Yasa dışı kürtaj raporu niye gecikti!

Yayın Tarihi: 27/04/16 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Başsavcılık belki de şimdiye kadar ki en iyi icraatını yaptı…

Girne Kaza Mahkemesi'nin teminatla serbest bıraktığı yasa dışı kürtaj zanlılarının yeniden tutuklanması için istinaf dosyaladı!

Doğrusu buydu çünkü zanlı da olsalar bu insanlar birçok insanın vicdanında suçlu olarak görülüyor!

Sonuçta son kararı Yüksek Mahkeme verecek ve hep birlikte bu karara saygı duyacağız ama avukat camiasından öyle duyumlar geliyor ki içimizde de bir korku yok değil…

Umarız duyduklarımız doğru değildir, umarız bu işlerde bir katakulliye izin verilmeyecek, ciddi maddi harcamalar sonrasında adalet zedelenmeyecektir!

KKTC'nin resmi tek Adli Tıp Uzmanı İdris Deniz 15 Mart tarihinde yaptığı açıklamada İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek sonuçların gelmesinin bir kadar içinde gelebileceğini açıklamıştı…

Konunun uzmanı olduğu için kendisine inancımız ve güvenimiz tamdır.

Ama işte bir aylık süre çoktan geçti ve hala bir sonuç yok!

Bu sürede İstanbul'dan henüz bir dosya gönderilmedi ve uzadıkça da insanın canı sıkılıyor…

İdris Deniz'in şu açıklamasının da altını çizmek isteriz;

"Türkiye'deki yetkililer ön bilgi vermekten dahi kaçınıyorlar!"

Soru işaretleri ile dolu bir açıklamaydı bu!

Hadi devlet sırrı olsa anlarız da bu işin gerçekleştiği KKTC'nin makamlarına bu bilgilerin ulaşmasında ne sakınca olabilir ki…

Dün öğlen saatlerinde İstanbul Adli Tıp Kurumu'nun telefonunu çevirdim…

Bir kadın görevliye yönlendirdiler.

Kendimi tanıtıp bu konu hakkında bir gelişme olup olmadığını sordum!

Hissettiğim kadarıyla KKTC'de yaşanan bu skandaldan haberi olmuş…

Ama anladım ki çok yetkili birisi değil!

İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanı Doç.Dr. Yalçın Büyük ile görüşmek istediğimi söyledim…

Tabi ki bu kurum bizdeki devlet daireleri gibi laçka olmuş bir kurum değil!

Öyle istediğiniz zaman da en tepedeki adamla görüştürmüyorlar sizi…

Konuştuğum kadın da bunu vurguladı zaten!

Şimdi bu zat ararsa arar, aramazsa da kendi bileceği bir iş…

Bizim Başsavcılık makamına dönersek…

İstinafa gidildiğine göre muhakkak bir bildikleri vardır!

Bunu kamuoyu ile paylaşır ya da paylaşmazlar ama bu girişim bile bize hukuka olan saygınlığımızın artması için iyi bir fırsattır…

Kıbrıs Türkünü derinden yaralayan ve vicdanlarda asla unutulmayacak olan bir rezaletin aydınlığa kavuşturulması için sadece Başsavcılık değil, devletin bütün kurumları işbirliği yapmalı ve daha fazla uzamadan olay sonuçlandırılmalıdır!

Bu arada İstanbul'dan buradaki yetkililere ön bilgi dahi verilmemesi konusu çok da yabana atılacak bir konu değildir!


Müşavirlere dokunmayın!

UBP-DP hükümetinde en fazla tartışılan konuların başında müşavirler konusu geliyor!

UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün bu konuda müşavirlerin baskı görmek istemediklerini açıklamış!

Malum toplum da bu konuda epey duyarlı ve müşavirleri devletin sırtında bir yük olarak görüyor!

Gönül ister ki tek bir tane bile müşavir kalmasın ve devletin çeşitli kademelerinde bilgi ve birikimleri ile devlete katkı koysunlar…

Ama bir çok müşavir arkadaş artık devletten çoktan soğudu ve kendi işini kurdu bile!

Onun için gerçekten de onlara baskı yapıp devlet kadrolarına atamaları konusu yarardan çok zarar getirir diye düşünüyorum…

Gönlü olmayan bir adamı işin başına oturtursanız yararından çok zararı olmaz mı!


"Aldığın maaş helal değil!"

"25 Mart 2016 tarihinde, o günkü adı Gıda Tarım ve Enerji Bakanlığı olan bakanlığın o günkü özel kalem müdürü Volkan Tulga'ya hitaben, bir yazı gönderdik,bu yazı ülkemizde yapılması planlanan bir yatırımla ilgili bazı fizibilitelerdi,talebimize cevap verme nezaketini göstermeyen bu nezaketsiz müdürün aldığı maaş ve işgal ettiği makam hakkı değildir,zaten görevden alınacakmış ve izin kullanıyormuş.Tam beş haftadır tüm aramalarımıza rağmen ne yazımıza ne de telefonlarımıza cevap vermeyen bu ve bunun gibi yüzsüz devlet memuru istemiyoruz,aldığın maaş ve işgal ettiğin makam sana helal değil.
Bu arada bu ciddiyetsizlikten dolayı yatırımı planlayan şirket karşısındaki durumumuzu anlatmama gerek yok sanırım..."

Okyay Sadıkoğlu
Müsiad Kıbrıs Başkanı

Bunu unutmadık!

23 Nisan gösterilerinde kamuflajlı elbise giydirilen çocuklar meselesi!

Konuyu Yeni Düzen gündeme getirdi ve KTÖS de sert bir açıklama ile eleştirdi…

O zaman KTÖS'e hatırlatmakta fayda var;

Geçen yıl PKK'lı kadınların dağdaki yaşamlarını konu alan kitabın tanıtımı için ilkokul koridorlarına astığınız broşürleri unuttuk mu zannediyorsunuz!

Asker görünümlü çocuklara hayır ama PKK'nın propagandasını yapan kitap tanıtımlarına evet değil mi!

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları