Özgürgün'ün yerinde olmak istemezdim!

Yayın Tarihi: 09/04/16 07:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+
Hüseyin Özgürgün Başbakanlığındaki UBP şimdi çok daha güçlü olarak hükümette yer almaya hazırlanıyor ama sıkıntının haddi hesabı yok…

Özgürgün'ünün önünde çok ciddi bir sınav var!

Eğer kabineyi parti içi dengeleri ve bölgelere göre kurarsa bunda sadece partisel menfaatler önde olacak…

Bu da UBP'nin hanesine eksi olarak yazılacak!

Ama toplumun menfaatleri göz önünde bulundurulursa ve memleketin inde bulunduğu kaos ortamından çıkılması için çözüm üreten isimlere yer verilirse elbette ki bu hem ülke hem de partilerinin menfaatlerine olacaktır…

…

UBP'nin şu anda 18 milletvekili var!

Ahmet Kaşif, Zorlu Töre, Ergün Serdaroğlu ve Hamit Bakırcı'nın gönüllerinden geçmesine rağmen bakanlık almayacağı kesin gibi…

Çünkü onlar DP'den transfer oldular ve bakanlık verilmesi halinde ciddi bir bunalım yaşanır!

Geriye kalan 14 vekilin 7'si bakan olacak, ama işte sorun burada başlıyor…

Hangileri bakan olacak hangileri olmayacak!

Kurultayda genel başkana karşı aday olan Ünal Üstel, Ersin Tatar, Ersan Saner, Nazım Çavuşoğlu'nun, dördünün birden bazı bakanlıklarda adı geçiyor…

Özgürgün bunları yanına çekmek için bakanlık verebilir ya da vermez elbette kendi bileceği bir iş…

…

Geriye 11 vekil kalıyor…

En çok rağbet gören bakanlık ise İçişleri Bakanlığı…

Bu bakanlıkta gözü olan vekiller çoktan deniz aşırı girişimlere başladı bile!

Bu konuda herkesin arkasında bir şekilde bir dayısı var ve rakiplerin bir adım önünde olmak için çaba sarf ediyor…

Hükümet kurulduktan sonra binlerce kişiye vatandaşlık verileceği için vekillerin siyasi geleceğini de etkileyecek bir durum!

Daha da samimi olmak gerekirse bu bakanlığı alan vekil partisinden daha çok kendisine siyasi rant elde etmeye çalışacaktır!

İyi de bundan toplum olarak ne yarar göreceğiz…

Onun için Hüseyin Özgürgün'e uyarımızdır;

UBP şimdiye kadar bireysel çıkarlara öncelik vererek bugünlere gelmiştir!

Ama bu konuda toplumun nabzı eskisinden çok farklıdır…

Parti içi dengeler ve kişisel çıkarlar değil de, toplumun çıkarların önde tutan bir kabine kurarsa ne ala…

Bu arada Özgürgün'ün yerinde olmayı hiç ama hiç istemezdim, çünkü işi hiç de kolay değil!

Kıbrıs Sigorta'da neler olmuş öyle!

"Sayın Levent Özadam,
CTP-BG ve UBP hükümette koalisyon ortağı olduktan sonra almış oldukları bakanlıklara bağlı olarak belli başlı kurum ve kuruluşlara da Yönetim Kurulu Üyeleri atmışlardır. Yıllardan beri gelen alışkanlıklara dayanarak hangi bakanlık kime aitse ilgili kurumlara da o partinin Yönetim Kurulu Üyeleri sayıca üstün olmuştur. Ta ki Kıbrıs Sigorta'daki anlaşmazlığa kadar.
CTP-BG Yetkilileri ile UBP etkilileri gizli kapılar arkasında sırf Hasan Basri Beycanlı inadı yüzünden bu anlaşmazlığı bozdu ve Kıbrıs Sigorta'da Hasan B. Beycanlı'nın Murahhas Aza olarak atanmasına karşı çıktığı düşünülen CTP-BG Tarafından atanmış genç avukat Hüseyin Kırsaç 21 Mart Pazartesi günü istifa ettirildi ve yerine İskele Belediyesi eski başkanı Halil İbrahim Orun UBP tarafından atandı. Yani artık sayısal üstünlük UBP'de.
Peki neydi Kıbrıs Sigorta'daki anlaşmazlık, neden UBP Hasan Basri Beycanlı'da inat ediyordu ve Mehmet Ali Talat kendi partililerini dinlemeyip de yasalara uygun olmadığı defalarca yazılmış olan Hasan B. Beycanlı'nın atanması için UBP'ye yol açtı, karşılığında UBP'den ne alacaktı?

Bütün bu soruların cevabını bulmak siz değerli arkadaşlarımızın işi ama ben size aşağıda Kıbrıs Sigorta konusunu kısaca anlatmaya çalışacağım.

Koalisyon Hükümeti kurulmadan önce Şeker Sigorta (Kıbrıs) Ltd. Genel Müdürü olan Hasan B. Beycanlı'nın sözleşmesi sona erdiğinden görevden alındı. Birkaç ay sonra kurulan koalisyon hükümeti ise Hasan B. Beycanlı'yı murahhas aza olarak Kıbrıs Sigorta'ya atamak istemiştir. Atanabilmesi için KKTC Maliye Bakanlığı'na bağlı Para Kambiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi'nin görüşüne başvurulmuştur.

Para Kambiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi Sigorta Yöneticisi ve Müdürü Sayın Şifa Karahasanoğlu tarafından gönderilen 12 Kasım 2015 tarihli yazıda ise; Sn. Hskkı Kale'nin murahhas aza olarak atanma şartlarını taşıdığı, Sn. Hasan B. Beycanlı'nın ise 60/2010 sayılı Sigorta Hizmetleri (düzenleme ve denetleme) Yasası'nın 18'inci maddesinin (3)'üncü fıkrası (B) bendinin (a) alt bendine göre murahhas aza olarak atanma şartlarını taşımadığı belirtilmiştir.

Bunun üzerine Sn Hasan B. Beycanlı savcılığa başvurmuş ve görüş istemiştir. Savcılıktan gelen görüşte ise hukuken Hasan B. Beycanlı'nın Kıbrıs Sigorta'ya murahhas aza veya Genel Müdür olarak atanmasında bir engel bulunmadığı belirtilmiştir.

Savcılık görüşüne istinaden Kıbrıs Sigorta Yönetim Kurulu Üyeleri bir kez daha Para Kombiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi'nden görüş talebinde bulunmuşlardır.

Para Kambiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi'nden 17 Aralık 2015 tarihli cevap yazısında ise; bir önceki görüşlerinin aynen devam ettiğini ve Sn. Hasan B. Beycanlı'nın Kıbrıs Sigorta'ya murahhas aza olarak atanmasının uygun olmadığını belirtilmiştir.

İşte CTP-BG yetkilileri ile UBP yetkililerinin gizli kapılar arkasındaki görüşmeleri bu saatten sonra başladı ve en yetkili kurul olan Para Kambiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi'nin olumsuz görüşüne rağmen Sn. Hasan B. Beycanlı'nın Kıbrıs Sigorta'ya atanabilmesi için ellerinden geleni yapmaya başlamışlardır.

Sizlere aşağıda sorduğum soruların cevaplarını sizlerin daha iyi bulacağınızdan eminim. Benim işim sade bir vatandaş olarak bu konuda sizleri sadece bilgilendirmek.

Gerisi size kalmış, ister bunları yayınlar, ister yayınlamazsınız. İster gazetenizde ve sosyal medyada değerlendirirsiniz ya da yapmazsınız. İster her iki sigorta şirketi ile alakalı bir kamuoyu oluşturur isterseniz de oluşturmazsınız.

Benden sadece bu kadar, sizleri takip edecek ve gerekirse gelişmeler konusunda da sizleri bilgilendireceğim."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları