İhtiyat Sandığı çalışanları sancılı!

Çeşitli devlet kuruluşlarına verdiği geri dönmeyen borçlarla sürekli olarak tartışma konusu olan İhtiyat Sandığı'nda son günlerde özellikle çalışanlar arasında önemli sıkıntılar yaşanıyor.

Daire çalışanları bazı şeylerin oldu bittiye getirilmesi konusunda endişelerini dile getirirken, konunun gündeme taşınmasını ve bu konuda tercüman olmamızı isteyen şikayetlerini bizim vasıtamız aracılığıyla şöyle özetliyorlar;

…

"Hükümet tarafından atanan yönetim kurulunun süresi 6 Mayıs'ta dolar. Bunun sonucunda devlet temsilcisi olan yönetim kurulu başkanı Özay ANDIÇ yeniden atanamayacağı gerekçesiyle yine yönetim kurulu üyesi olduğu dönemde ihtiyat sandığına personel olarak aldığı 2 kızından bir tanesini terfi tarihini öne alarak kendi başkanlığı bitmeden Lefkoşa şube amiri olarak atamak istiyor. Ancak sorunlu hamilelikten dolayı 9 aydır doğum izninde olan kızının bu izninin engel olmaması yönünde çalışma yapmaktadır.

Yönetim kurulu üyesi Sn. Hasan SUNGUR ise yine yönetim kurulu üyesi olduğu dönemde dairede istihdam ettirdiği kız kardeşinin oğlunu görevlendirme ile Girne şube amiri yaptı. Şimdi ise asaleten yapabilmek için Özay ANDIÇ ile onun kızı konusunda anlaşma yapmaya çalışmaktadır. Geçmişte çocuklarının istihdamı konusunda yapılan mutabakatlar göz önüne alındığı zaman terfiler konusunda da anlaşacakları aşikârdır.

Tüm bunlar ışığında yine çalışma bakanlığına bağlı olan sosyal sigortalar kurumunda olduğu gibi istihdamların tayin-terfi ve disiplin suçlarının da KAMU HİZMETİ KOMİSYONU tarafından yapılması personel arasındaki huzursuzluğu ve şaibeleri ortadan kaldıracaktır.

Yine ANDIÇ görev süresi bitmeden bir konuyu daha kapatmak istemektedir. Yıllardır İhtiyat Sandığı dairesinden kiraladığı MİMOZA OTEL"in kirasını ödemeyen ve bu sebeple daireye yaklaşık 1 MİLYON BEŞYÜZ BİN STERLİN kira borcu olan Cafer Gürcafer ile süren davada tahliye kararı almaya çok az bir zaman kala gizli toplantılar yaparak oteli Gürcafer"e peşkeş çekmektedir. Böylesine büyük rakamların ve ciddi konuların olduğu bir konuda hiçbir yönetim kurulu üyesi yanında olmaksızın 9 Mart Çarşamba günü İhtiyat Sandığı'nda yalnız ikisi özel toplantı yaptılar. Toplantı sonrası GÜRCAFER'in avukatları tarafından 500,000.-STERLİN karşılığında otelin kendilerine devredileceği ve tapu bile verileceği söylentileri yayılmış olmasına rağmen yönetim kurulu başkanı tarafından hiçbir bilgi verilmemektedir. Mahkemenin bitme aşamasında devlet bunca kira alacağı varken alacağın nerdeyse üçte birine tapu verilmesi akıllara durgunluk veriyor.

Kooperatif Merkez Bankası ve Vakıflar Bankası ihtiyat sandığı mevduatlarına %9 faiz verirken Asbank'a % 8 faizle para yatırılıyormuş. Yine ANDIÇ'ın diğer damadının çalıştığı İktisat Bankasına ise % 8,25 faizle mevduat yatırılıyor…"

Kızılderili

Kış başlamak üzeredir. Kızılderili topluluğu şefin etrafına toplanmış, kışın sert mi yoksa yumuşak mı geçeceğini öğrenmek isterler.
Geleneksel yeteneklerini dedelerinden bu yana çoktan kaybetmiş bulunan şef işi sağlama almak için kışın sert geçeceğini ve mümkün olduğunca fazla odunjjn j toplamalarını söyler kabilesine.
Akıllı bir adam olan şef birkaç gün sonra yakınlardaki meteoroloji istasyonuna telefon eder: "Bu kış soğuk mu geçecek sizce?" Meteorolog cevap verir: "Evet, oldukça sert geçeceğe benziyor." Bu cevabı alan şef derhal kabilesine döner ve kışın çok sert geçeceğini, daha çok odun parçası toplamaları gerektiğini söyler.
Bir süre sonra meteoroloji istasyonunu tekrar arar ve sorar: "Kış hala soğuk mu geçeceğe benziyor?." "Evet" der karşıdaki: "Oldukça soğuk geçeceğe benziyor." Şef kabilesine döner ve sadece odunları değil bulabildikleri her çalı çırpıyı toplamalarını ister.
Birkaç gün sonra meteoroloji istasyonunu tekrar arar: "Kışın sert geçeceğinden gerçekten emin misiniz?" diye sorar. Adam: "Kesinlikle. Bugüne dek yaşanan en sert kışlardan birini yaşayacağız gibi görünüyor."
" Nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz ?" diye sorar şef.
Meteorolog yanıtlar:
Kızılderililer çılgınlar gibi odun topluyor!"