"Kiramı ödemek için kendimi mi satayım?"

Hükümetin bazı üyeleri KTHY eski çalışanlarının geleceği için bazı açıklamalar yapıyor ama memlekette siyasetçiye güven o kadar azaldı ki söylenenlere inanların sayısı çok az.

KTHY eski çalışanlarından, torpilli olanlar zaten arka kapıdan devletin çeşitli birimlerine yerleştiriliyorlar.

Her zaman olduğu gibi, haksız, adaletsiz ve eşitlik ilkesi yerine getirilmeden!

Bazı çalışanlardan ise şanslı olanlar kendilerine başka bir iş buldular, tabii ki eğreti olarak.

Elbette onların gözü de ya yeni şirkette çalışmak, ya da devletin çeşitli kademelerinde iş almak.

Çünkü bazı bakanların açıklamalarına göre işin ehli olan 100 kadar KTHY eski çalışanı yeni şirkete alınacak, diğerleri de devlet dairelerine gönderilecek...

Bunu bize kimse inandıramaz!

Hükümetin geride kalan çalışanları devlette istihdam edeceğine biz de inanmıyoruz.

Çünkü UBP'nin içinde gizli gizli kanayan yara bu!

Parti ağalarının çocuklarından ve akrabalarından kimseye fırsat kalmıyor!

Söz verildiği halde istihdam edilemeyen yüzlerce partili, hem isyan ediyor, hem de bunların basında deşifre edilmesi için birbiriyle yarışıyor.

Ayrıca, CTP hükümeti döneminde işten durdurulan UBP'liler için UBP parti meclisi kararı var ve bunların istihdamına öncelik sağlanması yönündeki karara şimdiye kadar sadık kalınmadı!

KTHY eski çalışanlarından öyleleri var ki içler acısı...

Tamamen sıfırı tüketmiş olanlar artık sadece bu ülke yöneticilerine değil, devlete olan inançlarını da yitirme arifesindeler...

Telefonun diğer ucundaki bayan sesi hem ağlıyor hem de isyanını dile getiriyor...

"4 aydır evimin taksitini yatıramıyorum, bunun için kendimi mi satmam gerekiyor" diye!

Bunu bize sordu biz de vatandaşı bu hale düşürenlere soruyoruz:

Devletin elini eteğini çektiği, bir öksüz gibi ortada bıraktığı bu eski çalışan evinin taksitlerini ödemesi için kendisini mi satsın?

Hoşunuza gider mi böyle bir sonuç?

Biz şikâyetleri dinlerken içimiz eriyip gidiyor, sizin hiç mi vicdanınız sızlamıyor?

Lütfen artık birileri çıkıp bu insanlara geleceklerini ne olacağını anlatsın...

Onlar kaderlerine razı, yeter ki önlerini görebilsinler!

"Sessiz kalmayacağız!"

"Sevgili Levent Özadam,

Büyük güne az kaldı. Herkes neler olabileceğini kestirmeye çalışıyor. Tüm yıldırma çalışmalarına rağmen toplum olarak büyük bir coşku ve kalabalıkla meydanları doldurmaya hazırız. Hem de her şeyi göze alarak…

Artık Başbakan Küçük bile paketin sorumlusunun Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu olduğunu yüksek sesle söylemeye başladıysa ve üstü kapaklıda da olsa şikâyetlerde bulunuyorsa bizleri sesiz kalması düşünülemez öyle değil mi?

Başbakan İrsen Küçük'ü Ankara'nın dayatma paketini kabul etmemeye çağırıyoruz. Bugün bu dayatmalara sessiz kalırsak, yarın başımıza çok daha büyük dayatmalar gelecektir..."
(S.Betim)

'Mitinge katılacağım ama..'

'Mitinge katılacağım ancak beni de sokağa döktükleri için değil. KKTC deki çarpık yapının düzeltilmesine karşı çıkan başta sendikaların hareketlerini ve erken seçim istemi ile toplanacak partilerin kurulan yanlış düzenin bozulmasını istemeyenlerin slogan ve söylemlerini yerinde tespit etmek için, merakla takip edeceğim. Bu 28 Ocak tarihinin özellikle mi seçildiğini yerinde göreceğim,ondan sonra birlikte gelişmeleri değerlendireceğiz.

Bu mesajımı yayınlar iseniz gazeteci olarak size şimdiden teşekkür ederim.'
(Erkan EĞMEZ)

Meryem Fahri KAYA	10	Güney mahkemelerindeki hukuk mücadelesini kazanıp iskân çetelerini deşifre ettiği için
Meteoroloji Dairesi	9	Hava durumundaki başarılı tahminlerinden dolayı
Kuzey Kıbrıs TURKCELL	8	Lapta Huzurevi'ne yaptığı önemli katkı ve bağışlardan dolayı
Personel Dairesi	2	Sporcu kökenli kamu çalışanlarına antrenman yasağı getirdiği için
Abdullah Karakoç	1	Dikkatsiz sürüş yaparak iki kişinin ölmesine neden olduğu için

Uzaylılar

Uzaylılar bir görev için dünyaya inecekler, görevleri dünya insanları ile cinsel ilişkiye girerek sonuçlarını gözlemlemek.

Uzaylılar Türkiyenin tenha bir kasabasında bir çiftlik evine indirmişler gemilerini. Çiftlik evinin kapısını çalarak kapıyı açan adama amaçlarını anlatmaya başlamışlar.

Adam biraz şaşkın biraz heyecanlanarak benim hanıma bi sorayım demiş.

İçeri girerek karısına böle böle bişi var nedersin demiş.

Kadın:

- 'Tamam olur hem bi gecelik değişiklikten bir şey olmaz' diyerek kabul etmiş. Uzaylılarla beraber biraz oturduktan sonra uzaylı erkekle dünyalı kadın ayrı bi odaya, uzaylı kadın ile dünyalı erkekle ayrı bi odaya geçmişler. Uzaylı adam başlamış dünyalı kadını soymaya ve daha sonra kendi soyunmaya kadın, uzaylı adamın şeyini görünce çok şaşırmış ve gülmeye başlamış.

Uzaylı:

-Neden güldün.

- Çok küçük demiş.

Uzaylı:

- Sol kulağımı çek o büyür demiş.

Kadın çekmiş kulağı gerçektende büyümüs,

-Ama demiş kadın şimdide çok ince.

Uzaylı gayet rahat, sağ kulağımı çek o kalınlaşır.

Kadın uzaylının kulağını çekince gerçektende kalınlaşmış ve sabaha kadar defalarca sevişmişler. Sabah olunca kahvaltıdan sonra uzaylıları gönderen karı koca konuşmaya başlamış. Adam kadına nasıl geçti diye sormuş. Kadın :

-"Tek kelime ile mükemmeldi. Peki, senin nasıl geçti kocacığım?"

Adam kendinden çok emin bi şekilde;

-"Sen var ya sen,şu gül gibi kocanın kıymetini bilmiyorsun, bak elin uzaylısı zevkten kulaklarımı koparacaktı!..