Kırmızıya dönmek CTP için yenilikse!

Yayın Tarihi: 02/06/16 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Ufak tefek değişiklikler yapmışlar ve eski logoya dönmüşler…

Ağırlığı kırmızı olana yani!

CTP bu haberi basına servis ederken 'yeni logomuz belirlendi' diye yaptı…

Nasıl bir yenilikse artık!

Aksine yenilik değil eskiye döndüklerini açıklamaları lazımdı…

Yani özüne!

Yani eski günlerine…

'Türkiye düşmanı" diye itham edildikleri günlere!

5-6 milletvekilinden yukarıya çıkamadıkları kabuğuna kapanmış günlere…

Elbette kendi bilecekleri bir iştir, karışamayız ama eleştiririz!

Oysa Birleşik Güçler ve yeşile dönüşen CTP kabuğundan çıkmış, halkın geneliyle barışmış, geleceği olan bir siyasi parti konumuna yükselmişti…

Çünkü yeşil ile birlikte Birleşik Güçler konsepti kamuoyu üzerinde tutmuş, CTP imaj ve kabuk değiştiriyor izlenimi yaratmıştı!

Artık köklü CTP'li olmayanlar da bu partiden ada olabiliyor, CTP'ye hayatında oy vermemişler de oy veriyordu!

CTP gitmiş yerine bambaşka önce kendiyle sonra halkıyla barışan yepyeni bir siyasi oluşum ortaya çıkmıştı…

Sibel Siber ve Özdil Nami gibi isimler bu konsept alında seçilmişler ve parti artık geniş bir yelpazeye hitap eder hale gelmişti!

Diğer bir anlamda yeşile dönüş yapmak CTP için iktidarı getirmişti…

Elbette çok yeni bir logo ile kamuoyunun önüne çıkabilirlerdi…

Amma illa ki kırmızı olanı tercih ettiler!

Çünkü parti içindeki bazı gruplar baskı grubu oluşturup böyle buyurlarmıştı…

Çünkü CTP çok acil olarak özüne dönmeliydi, gelenekçi yapısından yeteri kadar uzaklaşmıştı!

Nasıl bir zihniyet bu anlamak mümkün değil…

Hem de çok kısa bir süre sonra partinin bayına geçecek olan Tufan Erhürman döneminde!

Bu arada hatırlatmakta fayda var;

Yakında genel başkan olacak Tufan hoca henüz CTP üyesi bile değil!

Demek ki üye olup sonra da kırmızıya dönecek…

Çok talihsiz bir durumdur bu!

Şimdi bazı CTP'liler bana 'sana ne' diyebilir…

Hak da veririm onlara ben 'bana ne' diyemem işte!

Çünkü belki biraz tuhaflarına gidebilir ama ben CTP'nin bu ülkede var olmasından yanayım…

Bu toplumun CTP'ye ihtiyacı vardır çünkü!

Her türlü yanlış icraat ve düşüncelerine rağmen…

Ülkede güçlü sol bir partinin olması elzemdir, kaçınılmazdır!

Onun içindir CTP'nin eskiye dönüp eriyip bitmesine gönlüm razı olmaz…

İyi icraatlar yaparsa alkışlar, kötü yaparlarsa eleştiririm ki bu benim öncelikle vatandaşlık ve mesleki görevlerim arasındadır!


"İnşallah bunu da yemezler!"

Tufan Erhürman genel başkanlığa aday olduktan sonra ilk yorumlardan bazıları bunlar…

"İnşallah bunu da yemezler!"

Söyleyenler de abur cabur insanlar değil, CTP'nin içinde olan insanlar!

Diyorlar ki;

"Tufanı kullanıp eskileri temizletecekler sonra da buruşturup atacaklar…"

Ciddi iddialar bunlar!

Ateş olmayan yerden duman çıkmazmış, dikkate almak gerek derim…

Çünkü Tufan hocanın yıpranmasına aslında temiz siyasetçi imajının yıpranması demektir!

Zira Tufan hoca gibi temiz siyasetten yana olan siyasiler sadece CTP'ye değil ülkenin geneline lazımdır!

Kendi gibi yepyeni kadrolarla halkın karşısına çıkarsa ne ala…

Kötü başlangıç oldu!

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Nazım Çavuşoğlu önceki gün yaptığı açıklama ile Türkiye'den gelen suyun üç günlüğüne deneme maksadıyla dört bölgeye verileceğini açıklaması bile toplumun moral ve motivasyonunda olumu bir etki yapmıştı…

Çünkü uzun tartışmalar sonrası hayat suyu evlerdeki musluklardan üç günlük de olsa akacak ve Kıbrıs Türkü en azından kalite ile tanışacaktı!

Ama kötü talihsiz haber günün ilk saatlerinde yayıldı…

Elektronik vana arıza yapmış su şebekeye verilememişti!

Haliyle moraller bozuldu ve suyu istemeyenlere de eleştiri konusu oldu…

İşte burada devlet adamı olabilmek çok önemli!

İnsan hiç denemeden görmeden su verilecek der mi?

İnsan gider önce bir dener sonra da sıkıntı yoksa sonra bir açıklama yapar…

Sendikalar da kirleniyor!

Daha iki gün önce Kamu-Sen'de neler oluyor diye biraz da üstü kapalı yazmıştık…

Dün patladı!

Sendikada başkanlık kavgası bel altı bir yarışa çevrildi…

Mehmet Özkardaş'ı oradan indirmek için kepazeliğin daniskası bir tuzak kurmuşlar!

Odasına yerleştirdikleri ses alma cihazı yerleştirip konuşulanları kaydetmişler…

Sonra da bu konuşmaları kendisine gönderip 'istifa et yoksa basına veririz' diye tehdit etmişler!

Bu nasır bir makam koltuk kavgasıdır ki…

Hem de çalışanların hakkını hukukunu savunmayı hedef almış bir sivil toplum örgütünde!

Resmen özel hayata müdahaledir bu…

Umarız en kısa zamanda bunu yapan ya da yaptıranlar en ağır cezaya çarptırılırlar!

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları