Bakanlık, dershanelere teslim!

Yayın Tarihi: 07/05/11 12:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Bakan Dürüst, Milli Eğitim Bakanı olduktan sonra sayısız ihbar mektubu gelmişti...

Kimini yayınladığımız bu mektuplarda Bakan Dürüst dönemi ile özel ders veren devlet öğretmenler için açılan soruşturmalar kapatılacak ve bu iş artık yasal hale gelecek deniliyordu.

Hatta bu konuda bazı parti üst düzey yönetiminden bakanlığa baskı yapıldığı yönünde bize gelen haberleri de yine bu sayfada size aktarmıştık.

Üzülerek söylüyoruz ki bunların hepsi de doğru çıktı.

Eski Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu bu konuda çok ciddi bir çalışma yürütmüş, yüzden fazla öğretmenin özel ders verdiği saptanarak soruşturma başlatılmış ve bunlardan dördünün de dosyaları savcılığa gönderilmişti.

Bakan Dürüst dönemiyle birlikte geçmişte yapılan tüm çalışmalar sepete atıldı ve uzun süren bir hukuk sürecinden sonra dört öğretmen için açılan davalar savcılık tarafından düşürülerek, öğretmenler temize çıkmış oldu!

Bu bir anlamda da dershanelerin bakanlığa, daha da doğrusu yasalara karşı kazanılmış büyük bir zaferi olarak anılıyor!

Dershane ve parti üst düzeyinden gelen baskılar sonucu Kemal Dürüst, bir önceki dönem başlatılan cesur çalışmaları devam ettirme cesaretini gösterememiş, yasa dışılığın kurbanı olmuştur.

Diğer bir anlamda da artık özel ders veren devlet öğretmenlerinin gözü aydın!

Bundan böyle hiç çekinmeden, denetmen baskısı korkusu yaşamadan özel dershanelerde özel ders vermeye devam edebilirsiniz...

Dershaneler ortak olduğu iddia edilen öğretmen ve bakanlık yetkilileri de artık bu kararlardan sonra aklanmış olarak toplumun karşısına çıkabileceklerdir.

Bu sayfadan tüm öğretmenlerimize çağrıda bulunuyoruz;

Sizin ikinci bir işiniz yoksa ve kendi evinizde veya her hangi bir dershanede ders vermiyorsanız hemen kollarınızı sıvayarak, bu görevi gönül rahatlığı ile yapabilirsiniz...

Devletten aldığınız maaşları özel ders vererek beş on misli arttırabilir, gelirinize gelir katabilirsiniz...

Ve siz Sayın Dürüst;

Eski bakanlığınıza geri dönüşünüzde yaptığınız ilk önemli icraatla, tarihte yasa dışılığı yasal hale getiren bakan olarak anılacaksınız...

Yüzlerce öğretmen işsizlikten kıvranırken, devlet öğretmenlerine sağladığınız bu kıyakla belki onların gönlünü fethettiniz ama dışarıda kalıp da diploması dışında hiç bir şeye sahip olmayanlar sizi asla affetmeyecek...

Tebrik ederiz...

Okur Görüşü
'Beslemeler devri de sona ersin'

'Şükran edebiyatı devrinden sonra adım attığımız Besleme edebiyatı devri de sonlandı mı acaba! Bunun da sonlanabilmesi ve bu ülke insanlarının onurlarıyla ayaklarının yere basabilmesi için KKTC'nin bir hukuk devleti niteliği kazanmaya gereksinmesi vardır. Bu nedenle aşağıda yer verdiğim temel prensiplerin çerçeveletilip Parlamento'ya asılmasını öneriyorum.

HUKUKUN TEMEL PRENSİPLERİ

1. Yasalar kapsamlı olmalı ve benzer durumdaki herkesi kapsamalıdırlar.

2. Yasalar açık ve anlaşılır olmalı, ne tarafa çekilirse oraya yorumlanacak elastikiyette olmamalıdırlar.

3. Yasalar toplumun gereksinmelerini uzun zaman giderecek şekilde düzenlenmeli sık sık değiştirilmemelidirler.

4. Yasalar Anayasa'ya aykırı olmamalıdırlar.

Özellikle iki tane Anayasa yapılarak oluşturulan ülkedeki rejimin "hamisi ve banisi" pozisyonundaki Türkiye Cumhuriyeti Devleti yöneticilerinin ve buradaki temsilcisinin 4. Maddeye çok dikkat etmeleri gerekmektedir.

Hukuk devleti olma niteliğini kazanamayan; en hafif tabiriyle çoktan kaybeden, kendi kendinin yönetimini başka ellere terk eden bu ülkedeki yönetimin adı Türkiye'nin bir alt yönetimi olsa da bu 4. Madde çok önemlidir. Şükran devri sona erdi, dileyelim ki Beslemeler devri de sona ersin!, ancak Darbe devri başlamışsa ve kim takar 4. Madde'yi anlayışıyla hareket edilecekse vakanüvisler bu devri yazarken sizin kadar erken karar vermeyeceklerdir. Yeni dönemin hayırlı olmasını dilerim.

KKTC Bağımsız bir demokrasi olma olgunluğunu kak ediyor mu? Sorun buradadır! UBP Hükümeti'nin tavrına baktığımda gözüm korkuyor!..'
(Mehmet BARIŞSEVER)

Sosis

Babası çocuğuna güzel bir iş kurmak için paçaları sıvamış. Ancak oğlan salak olduğu için hiç bir işi beceremiyormuş. Babası ona ne iş bulduysa hepsini elini yüzüne bulaştırmış berbat etmiş. En sonunda babası tam otomatik bir sosis fabrikası kurdurmuş. Çocuğunu elinden tutup, bari işi öğrensin diye hemen fabrikadaki bir sosis makinesinin başına götürmüş.
- "Bak oğlum" demiş. "Buradan böyle öküzü yolluyorsun... Aha diğer taraftan sosis olarak çıkıyor, bu kadar basit anladın mı?". Çocuk dinlemeden başını sallamış, sallamış ta... sonra babasının yüzüne salak salak bakmış ve;
- "Peki buba, buradan sosisi goysak, öteki taraftan öküz olarak çukar mu ?" diye merakla sormuş. Babası hemen cevaplamış:
- "Maalesef evladım, o teknoloji bir tek senin ananda var..."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları