156 TL'lik cezaya 6 polis!

Yayın Tarihi: 04/09/14 07:41
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Sevgili okuyucu;

Bugün sabahı zor ettim…

İçim içimi kemirdi, uykularım kaçtı, bir an sabah olsun istedim!

Şükürler olsun, birkaç saatlik sonradan da sabah oldu…

Sabah yataktan kalkar kalkmaz tıraş bile olmadan kendimi sokağa attım…

Elimde bir makbuz, diyor ki;

Yol Ve Trafik Suçlarının Davasız Halli ve Ceza Puanı Yasası Madde 12…

Sabit para cezasının ödenmesine fırsat veren ihbarname…

Makbuzda şöyle diyor;

Siz …….kimlik nolu MC 323 plakalı motorlu taşıtla/bisikletle 02-09-14 tarihinde Osman

Paşa Caddesinde 23.55saatinde aşağıda tarifi verilen suçu işlediğinize makul olarak

inanmama sebep teşkil eden şartlar altında bulundunuz…

Suçun tarifi; Çift sarı çizgi

Kod Sıra No; 049

Sabit para cezası; 156.00 TL

Vs.vs.vs.

Dün sabah evden çıkınca ilk iş olarak ne yaptım biliyor musunuz?

Lefkoşa Polis Müdürlüğüne gidip bu cezayı ödedim…

Her hangi bir yanlış anlaşılma olmasın diye…

Vatana, millete helal olsun!

En ufak bir gönül koyduysam da namerdim!

Şimdi olayı anlatalım;

Önceki gece 23.50 saatleri…

Eşimle birlikte Lefkoşa'da Anayasa Bar'da oturuyoruz…

Arda yine muhalif şarkılarını söylemeye devam ediyor…

Biz de içkilerimizi yudumluyoruz.

Sokaklarda artık insan ve araçlar neredeyse hiç yok, tek-tük geçiyorlar…

Biraz keyifliyiz ya illa ki birileri bozacak…

Önce beyaz renkli BMW X3 araç yanaşıyor yolun kenarına, o sinir bozucu sesiyle…

Gecenin o saatinde maksadı neyse artık!

MC 323 plakalı aracın yanında duruyor…

Mavi ve kırmızı lambaları da sürekli insanın gözünü alıyor…

MC 323 plakalı araç da benim araç, bir türlü gitmek bilmiyor BMW X3 polis aracı…

10 dakika, 15 dakika…

Osman Paşa caddesinde de tek bir araç dahi yok!

Gayet efendi bir şekilde polis aracının yanına gidiyorum, 'hayırdır bu saatte ne iştir' diye…

'Aracınızı kaldırıma park ettiniz' diyor araç sürücüsü polis…

'Bu saatte hem de sokaklarda ne kontrolü' diye tepki koyuyorum, zira saat 23.55 olmuş..

"Biz görevimizi yapıyoruz" diye cevap veriyorlar…

Ben de "yazın cezanızı gidin" diyorum…

Ne hikmettir ceza yazmıyorlar!

Ben de mekana geri dönüyorum…

Çok değil, beş dakika sonra benim MC 323 plakalı aracın yanında bu keziki tane BMW X3,

bir de motosikletli polis memuru…

Toplam 5 kişiler, biri de kadın polis memuru…

Sabrım taşıyor, bir kez daha aracımın yanına gidiyorum…

Motosikletli polis memuru diğerlerinden daha cesur anlaşılan, posta koymayı da ihmal

etmiyor…

Yanına gidip 'nedir senin yaptığın' diyorum…

Arkadaş üniformanın kendine verdiği kudretle 'kiminle konuştuğunun farkında mısın' diye

beni tetikliyor…

Sonra ekliyor;

"Biraz daha itiraz edersen gereğini yaparım…"

Pardon yani!

Neymiş bunun gereği?

Hakkımda soruşturma mı başlatacaksın, başlat polis kardeşim…

Madem ki görevin bu, yerine getir…

Sevgili okuyucu;

Ben bu olayı hazmedemem…

Ne yutarım, ne de sinip kalırım!

Dikkat eder misiniz lütfen, saat gece yarısı olmuş…

Doğru, benim aracım Meclis'in hemen yanında kaldırımın üstünde duruyor…

O saten sonra bunun bir cezası varsa da öderim, kimseye laf söyletmem…

Ama gücüme giden konu şu;

Ben katil miyim?

İçkili adam ezip de öldürdüm mü?

Ya da vatana ihanet mi ettim?

Ansızın orda bitiveren iki tane BMW X3 bir de motosikletli, toplam 5 polis memuru da

nereden çıktı?

Bana bunun cevabını verin lütfen!

Bu polis arkadaşlar Lefkoşa'da iki tane kumarhanenin önünde kaldırım üstündeki araçlara niçin ceza yazamıyorlar?

Oturduğumuz mekanın sahibi Mahmut Anayasa diyor ki;

"Ben bugün Sibel hanım için bir şeyler yazdım, bütün bunlar onun için…"

İnanasım gelmiyor…

Mahmut Anayasa, Sibel hanım için aleyhte bir şeyler yazdı da gerçekten bunun için polis

teşkilatı alarma geçti yoksa?

İnanasım yok ama iyi de gecenin bir yarısı benim aracın etrafında 3 polis aracı, 5 polis

memurunun işi ne?

Mahmut Anayasa sonuçta muhalif bir arkadaşımız ama bu devletin bir esnafı…

Üç-beş masa toparlayıp ekmeğini kazanacak, yanında çalışanları ödeyecek…

Bütün mesele rejime muhalif olduğu için mi yoksa?

Lütfen kimse kusura bakmasın;

Benim polisim bu değil!

Benim polisim, gecenin bir yarısı kaldırıma park ettim için bana posta koyamaz, koyarsa da

ben bun izin veremem, sinip de kalamam…

Benim polisim, esnaf arkadaşımın ekmeğine göz yumduysa da bunu hiç içime sindiremem…

Hele de 'sen benim kim olduğumu biliyor musun' derse, ben de ona bu işgüzarlığın, bu

edepsizliğin hesabını gün olur sorarım…

Dün sabah erken saatlerde ödediğim 156.00 TL vatana ve millete helalı hoş olsun…

Çekiç-kova

Yakışıklı bir Amerikalı çiftci kasabaya inmiş. Bir kova, bir çekiç, iki tavuk ve bir de horoz satın almış. Çiftcinin bütün bunları taşımakta zorlandığını gören dükkan sahibi ona akıl vermiş :

- Çekici kovanın içine koy, kovayı bir elinde taşı. Tavukları koltuk altlarına sok ve horozu da öbür elinde taşı..!

Çiftci, adamın dediğini yapmış ve kamyonetine doğru yürümeye başlamış. Yakışıklı çiftcinin yolunu bir kadın kesip :

" Affedersiniz, acaba Çılgın Boğa Çiftliği'ne nasıl gidebilirim ? ".

Çiftci :

- Şansınız var, benim çiftliğim Çılgın Boğa'ya çok yakın. Atlayın kamyonete sizi götüreyim...!

Kadın :

" Peki ama, sizin beni şimdi bir duvara yaslayıp, öpmeyeceğinizi nereden bileyim ? ".

Çiftci :

- Hanımefendi insaf, bir elimde içinde çekiç olan kova, koltuklarımın altında birer tavuk, öteki elimde bir horoz varken, ben sizi nasıl duvara yaslayıp öpebilirim ? ...

Kadın :

" Çok basit..! Horozu yere koy, üstüne kovayı geçir, çekici de kovanın üstüne koy ki horoz kaçamasın...! Ben de tavukları tutarım..."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları