Emine hemşire bunu hak etmedi!

Dün sabahın ilk saatlerinde geldi telefon…

G.Mağusa Hastanesi'nde görevli 30 yıllık hemşire Emine Zornalı üzgündü, sinirliydi, agresifti…

Bir çırpıda anlattı şikayetini!

Belli ki başına gelenler fena üzmüştü kendini…

Çok duygusal ve sinirli olduğunu fark edince, biraz sakin olduğunu görünce kendini telkin etmeye çalıştım ve birkaç saat içinde kendisini arayacağımı bildirdim…

Telefonu kapatırken hıçkıra hıçkıra ağlıyordu çünkü sinirleri boşalmıştı!

Onun yerine kim olsa bundan daha iyi bir durum sergileyemezdi…

…

Dediğim gibi birkaç saat içinde aradım kendisini;

Bu kez daha sakindi, belli ki acısını içine gömüp başından geçenleri daha sakin bir tonla anlatmaya başladı…

Geçtiğimiz hafta sonu Antalya'da meydana gelen trafik kazası;

Acı olayda sevilen insan Mehmet Ersöz'ün trafik kazasında hayatını kaybedip sevdiklerini yasa boğan talipsiz son…

Mehmet hoca hakkın rahmetine kavuştu ama eşi ve çocuklarını Allah sevenlerine bağışladı…

Kazada yaralanan rahmetlinin eşi Ayşe Ersöz şu anda KKTC'de tedavi sürecini yaşıyor…

İşte 30 yıllık hemşire Emine Zornalı da Aşye Ersöz'ün kız kardeşi.

Talihsiz eş Ayşe Ersöz, yıllardır aynı yastığa baş koyduğu eşinin cenaze törenine katılmak, son görevini yerine getirmek istemiş…

Kim istemez ki u son görevi yerine getirmeyi!

…

Mağusa Hastanesi hemşirelerinden Emine Zornalı ağır yaralı ablasının da cenazeye katılması için hastaneden tek bir ricada bulunmuş, kabristanlığa bir saatliğine ambulans gelmesini istemiş…

Ablası hem ağır yaralı, hem de epilepsi nöbeti geçirme ihtimali var!

Önce çalıştığı hastane amirlerine iletmiş isteğini ama aldığı cevap ile şok olmuş…

Çünkü bir saatlik de olsa ambülans için 112 servisine müracaat etmesi gerekiyormuş o da çaresiz 112'yi aramış…

Meslektaşlarında aldığı cevap şu;

Prosedür 15 gün önce değiştiği için Lefkoşa Devlet Hastanesi Başhekiminin onayı gerekiyormuş…

Gerekli temaslar yapılmış ama nafile!

Başhekim Kamiloğlu'na ulaşılmış ama bunun mümkün olmadığı cevabı verilmiş!

Düşünün bir kere;

Tam 30 yıldır devletin sağlık birimlerinde gecenizi gündüzünüze katıyorsunuz ama ablanız için eniştenizin cenazesine 1 saatliğine de olsa bir ambülans size tahsis edilmiyor!

Gerekçe de prosedürün 15 gün önce değişmiş olduğu!

Lütfen siz söyleyin şimdi bana, bu cevap karşısında isyan edip lanetler yağdırmaz mısınız?

…

Sevgili okurlar;

Bu olay bir prosedür sorunu filan değildir!

Zira bu ülkede prosedürler arkası olmayan insana işler ama eğer bir makamda eşiniz dostunuz varsa çiğnenir gider…

Zira yine Emine hemşire kendi anlatıyor;

"Benim hastam olan birçok kişi için prosedürler çiğnendi" diye!

Olay tamamen bir vefasızlık örneğidir…

30 yıldır devlette hemşire olarak görev yapan ve eniştesini kaybeden Emine hemşire bu ölüme çok üzülmüş ve ablasının tedavisiyle uğraşırken asıl acıyı kendi meslektaşına vefasızlık yapanların vurdumduymazlığı nedeniyle yaşamıştır…

Burada son olarak aklıma gelen şey şudur;

Prosedürünüz batsın sizin!

"Müsteşarlar evde otursun"

Hükümetin UBP kanadı biraz da kurultay hazırlıkları ve parti içi dengeler nedeniyle bakanlıkların müdür ve müsteşarlarını bir türlü atayamıyor!

Haksız yanları da yok değil;

Zira 30 civarındaki makama 100'e yakın aday var!

Ama işin daha da ilginci halen görevde olan müsteşarlara da iş yaptırılmıyor…

Dün henüz görevde olan bir müsteşar arkadaş aradı gitmiş bakanlığa ve yeni birisi atanana kadar çalışmak istediğini söylemiş!

Aldığı cevap aynen şu;

"Sen git paşa paşa evinde otur, müşavirliğin tadını çıkar!"

Bu cevap karşısında sormuş;

"Peki yenisi atanana kadar bu görevi kim üstlenecek" diye!

Cevap şu;

"Bakanlık müdürleri müsteşarlık görevini yapmayı becerirler!"

Yorum yok…

Akıncı'ya destek…

"Cumhurbaşkanımızın suskunluğu bir zafiyet olarak algılanmamalı.
İki haftalık bir arayı fırsat bilenler ileri geri konuşmaya başladı.
Evine bir gazete almayan insanlar maalesef çok iyi Rumca da okurlarmış gibi Rum medyasını takip etmeye başladı.
Halkımız bu gibi insanların spekülatif haberlerine itibar etmesinler.
Cumhurbaşkanımız ve ekibinin bu tür haberlere cevap verecek kadar boş zamanları yoktur.
Önümüzde çok çetin geçecek bir müzakere süreci vardır.
Tüm hazırlıklar bunun için yapılıyor…"

(Mehmet ENVER)

Bulgur kaç lira?

"AB'ye giriş için hazırlık yapması gereken KKTC Hükümeti.

TC'den zeytinyağı yasağından sonra şimdi de Türk bulgurunun ithalatının yasaklanacağı haberleri çıktı.
Zeytinyağını Kuzey ve Güneydeki piyasaların iki buçuk misline yiyen KKTC vatandaşı, bu yeni yasaktan sonra da herhalde bulguru da on liradan yemeye başlayacak.
Yaşşasın UBP/CTP koalisyonu…"

(Özer RAİF)