Umursamaz yönetim anlayışından vazgeçilmeli

Ülkemizde hatalı yönetim anlayışı nedeniyle, işbaşına gelen siyasiler hizmet etmek yükümlülüğü altına girdiklerini göz ardı ederek, devletin olanaklarını kullanma yetkisi elde ettikleri inancı içinde hareket eder.

Siyasi iktidarlar, ülke sorunlarına çare bulup halkın gönlünü kazanmak ve yeniden seçilmek yerine, daha kolay olan devlet olanaklarını oy avcılığında kullanarak yeniden seçilmeyi tercih eder.

Bu hatalı yönetim anlayışı nedeniyle tüm siyasiler işbaşına gelir gelmez, önce kendi partili ve yandaşlarını ödüllendirmek için tüm müdür ve Müsteşarları görevden alıp yerlerine kendi partili yandaşlarını tayin ederler.

Tüm yapıcı uyarılara rağmen siyasi atama yönteminin vazgeçilmemesi sonucu, görevden alınan yüzlerce kişiye Müşavir olarak bütçeden en yüksek baremden maaş ödeniyor. Oysa yasal düzenleme ile yönetici kadrolara atanacak kişilere, görevde oldukları süre sadece makam ödeneği verilmesi ile, Müşavirlerin bütçeye yük getirmesinin önlenmesi mümkündür.

İşbaşına gelen hükümetler, halkın yaşamını sıkıntıya sokan sorunlara büyük bir umursamazlık içinde hiç el atmıyor, maddi harcama gerektirmeden yapılabilecek sorunlar bile çözümlemiyor.

Devlet görevlileri bürokratik işlemler için gerekli olan bilgileri kayıtlardan bulmak yerine, vatandaşları bu bilgiler için belge getirmek zorunda bırakıyor.

Örneğin, defin işlemi için mutlaka ölenlerin kayıtlarının içişleri bakanlığına yapılmasına rağmen, emeklilerin hayatta olduklarını gösteren belge getirmesi isteniyor.

Yeni iş kurmak isteyenler, günlerce uğraşarak çok sayıda bürokratik işlemleri tamamlamak ve bir çok belgeler getirmek zorunda bırakılıyor.

İnşaat izinlerinin ilgili kuruluş temsilcilerinden oluşan bir komisyon tarafından incelenerek birkaç hafta içinde verilmesi yerine, ilgili kuruluşlar arasında dolaştırılarak 6-12 ay içinde verilmektedir.

Ülkemizde yatırım yapmak amacı ile şirket kurmak isteyenlere, gereksiz bürokratik işlemler ile adeta işkence ediliyor. Afrika ülkelerinden bile daha fazla zaman gerekiyor.

Zamanımıza uymayan yasalar yenilenmiyor, davaların süratle karara bağlanabilmesi amacı ile gereken yasal düzenlemeler yapılmıyor.

Asayiş sorunlarının vatandaşları tedirgin etmesine karşın, polisin etkinliğinin artırılması için personel ve araç gereç gereksinimi karşılanmıyor.

Kuraklıktan perişan olan ve yer altı suları kuruyan ülkemizde anavatandan gelen suyun büyük bir kısmı denize akarak heba oluyor. Su yönetimi için yıllar önce hazırlanan protokolün gereği büyük bir pervasızlıkla yapılmıyor.

On bin dolayında yarım inşaatın tamamlanıp ekonomiye kazandırılması için çare üretilmiyor ve milli servetin yok olması umursanmıyor.

Büyük harcamalarla yapılan Geçitkale uçak alanının devreye sokulması için hiçbir önlem alınmıyor ve atıl kalmasına seyirci kalınıyor.

Başka ülkelerde hükümetler halkın yasalara uymasını talep ederken, KKTC'de vatandaşlar hükümetin yürürlükteki yasaları uygulamamasından rahatsız oluyor.

Sade vatandaşların bile uçak biletlerinin aşırı pahalı olasının Üniversite sektörü ile turizm kesimlerini olumsuz yönde etkileyeceğini ifade ederek tepki göstermesine karşın, hükümet konuya el atmıyor