Ağzına sağlık Emine hanım!

Yayın Tarihi: 11/11/15 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

O makam tam üç yıldır boş tutuldu…

Ardında siyasi nedeler vardı!

Öncelikle tam üz yıldır o makama kimseyi atamayan makamlar suçludur, bunu hesabını da vermek durumundadır!

'Nerde o günler' dediğinizi duyar gibiyim…

Doğrudur, biz de her şey yapanın yanına kalır ve biraz da balık hafızalı olduğumuz için unutur gideriz…

Oysa Ombudsmanlık makamı da bu devletin organlarından birisidir ve görev ve sorumlulukları hiç de yabana atılır cinsten değildir…

Ama denetlenmek istemeyen makamlara da burada bir nebze hak veririz!

Haklıdırlar çünkü denetlenmeyi kim ister ki…

…

Göreve yeni atanan Ombudsman Emine Dizdarlı, bu görevine gayet hızlı bir başlangıç yaptı…

Açıklamasının başlığı bile olayın özünü ortaya koyuyordu:

"Yasaların ve Anayasa'nın göz ardı edilmesi kabul edilemez!.."

Bu kadar net bir konu işte!

Bu ülke bir hukuk ülkesidir ve yasalar ve Anayasa, bu devleti yönetenler tarafından bile ihlal edilemez!

Makam belirtmedi Emine hanım;

Ama sokaktaki çocuk bile anladı mesaj kime gitti…

Başbakan Ömer Kalyoncu ve Sağlık Bakanı Salih İzbul bir bakanlar kurulu toplantısında yaptıkları açıklamada şöyle bir karar alındığını açıklamıştı;

"Söz konusu tasarılar geçinceye kadar kamuda görev yapan sağlık çalışanlarına yönelik ikinci iş nedeniyle soruşturma açılmayacak…"

Bunun Türkçesi şuydu;

"Devlette çalışan hekimlere ikinci iş serbesttir…"

Sağlık Bakanı İzbul sonra daha da ileri giderek bu görüşü ve kararı kuvvetlendirdi ve hafta sonu şöyle bir açıklama yaptı;

"Hekimler ikinci iş yapmazlar mesleklerini icra ederler!"

…

Geçenlerde emekli Yüksek Mahkeme Başkanı Şafak Öneri'nin bir kısa bir twettini sizlerle paylaşmış ve yazımıza konu etmiştik. Ne diyordu Öneri;

"Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmaması kuvvetler ayırımı ve hukuk devleti ilkelerine aykırıdır...

Anayasa Mahkemesi kararları devletin tüm organlarını bağlar...

Sağlık Bakanının ikinci iş yapma yasağı ile ilgili beyanları çok talihsiz. Yürütmenin suç işleyenleri koruma yetkisi yoktur..."

Çünkü doğru olan buydu ve Öneri belki görevi başında söyleyemediğini emekli olduktan sonra söylemişti ve ikinci işin bu hükümet tarafından yasal hale getirilmesine isyan etmişti…

Tabi ki bizimkilerin işine gelmedi ve başlarını devekuşu gibi kumun altına gömdüler!

…

Sayın Dizdarlı'yı açık yüreklilik ve cesur açıklamalarından dolayı gönülden kutlarız…

Devleti keyfi kararlara yönettiklerini zannedenlere hem de bunu Anayasa Mahkemesi'nin kararlarını da ayaklar altına alarak yapanlara iyi bir hukuk dersi vermiştir!

Ne yazıktır ki özellikle de son yıllarda KKTC devletinin başında olanlar bu devletin yasalarına sahip çıkacaklarına, devletin yasalarına karşı gelenleri mahkemeye postalayacaklarına aksine suçluya sahip çıkma içgüdüsü ile hareket edip bundan siyasi rant beklemektedirler!

Sırf bu nedenlerle bile Emine Dizdarlı ve onun gibiler ülke insanı için büyük şanstır…

Ve bu kişiler ne kadar çoğaldıkça ülkenin şu anda çok büyük özlemi olan adalet ve eşitlik hakim olacaktır…

İzbul artık istifa etmelidir!

Kendisiyle çok bir hukukumuz olmayan Sağlık Bakanı ile sadece iki telefon görüşmesi yaptık…

Bu yüzden garezimiz filan da yoktur!

Ama Ombudsman Emine Dizdarlı'nın şamar niteliğindeki açıklamasından sonra o makamda kalıp kalmayacağına dair bir muhasebe yapması da kaçınılmazdır!

Anaya Mahkemesi kararlarını ihlal ettiği kesin olan Sayın Bakan buna rağmen hala o koltukta oturmayı yeğlerse de o da artık kendi bileceği bir iştir!

Alkolik doktor niçin koruma altına alındı!

Lekoşa Devlet Hastanesi'nde görevli bir doktorun geçen yıl hastanede alkol aldığı tespit edilmiş ve konu polise intikal ettirilip soruşturma açılma safhasına gelince olay ört bas edilmişti…

O zaman da dönemin bakanı Ahmet Gülle idi!

Şimdi kendisine sorma gereği duyuyoruz;

Hastanede görev başında alkol alan bu doktoru niçin koruma altına almıştınız?

Görev başında alkol alan bir hekimin hastasına faydası mı olur yoksa zararı mı?

İkinci iş yapıyor diye bir hekimin soruşturmasının altına imzanızı atarken ve kendisi şu anda devletteki görevinden men edilirken bu çifte standart niye Sayın Gülle!

Yanlış teşhise de soruşturma açılmadı!

Geçtiğimiz ay 21 Ekim tarihinde rahatsızlığı nedeniyle G.Mağusa Hastanesi'ne yatırılmış ve kendisi için aort anevrizma teşhisi konulmuştu!

Bu teşhisi koyan ilgili kadın doktor hastanın Lefkoşa Hastanesi'ne sevkine karar verdi ve hasta ambülansa konularak Lefkoşa'ya gönderildi…

Teşhis yanlıştı, hasta G.Mağusa Hastanesi'nde kalp krizi geçiriyordu Lefkoşa'ya götürülürken ambülansta hayatını kaybetti ve bu teşhis kayıtlara böyle geçti!

Bu konuyu iki kere gündeme getirdik…

Bir vatandaş yanlış teşhis sonucunda hayatını kaybetmişti!

Ne gariptir ki bakanlık bu konuda da sessiz kalmayı tercih etti ve konuyu soruşturma gereği bile duymadı!

Bu konuyu gündemde tutmaya devam edeceğiz, kimse unutulup gideceğini aklından bile geçirmesin!

09.05'te top atışı!

Dün Ulu Önder Atatürk'ün ölümünün 77'nci yıldönümü nedeniyle ada çapında anma törenleri yapıldı…

Saatler 09.05'i gösterdiğinde ülke genelinde sirenler ve araç kornaları yankılandı sadece…

Ama Güzelyurt bölgesinde aynı saatlerde bir askeri birlikten top atışı yapılıyordu ve durum bölge insanını fazlasıyla kızdırdı!

Top atışlarının kutlamalarda yapıldığını söyleyen vatandaşlar ilk kez bu tarihte top atışı yapıldığını ve kulaklarına inanamadıklarını ifade ettiler!

Doğruya doğru yani…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları