Bet salonları baş belası!

Yayın Tarihi: 26/01/11 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Telefonda bizi arayan mesleğinin köfteci olduğunu söyleyince önce şaşırdık, bir köftecinin derdi ne olur diye...

Dinledikten sonra ise taktir ettik kendisini, toplumsal duyarlığından ötürü...

Geçenlerde bir öğrenci girmiş dükkanından içeri elinde 20 TL ile.

Bir porsiyon köftenin fiyatını sormuş ve 6 TL cevabını almış.

Hem de ayran da yanında bedava...

"Ayran içmesem 5 TL'ye olur mu?" diye sormuş, köfteci de kabul etmiş.

Köfteciden 15 TL para üstü alıp, 'biraz sonra geleceğim' diyerek çıkmış dükkandan.

Aradan sadece on dakika geçmiş, aynı öğrenci girmiş köfteciden içeri.

"Usta sendeki 5 TL'yi verir misin bana" diye seslenmiş...

Köfteci de "hani köfte yiyecektin ne oldu" diye sorunca, öğrenci 15 TL'yi bet salonunda kaybettiğini kalan 5 TL ile de yemek yerine bet oynamayı tercih ettiğini, belki parasını böylelikle kurtarabileceğini söylemiş.

Öncelikle bu olayı toplumsal sorumluluk örneği olarak bize aktardığı ve bizim de burada kaleme almamıza sebep olduğu için bu esnafımızı kutluyor ve en kısa zamanda köftesini yemeye gideceğimize dair söz veriyoruz.

İşte bet salonlarının ülke insanına, burada okuyan öğrenciye, ailelere verdiği zarara en bariz örneklerden bir tanesi sadece...

Bu sadece küçücük bir örnek!

Bunun gibi daha niceleri var, öğrenince insanın dudakları uçukluyor.

Cep telefonlarını satıp bet salonlarına yatıranlar mı ararsınız, okul harçlarını yatırmayıp buralara kaptıranlar mı dersiniz, ne ararsanız var!

Bu konuda bize gelen şikayetler her geçen gün artıyor.

Özellikle dar gelirli aileler tam bir tehdit altında...

Bet salonları bu işi o kadar azıttı ki parası olmayana borca oynatıyor ve borç milyarları bulunca da kapıya dayanıyor!

Neymiş efendim bu bet salonlarından gelen kazanç ülke gençliğinin spor yapmasına harcanıyormuş!

Ülke gençliğinin yaptığı spora katkı olsun diye, ülke gençliğini kumarbaz yapan, borç batağına sokan bir zihniyet sizce dünyanın bir başka yerinde daha var mıdır?

İster gülün, isten ağlayın ama ülke gençliğinin ve sporunun içine düştüğü durum bu!

28 Ocak mitinginin sloganları belirlendi

28 Ocak Cuma günü yapılacak olan Toplumsal Varoluş mitinginde açılacak olan pankartlardaki sloganlar önceki akşam yapılan sendikal platform toplantısında belli oldu ve biraz tartışmalı da olsa kabul edildi.

KTÖS'ün direttiği 'Türkiye ne paranı ne elçini isteriz' sloganı DP temsilcisi tarafından reddedilince kullanılmaktan vazgeçildi. DP Genel Sekreteri Bengü Şonya ve KTÖS Genel Sekreteri'nin tartıştığı görülürken, Şonya Elcil'e 'unvanın senden önce gider" diyerek çıkıştı ve Türkile düşmanlığının UBP'ye hizmet edeceğini söyledi.

BKP Genel Sekreteri İzzet İzcan'ın "Tek hedef birleşik Kıbrıs' sloganı kabul edilirken, 28 Ocak'ta yapılacak olan mitingde şu sloganlar kullanılacak;

-Memleket yanıyor, yürekler kanıyor hükümet uyuyor…

-Eroğlu'nun çırakları, AK Parti'nin memurları

-Vatandaş partizanlık değil fırsat eşitliği ister

-Bizi çalışan değil partizanlık batırdı

-Büyük yalanların küçük hükümeti

-Paket,paket hepimize hakaret

-Keser döner sap döner, gün olur devran döner

-Şeriatçı AKP, İşbirlikçi UBP

-Dayatma politikalara hayır

-Başbakan Küçük derdimiz büyük, Başbakan Küçük zararı büyük

-Vatandaşın cefası, başbakanın sefası nedir bunun cezası

-Bu memleket bizim biz yönetelim

-Özelleştirmeye hayır

-Direne direne kazanacağız

-Bizi kimse yok edemedi, UBP ve AK Parti de yok edemez

-Kral çıplak

-Tek hedef çözüm

-İş ekmek özgürlük barış

İŞAD

9

TÜSİAD ile işbirliği yaparak KKTC'de çalışma grubu kurulmasına öncülük ettiği için

Caprio VIP Bar

8

Kemal Saraçoğlu Vakfı'na yaptıkları katkılardan dolayı

İrsen KÜÇÜK

Başbakan

5

13. maaş ve Ocak maaşlarının aynı günde ödenmesi için karar ürettiği için

Turgay Avcı

ÖRP Genel Başkanı

2

28 Ocak'taki mitinge katılmama kararı aldığı için

(Bazı partililerinden gelen istek üzerine)

Fuat NAMSOY

Lapta Belediye Başkanı

1

Kardeşi oğlunu Turizm Bakanlığı'nda istihdam ettirerek partizanlık yaptığı için

(Bazı UBP'lilerden gelen istek üzerine)

Vergi borcu

Tilki ormanda nefes nefese koşuyormuş. Karsısına çıkan kaplumbağa:
-'Tilki kardeş ne bu telaş?'
-'Ormana maliyeciler gelmiş' demiş tilki. 'şimdi bir bakarlar bende kürk, hanımda kürk, çocuklarda kürk, dünyanın vergisini yazarlar.... '
Bunu duyan kaplumbağa telaşla yürümeye başlamış.
Onu telaşlı gören leylek:
-'Hayrola kaplumbağa kardeş ne bu telaş?' diye sormuş.
-'Maliyeciler ormanda' demiş kaplumbağa. 'Bende ev, hanımda ev, çocuklarda ev, yakalanırsak dünya vergi alırlar.'
Leylek de hemen uçuşa geçmiş. Ağaçların üzerinden maymun seslenmiş:
-'Leylek kardeş, ne iş? Bu ne acele?'
-'Vergi memurları herkese ceza yazıyormuş. Bende yazlık, hanımda yazlık, çocuklarda yazlık, vergi borcundan batarız...'
Maymun bunu duyar duymaz koşarak ağaçtan ağaca atlamaya başlamış. Papağan sormuş,
Neden ve kimden kaçıyorsun? diye.
-''Maliyeciler ormanda' demiş Maymun, 'Benim kıçım açık, hanımın kıçı açık, çocukların kıçı açık...Alacak bir şey bulamayınca bunların ne yapacağı belli olmaz. '

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları