Sendika eliyle eğitim katliamı!

Yayın Tarihi: 17/10/15 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Sendikaların var olmasına demokrasiye katkılarından dolayı tam destek veririm…

Demokrasi yanında çalışanların da haklarını korumak için yaptıkları tüm çalışmalara da desteğimiz sondur…

Ama bazılarının abarttıkları da artık aşikar olmuştur…

Hele de çizmeyi aşıp işi siyaset yapmaya çevirdiklerinde tahammül etmek imkansızlaşır!

Bakın sizinle dün Mağusa TMK'dan bir öğrenci velisine okul yönetiminden gelen mesajı paylaşalım;

"Sayın veli, bugün (Cuma) sendika yemeği olduğundan son dersimiz yapılmayacaktır.

Çocuğunuzu saat 12.25 itibarıyla arayabilirsiniz, bilgilerinize.

Müdür

Bahadır Volkan"

Böyle bir sendikacılık anlayışını kabul etmek mümkün değildir!

Buna açıkça öğrencinin okuma hakkını elinden almak denir ayrıca yasal bir açıklaması da olamaz!

Zaten okullarımız her zaman olduğu bir takım eksikliklerle sıkıntılı açılmış ve devlet okullarına olan güvensizlik pekişmişken, sendika yemeği için çocukları evlerine bir saat önce göndermek sadece bu güvensizliğin katmerleşmesine neden olur!

Sendika bakanı ve yönetimi ayrıca okul müdürünün umarız çocukların eğitim haklarını gasp edecek kadar önemli bir gerekçeleri vardır ve bunu da kamuoyuyla paylaşmak zorundadırlar"

Bu arada KTOEÖS'nin önceki günkü Meclis baskını eylemini de sorgulamak gerekir!

Gördüğümüz kadarıyla bu konu sadece haber olarak basında yer almış ve polisle sendikacıların itişip kakışması görsellik ön planda tutularak yayımlanmıştır!

Burada çok ve net bir şekilde söylüyorum ilgili sendika eylem filan değil terör yaratma düşüncesiyle bu olayı tertiplemiştir!

Zira, Kıbrıs Türkünün iradesinin temsil edildiği Cumhuriyet Meclisi'ne yapılan baskın girişimi başka bir tabirle ifade edilemez!

Bunun tam manası sendikacılık ve demokrasi filan değil terör yaratmaktır ve bu KKTC yasalarına göre en büyük suçlardan bir tanesidir!

Elbette Meclis'i basmak isteyenlerin hepsini de alın içeri tıkın demiyoruz ama bu tür tahrik edici eylemlere karşı da ülke yasalarının hiçe sayıldığını görmek hoş bir manzara yaratmamaktadır…

Tahir Gökçebel ve ekibi önceki gün milletin iradesinin temsil edildiği Cumhuriyet Meclisi'ni sanırız Dingo'nun ahırı olarak görüp meclisi takip etme uydurmasıyla sadece şovdan ibaret bir eylemle gazete sayfalarında yer almayı başarmışlardır…

Bunu illegal yollardan yaparak gerçekten sendikacılık değil göstermelik sendikacık yaptıklarını bir kez daha deşifre etmişlerdir…

Devletin bu konudaki zafiyeti ise çok ayrı bir tartışma konusudur!

İyi de akıl edebildiler!

Malum bugün yılların özlemi olan hayat suyu geliyor…

Kimi bu suya siyasi nedenlerden dolayı karşı kimi de tam destek veriyor!

Hele de açılışın yapılacağı bugün için davetin Türkiye tarafından yapılması başka bir tartışma başlattı…

Kıbrıs topraklarında Kıbrıslı Türklerin ev sahibi değil de misafir olarak görülmesi bizce de kabul edilir değildir…

Şükürler olsun ki biraz geç de olsa açılış davetiyelerinin imza kısmında TC Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'nun ismi de vardı, KKTC Tarım Doğal Kaynaklar ve Gıda Bakanı Önder Sennaroğlu'nun da ismi unutulmadı!

Doğrusu da buydu zaten...


Özrü kabahatinden büyük!

Lefkoşa Devlet Hastanesi'nde anestezi uzmanı olarak çalışan ve başka bir özel hastanede de çalıştığı için devlette çalışmaktan men edilen Dr.Süleyman Köroğlu'nun manşetlere taşınmasına içim burkulmuştu.

Yanlış yapmışım!

Birincisi bu haberi yapan Yeni Düzen Gazetesi'ni eleştirdi ve hekimlim mesleğine zarar verdiğini iddia etti.

Aksine gazete güzel bir habercilik örneği verdi ve ülkenin yasalarına sahip çıktı…

İkincisi devlet hastanesindeki ameliyatı bırakıp özele gittiği için hastanın yalnız olmadığını söyledi. Oysa ameliyat sırasında hastane sınırları içinde kalması gerektiğini gözden kaçırmak istedi…

Son olarak da özeldeki ameliyattan para almadığını iddia etti ve balonun en büyüğünü patlattı!

Özrü kabahatinden büyük deyimi bu tipler için geçerli olsa gerek…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları