Emekçinin yılı mı olsun demiştiniz!

Yayın Tarihi: 07/01/15 08:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Maliye Bakanı Zeren Mungan 2015 yılına girmeden önce ne demişti;

"2015 yılı daha zor geçecek çünkü kemer sıkacağız…"

12 milyar TL'lik borcun üzerinde ben de otursam farklı bir açıklama yapmazdım!

Peki CTP'li yöneticiler yeni yıl etkinliklerinde ne demişti;

"2015 yılı emekçinin yılı olsun…"

CTP'nin kendi içinde çeliştiği bir duruma örnektir bu…

CTP'li Maliye Bakanı önündeki hesaba kitaba göre açıklama yapıyor ama CTP'li kurmaylar vitrine oynamaya devam ediyor!

Dedikleri gibi 2015 yılı emekçinin yılı olmayacak aksine emekçiler için azap yılı olacak!

İki günkü eylemler sonrasında şahsen ben hükümetten ciddi bir açıklama bekledim…

Önce Meclis sonra Maliye Bakanlığı baskını ki bugün de Başbakanlık önünde bir eylem yapılacak, böyle ülkeyi sallayan bir eylem yapılırken hükümetin sessiz kalmasını yadırgadım…

Ülkenin Başbakanı 'ödeyemem' derken, Tarım Bakanı tek bir kelime bile etmiyor, yük bir kez daha Maliye Bakanlığı'nın sırtına yükleniyor ve o da ödemelerin bu hafta içinde yapılacağını söylüyor!

Bir kez daha Maliye Bakanı kötü polis rolünü alıyor…

Hatta bazı CTP'li vekiller de yaptıkları kulislerde kendi Maliye Bakanlarını eleştiriyor, çok katı kuralları nedeniyle…

Sayın Mungan buna nasıl tahammül ediyor hala anlamış değilim!

Ben bu olaya empati yaparak bakıyorum;

Devlete iş yapmışım, emeğimin hakkını alacağım diye harcama yapıp ileri tarihi çek kesmişim ama şimdi devlet 'param yok' diyor!

Kim olsa gözü kararır, değil meclis kapısını kırmak, adam kafası bile kırar böyle bir durum karşısında…

Hadi gerçekten para yok!

Peki üreticiyi bu hafta içinde nasıl ödeyeceksin?

Bir yerlerden bulup buluşturduğunuzu farz edelim, iyi de niçin bu eylemlerin yapılmasına göz yumdunuz…

Yoksa bir ülkenin meclis ve bakanlık kapılarının kırılması size zevk mi veriyor?

Bazı yorumculara bakıyorum da, aynı zamanda şaşıyorum;

Diyorlar ki bu eylemin ardında UBP var…

UBP'den de öte Nisan ayı içinde yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri var!

Ne alakaysa!

Tamamen siyaset kokan bu yorumları yapanlara önerim şudur, kapayın gözlerinizi ve farz edin ki devletten alacağınız var ama cebinizde kuruş yok, bir de kestiğiniz çekler geri dönüyor, siz olsanız ne yaparsınız Allah aşkına!

Dünkü eylemde bazı hayvan üreticileri o kadar öfkeliydiler ki yanlarına gelen UBP'li vekillere bile yuh çekerken, yapılan eylemin hiç de siyasi ya da Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik olmadığı zaten kendiliğinden ortaya çıkıyordu…

Ama her taşın altında siyaset arayanlar bunu bir türlü görmek istemiyorlar!

Görünen şudur;

CTP'lilerin dediği gibi 2015 yılı emekçinin yılı filan olmayacaktır!

Emekçinin yılı olması için öncelikle emekçinin emeğinin karşılığının ödenmesi onları sokağa dökmemek gereklidir!

Çileden çıkan bu kadar emekçi meclis ve bakanlık kapısı kıracak kadar gözü dönmüşse eyleminde yerden göğe kadar haklıdır ve onları alacaklarından dolayı sokağa dökmek emek düşmanlığından başka bir şey değildir!

Sözünüzü geri alınız lütfen…

Taçoy: 75 bin TL gerekli!

Alo 163…

Telekomünikasyon Dairesi'nin bilinmeyen numaralar ile telefon borçlarını bildiren hattı.

Yaklaşık iki aydır bu hattın servis dışı olduğunu yazmıştık dün.

Aynı dairenin bir çalışanının ihbarıydı bu.

1000 TL'lik bir harcamanın niçin yapılmadığını sorguladık.

Dün sabahın erken saatlerinde Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Hasan Taçoy aradı 163 hattının arızalı olduğunu doğruladı.

Ancak düzelmesi için 1000 TL değil, 75 bin TL'ye ihtiyaç olduğunu ifade etti.

Durumu Maliye Bakanı Zeren Mungan'a da bildirmişler bütçenin açılması bekleniyor…

O zaman Zeren bey biraz acele etsin…

Bu konudaki şikayetler her geçen gün artıyor!



Başım belada

Siyasal gerginliğin dışında iki toplumun insanlarının arasındaki sosyo-kültürel farklılığın da büyük boyutlara ulaştığı bir dönem de, bir Türk gurbetçisinin evi: Küçük oğlan, akşam üstü okuldan gelmiş... kapıdan girer girmez:

"Anne!" diye seslenmiş, "Ben Alman oldum!"

Annesi:

"O nasıl söz? Sakın bir daha tekrarlama"

"Anne ben Alman oldum. Bugün sınıfta karar verdik. ben Almanım artık"

Annesi "sus bakayım" diye tiz perdeden bağırırken, babası da içerden duyup koşmuş. Bir tokat, bir tokat daha.

Çocuk bir yandan yediği dayaktan korunmaya çalışırken, bir yandan da konuşmasını sürdürüyormuş:

"Şu dünyanın işine bakın! Alman oldum. Yarım saat sonra Türklerle başım derde girdi!"

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları