barış düşmanlığı ile yaftalayıp susturmağa çalışan Rumlar ile birleşmek yanlıları, barış ve çözüm düşmanıdır.

Çünkü azınlık haklarına razı olmamızı savunarak Rumları umutlandırmakta ve makul bir çözüme yanaşmamalarına sebep olmaktadırlar. Ayrıca iki halkın birleştirerek barışı bozmak isterler.

Halen içinde bulunduğumuz bölgenin kan gölüne dönüştürülmesine karşın, anavatanımız sayesinde, ülkemizde barış hakimdir. Bu nedenle iki halkı birleştirerek adadaki barış bozulmamalı.

Kendi kendilerini barışçı ilan eden kişiler; 1974 öncesindeki acıların tekrarlanmasını istemeyenleri, sırf yabancıları memnun etmek için Rumların her istediğinin kabul edilmesini benimsemeyenleri, teslimiyetçiliği reddedenleri ve 'çözüm olsun da nasıl olursa olsun' saplantısına karşı çıkanları, barış ve çözüm düşmanı olarak gösteriyor.

Kuşkusuz, küçük ülkemizde kimin ne olduğu, ne yapmak istediği, sergilenen davranışların fayda ve zararlarının ne olduğu, herkes tarafından açıkça biliniyor. Bu nedenle, herhangi bir sözcüğün arkasına saklanarak gerçek niyetlerini gözden kaçırmaları, ülkemiz gibi küçük toplumlarda kolay olmuyor.

Ancak işin en çarpıcı yanı, davamıza büyük zarar veren ve Rumların makul bir anlaşmayı kabul etmemesine sebep olan bu kişilerin; yaptıklarından yüzleri kızaracağı yerde, büyük bir pişkinlikle, bir de Kıbrıs Türk halkının çıkarlarını savunanları barış düşmanlığı, gericilik ve tutuculukla suçluyorlar.

Amaçlarına ulaşmak ve yabancıların gözüne girmek için, Kıbrıs Türkü'nün yararına ne varsa; onlara karşı mücadele etmeyi görev kabul ediyorlar.

Kıbrıs Türkünün Anavatanı Türkiye dışında başka hiç bir dayanağı ve koruyucusu olmadığını bildikleri için, sürekli olarak ilişkilerin bozulması yönünde faaliyet gösteriyorlar.

Güneydeki yetkililerin tek yanlı askeri anlaşmalar ve tatbikatlar yapmasına, silahlanmasına, bizim de hak sahibi olduğumuz denizdeki hidrokarbon kaynakları için ihaleye çıkmasına, okullarda öğrencilere ve kışlalarda askerlere Türk düşmanlığını aşılanmasına ses çıkarmıyorlar.

Rumların hiçbir konuda bizimle işbirliği yapmak istememesine ve sürekli olarak bizi ve yöneticilerimizi aşağılamasına rağmen, her koşulda birleşmeyi savunuyorlar. Bu nedenle gerçek çözüm ve barış düşmanı, her koşulda Rum ile birleşme yanlılarıdır.

Maalesef kendi kendilerini 'ilerici, solcu, barışsever ve çözüm isteyen' ilan eden bu kişiler, bindikleri dalı kestiklerini anlayamayacak derecede yollarını şaşırtmışlardır. Çünkü Rum dayatmalarının kabul edilerek sağlanacak bir çözümden, onlar da zarar görecektir.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.