Toplumsal onur mu dediniz!

Yayın Tarihi: 16/02/16 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Su konusu tartışılırken inanılmaz itiraflar da yapılmaya başlandı…

Dün de Başbakan Ömer Kalyoncu ağzındaki baklayı çıkarıp Ankara'ya giden bakanlara yapılan muamelenin kabul edilemez olduğunu söyledi, hem de meclis kürsüsünde!

İnanın çok şaşırdım bu açıklamaya…

CTP'li Cumhuriyet Meclisi Başkanı Siber Siber Ankara ziyaretinden çok memnun döndüklerini, orada itibar gördüklerini söylerken, Başbakan tam tersini söyleyip bakanlara yapılan muameleden şikayetçi oluyor!

Başbakan dün bu açıklamayı yaptıktan sonra acil olarak partisini toplayıp hükümetten çekilmeliydi…

Sonra da sokağa inmeliydiler!

Halkın kafasını karıştırmaktan başka yaptıkları bir şey yok…

…

Bazı siyasi partiler ve sivil toplum örgütleri diyor ki;

Türkiye'den gelen suyu bu hazırlanan protokole göre kullanılırsa toplumsal onurları zedelenirmiş!

Toplumsal onuru düşündükleri için teşekkür ederim…

Ama bunların toplumun onurunu düşündükleri filan yalandan ibarettir!

Hükümet 13. Maaşları ödeyemiyor, onurlarına dokunmuyor…

Hayvancı, süt üreticisi ödenmiyor onurlar yine yerinde…

Öğrenci bursları ödenmiyor çünkü kasada metelik yok, yine onur monur gündeme gelmiyor!

Ama her nedense su konusu anında onur mücadelesi sayılıyor ve çarşaf çarşaf açıklamalar geliyor…

Yerim ben sizin onurunuzu!

…

Hükümet ortağı CTP-BG su konusunda sınıfta kalmış bir partidir!

Suyun yönetimi konusunda önce bir komite kurdular ve bakanlarını Ankara'ya gitmek için görevlendirdiler…

İki bakan görüşmelere katılıp önlerine konulan sözleşmeye onay verdiler, hatta oradan yaptıkları açıklamalarda bu işin bittiği mesajı verdiler!

Ama bir kusurları vardı o da konuyu parti meclisine taşımamaktı…

Sonra da olanlar oldu ve parti meclisi bir cephe oluştururken hükümet kanadı ayrı bir cephe kurdu ve şu anda yaptıkları topu birbirlerinin kucağına atmaktan başka bir şey değil!

22 parti meclisi üyesi zar zor PM toplantısının yapılmasını sağlıyor ama ortada yine elle tutulur bir sonuç yok!

Kısaca şu anda yaşananlar 22 kişiden kaynaklanıyor…

İyi de 22 kişi onurlu bir duruş sergilerken diğerleri şimdi onursuz mu oluyor!

…

Talat zaten baştan çuvallamıştı…

Şimdi de Başbakan Ömer Kalyoncu bize göre ciddi bir gaf yaptı!

Güya Ankara'da yeterli itibar görmeyen bakanlarına sahip çıktı…

Açık ve net söylüyorum;

Ankara'ya giden bakanlarımız eğer orada itibar görmediyseler hatta aşağılandıklarını hissettiyseler ve hiçbir şey olmamış gibi geri geldiyseler ayıptır hepsine de!

Dahası buna tepki göstermeyip eğer durumu Başbakana şikayet ettilerse ve dün meclis kürsüsünde Başbakan onlar adına konuştuysa çok daha ayıp bir durumdur!

Eğer böyle bir durum varsa, hemen şimdi CTP kanadı Ankara hükümetine bir nato çekmeli ve durumu ağır bir şekilde eleştirmelidir…

Toplumsal onura eğer gerçekten önem veriyorlarsa!

25 cente alıp kaça satılacak!

Suyun yönetimi, denetimi konuşuluyor ama vatandaşa kaça mal olacağını söyleyen yok!

Öncelikle belirtelim, vatandaş artık tuzlu suyla yıkanmaktan bıktı…

Kaliteli su kaliteli yaşam istiyor!

Bunun bedelini de ödemeye hazır…

Ama suyun fiyatı konusunda resmi ağızdan tek bir açıklama bile yapılmadı!

Bildiğimiz şu;

Türkiye suyu burada kim yönetecekse 25 cente satacak!

Peki bu şartlarda su vatandaşa kaç liraya satılacak?

UBP 30 istihdam istemiş!

Kıb-Tek'te yaşanan gariplikler devam ediyor…

UBP'li bazı yönetim kurulu üyeleri toplantılara çağrılmazken UBP'nin hükümet ortağının yetkilileriyle görüştüğü ve hatta uyardığı söyleniyor…

Bu arada UBP bununla da kalmamış, istihdam için 30 kontenjan istemiş!

O zaman akla şu geliyor;

CTP'li yönetim bu isteğe olumlu yanıt verirse UBP'li yönetim kurulu üyeleri muhalefeti bırakıp kontrolü tamamen CTP'ye bırakacak!

Öyle mi Sayın Özgürgün!

İzbul niyetini belli etti!

Sağlık Bakanı İzbul devlette çalışan hekimlerin ikinci iş yapmalarına resmi desteğini nihayet verdi…

Diyor ki Bakan İzbul;

"Hekimlerin hekimlik yapmasını yasayla yasaklayamazsınız!"

Benim anladığım şu;

"Hekimler yasanın üzerindedir!"

O zaman CTP'li bakanın yapacağı tek şey kalıyor…

Bu konudaki yasaları acil olarak değiştirtmek!

Aksi bu açıklaması bile yasa dışılığa ön ayak olmaktır…

Siyaset nelere gebe değil mi!

Kaliteli yaşam ihanet mi!

Bazıları ağızlarına sakız yaptı;

Türkiye'den gelen suyun yönetim ve denetiminin özele verilmesi ihanetmiş!

Tamamen siyasi söylemler bunlar…

Aksine;

Ayağımıza kadar getirildiği halde vatandaşın hala kalitesiz ve tuzlu su kullanmasına neden olanlar asıl ihanet ediyorlar bu topluma!
Hani Kıbrıs Türkü her şeyin en iyisine layıktı?

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları