Kadına şiddet, hem de devlet dairesinde!

Yayın Tarihi: 17/08/11 08:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Olmaz, olmaz demeyin…

Biz de artık her şey mübah!

Toplum psikolojisi o kadar bozuldu ki, yaşanan her türlü olaya şaşmamak lazım…

Çeşitli zorluklar sadece özel sektörü ya da işsiz kesimi değil devlet çalışanlarını da fazlasıyla etkilemiş olacak ki, hiçbir yerin tadı tuzu kalmadı…

Olay geçtiğimiz Çarşamba günü DAÜ'deki Posta Dairesi'nde gerçekleşmiş.

Zeliş Ufuk adlı çalışan, belki hayatı boyunca babasından bile yemediği şamarı, iş arkadaşından yemiş…

Kadına şiddet uygulayan ve eli kalkan ise yine aynı dairenin çalışanlarından İbrahim Konuker…

Söz konusu olay önce söz düellosu ile başlamış.

Ofis dışında bir arkadaşıyla sohbet eden Zeliş Ufuk, söz konusu kişinin önce sözlü saldırısına maruz kalmış.

Sonra 'seninle uğraşamam' deyip içeri girmiş.

Ama sözlü taciz olayı devam etmiş ve yapılan küfürlere dayanamayan kadın, 'bana mı küfür ediyorsun' diye sormuş.

'Terbiyeni takın' diye de ilave etmiş.

Adam iyice kızmış ve bir boğa gibi kadının üzerine yürümüş.

Tam 'kes sesini' dediğini anda da Osmanlı tokadını yemiş.

Bunlar tabi ki şiddete maruz kalan Zeliş Ufuk'un iddiaları, ancak şahidi var ve arkadaşları bu olayı doğruluyor.

Tokat atmakla suçlanan İbrahim Konuker ile de görüştük dün.

Önce 'öyle bir şey yok' dedi.

Sonra da tartıştıklarını ancak tokat olayının gerçek olmadığını, bu nedenle bunları yazmamıza gerek olmadığını salık verdi bize.

Ortada fol yok yumurta yokken, suç unsuru olmadığı için yazılmasının doğru olmadığını, zaten yakında gerçeklerin ortaya çıkacağını söyledi.

İki kez kalp ameliyatı olduğunu, yakında da bel fıtığından ameliyat olmaya hazırlandığını da ekledi.

Saldırganın olay anındaki ruh halini bilemeyiz ama, belli ki 'agresif' birisi…

Hastalıkları için de Allah sağlık afiyet versin demek düşer bize…

Olay şimdi mahkemeye ve Kamu Hizmeti Komisyonu'na havale edilecek ama ilgili bakanlık işi biraz yavaş tutuyor.

Çünkü aldığımız duyumlar suçlanan kişinin hükümette tanıdık ağır topları olduğu yönünde.

Durun daha bitmedi;

İbrahim Konuker bize başka şeyler de söyledi…

Ama üstü kapalı olarak.

Çünkü devlet memurunun açıklama yapması yasalara ters düşermiş.

Anladığımız kadarıyla bize dairede yolsuzluk olaylarının olduğunu ima etmeye çalıştı.

Gerekirse bunları da açıklarım dedi.

Daha da dehşete düştük.

Bir kadına devletin dairesinde el kalktığı için sinir olmuşken,bunu unutup şimdi de bu yolsuzlukların ne olduğunu merak etmeye başladık.

İlgili birimler bu yazıyı bir ihbar kabul edebilirler…

İsterlerse olayın üstüne gidip, yolsuzluğun ne olduğunu araştırabilirler…

Tabi ki yaz uykusundan kalkmamışlarsa eğer…

Ve İbrahim arkadaşa bir çift sözümüz var;

Eğer gerçekten çalışma arkadaşın bir bayana el kaldırdıysan, ellerin kırılsın senin…

Mağaza sahibini 'memur' yaptılar!

İstihdama karşı olmak insafsızlıktır, art niyettir.

Ama yapılan istihdam vicdanınızı sızlatmazsa!

Eğer, biliye, beceriye ve liyakata göre istihdam yapılırsa, bir Allahın kulu bile çıkıp da itiraz edemez.

Ama belli ki hükümet, bir daha nasıl iktidar olurum gaylesine düşmüş.

Yaptığı her icraat yanlış ve bir facia!

Lefkoşa'da Yuvam Mobilya sahibinin kızı Dervişe Menteş hanımefendi sakın bize kırılmasın.

Öncelikle kendisini kutlayalım, 1 Eylül'de Sosyal Hizmetler Dairesi'nde işe başlıyormuş.

Çünkü ilahlar öyle istemiş, K.Kaymaklı örgütü bastırmış ve tepedekiler de böyle buyurmuş.

Ne bir münhal, ne bir sorgu sual ne de diplomasını bile sormamışlar.

Buradan Dervişe hanımefendiye seslenmek istiyorum.

Siyaseti iyi bilenlerdeniz ve bu işlerin de yıllardan beridir böyle olduğunu bilmek için müneccim olmaya gerek yok.

Ama gel değerli kardeşim sen bu işi kabul etme…

Elini vicdanına koy ve ülkede binlerce üniversite mezunu dar gelirli ailenin çocukları özelde bile iş bulamayıp ülkesini terk etmeyi düşünürken, sizin gibi iş güç sahibi ve varlıklı bir ailenin kızına da bu yakışır.

Kim bilir belki utanırlar da, artık partili olmayanlara da istihdam olanağı sağlarlar…

Bu mübarek günlerde insanların hayır duasını almak istemez misiniz?

UBP'de isyanın ayak sesleri!

UBP dün grup toplantısı yaptı.

Konu da Sosyal Sigortalar Değişiklik Yasa Tasarısı'nın görüşülmesi ve tartışılması idi.

Ama toplantıya katılanlar, tam manasıyla şok yaşadılar.

Çünkü meclisteki grup toplantısına 27 milletvekilinden sadece 13 tanesi katılmıştı.

İki bakan ve iki vekilin yurt dışında olduğunu göz önünde bulundurursak, 10 vekil bu toplantıya 'tepki' göstererek katılmadı.

Yeni yasama yılıyla parti içinde büyük bir deprem yaşanacağı artık kesin gibi görülüyor.

Ancak yaratacağı enkaz ise kimse tarafından tahmin bile edilemiyor…

Haklarında hayırlısı artık!

Konferans

Gece yarısı hayli ilerlemiş bir saatte polis bir arabayı durdurup "Hayrola? Nereye?" diye sordu.
"Alkolün vücudumuza ve beynimize zararları ile ilgili bir konferansa gidiyorum" diye cevap verdi direksiyondaki adam.
"Sahi mi?" dedi polis alaylı bir şekilde, "Gecenin bu saatinde kim verecek bu konferansı?.." Cevapladı adam:
"Karım!.."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları