Şükürler olsun!

Yayın Tarihi: 02/12/11 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

İnanır mısınız bilmem ama, zaman zaman hep 'artık iyi bir şeyler yazayım' diye haberleri didik didik ederim.

Çünkü bazıları sanıyor ki, biz bu köşede iş ola muhalefet yapıyoruz.

Alakası yok tabi ki!

Bu sayfada yazılanların büyük bir kısmı, vatandaşın şikayetlerinden oluşan yazılardır.

Buna biraz da insanın muhalif yanı eklenince, ister istemez halkın yaşadığı bir sorunu kendiniz yaşıyormuş gibi hissediyorsunuz ve sonuçta da yazıların geneli muhalif tansiyonda oluyor.

Yazımızın başında 'şükürler olsun" başlığını da bu nedenle kullandık.

Sizin de tahmin edeceğiniz gibi, bunun nedeni de KTHY eski çalışanlarının bir yılı aşkın sorunun neredeyse çözülmek üzere oluşu.

Dün sevindirici haberi okuyunca içimize bir ferahlık düştü…

Eminiz ki aylardır sokaklarda ve çadırda hak arayan ve bunu çeşitli eylemlerle duyurmaya çalışan eski KTHY çalışanları da bizim gibi 'şükürler olsun' demiştir, diye düşünüyoruz.

KTHY eski çalışanları için çok anlamlı bir yeni yıl hediyesi olacak bu.

Aylardır sürdürdükleri mücadelenin zaferle sonuçlanmasının ve daha da önemlisi yeni yıldan itibaren artık onların da birer işi olduğu mutluluğunu yaşıyorlar şimdi…

İnsanın içinden, ha keşke bu kararın daha önceden alınması gerektiği geçiyor ama, onların mutluluğunu gölgelemek de istemiyoruz bu yazıda.

Ama buradan kendimizce de bazı dersler çıkarmak durumundayız;

Haklı olduğun bir konuda, asla pes etmeyeceksin, mücadelenin sonunu bırakmayacaksın, sonunda da tuttuğunu koparacaksın.

Başta Hava-Sen Başkanı Buran Atakan ile tüm mücadele arkadaşlarını kutluyor, her ne kadar KTHY'nin yok oluşunun acısı içimizde hiç bitmeyecekse de, onlara yeni işlerinde başarılar diliyoruz.

Tabi ki burada bir teşekkürü de Başbakan İrsen Küçük hak ediyor…

Biraz geç olsa da, belki de kaynak yetersizliği, belki de eylemlerin biraz dozajının arttırılması nedeniyle bir ara niyeti bozdu ama sonunda sağduyusu ve olgunlu galip gelerek, böyle önemli ve hayati bir kararın altına imzasını koydu.

Ümidimiz odur ki, sevindirici icraatların ardı arkası kesilmez ve biz de artık güzel yazılara imzamızı atarız.

Şerife hanım Maliye Bakanlığı'nı bastı!

Yazarlarımızdan sevgili Gökhan Altıner'in Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na geçici memur statüsünde atanma girişimleri iki bakanlığın arasını gerdi.

Altıner'in atama yazısı Maliye Bakanlığı'na takılı kalınca ve üst düzey yöneticiler tarafından imzalanmak istenmeyince olaya hayli sinirlenen Bakan Şerife Ünverdi çantasını kaptığı gibi Maliye Bakanlığı'nın yolunu tuttu ve atamanın niçin onaylanmadığının hesabını sordu.

Bakan Tatar ile konuyu görüşen ve bu atamanın mutlaka yapılmasını isteyen Ünverdi'nin şimdiye dek hiç görülmediği kadar sinirli ve kızgın olduğu gözlemlendi.

Altıner'in atama yazısının bugün onaylanması bekleniyor.

Hastanede tansiyon aleti yok!

Dün öğlen saatlerinde İsmail Karaböcek isimli okurumuz aradı.

Ses tonundan bile hayli kızgın ve şaşkın olduğu belliydi.

Dün sabah kan vermek için Lefkoşa Devlet Hastanesi'ne gitmiş, kan vermeden önce tansiyonunun ölçülmesini istemiş.

İlgili hemşire de tansiyon aletlerinin yaklaşık 10 gündür bozuk olduğunu, yönetime bildirdikleri halde yenisinin alınmadığını söylemiş.

Dolayısıyla haklı olarak telefona ve isyanını dile getirdi.

Başken Lefkoşa'nın tam teşekküllü devlet hastanesinde eğer bir tansiyon aleti bozulmuşsa ve 10 gündür yerine yenisi alınmıyorsa, gelin bu olaya yorumu siz kendiniz yapın.

Bakan Kaşif'in kulaklarını çınlatmayı da unutmayın!

Cehennem…

Adamın birisi ölmüş ve dünyadaki iyiliklerinden ötürü cennete gitmeye hak kazanmış, ama cennette her şey normal öyle dünyadaki düşlediği gibi değil.

Çağırmış bir melek yanına demiş ben cehenneme bir ziyaret yapmak istiyorum mümkün müdür?

Melek tabi ki demiş ve cehenneme girmişler.

Adamın gördüğü ilk şey kocaman bir koltukta kurulmuş bir adamın elindeki soğuk bira ve kucağındaki kadınla
televizyondaki maçı seyretmesi olmuş.

Çok sinirlenmiş ve meleğe hani bunlar acı çekecekti hani yanacaktı bu nasıl iş demiş.

Melek cevap vermiş;

-Sinirlenmene gerek yok, adamın kucağındaki zaten kendi karısı ve elindeki bira da alkolsüz.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları