"Denktaş'ın kabrini kim temizleyecek" kavgası!

Yayın Tarihi: 04/07/16 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Vefasız bir toplumuz vesselam…

Ya da vefalıymış gibi gösterip vitrine oynuyoruz!

Hayatın genelinde var bu özelliğimiz…

Kıbrıs Türk toplumunun geçmişinden günümüze kimler gelip geçiyor ama bir kaçı için yapılan kuru ve ruhsuz törenlerden sonra bir daha ki törene kadar unutulup gidiyor!

Kıbrıs Türkünün tarihine mal olmuş, bu ülke için büyük katkılar sağlamış isimlere de ne saygımız ne de vefamız var…

Göstermelik birkaç basın bildirisinden başka!

Bir de bu ruh haliyle yetişen gençlerin gelecekteki durumlarını düşünün hele…

Düşünmesi bile insanı üzüyor, korkutuyor!

Bundan tam 4.5 yıl önce kaybettik onu…

Kendisi oğlu Raif'in yanına gömülmek isterdi ama ailesi Lefkoşa'daki Cumhuriyet Parkı'na defnedilmesini istedi!

Oraya da defnedildi zaten…

Bunca sene geçti ama daha anıt mezarına bile başlanmadı!

Türkiye'nin bu konuda ayırdığı bütçeye rağmen…

Yok proje için yarışma yapılacaktı, yok çok kası sürede yapımı tamamlanacaktı falan filan!

Toplum olarak ayıbımızdır bu…

Tamam bu konuda ilk muhatap elbette Denktaş ailesidir ama topluma mal olan bir lider için sadece aile değil toplumun kendisi de sorumludur ona karşı…

Kurucu Cumhurbaşkanımız Merhum Denktaş'ın kabristanlığı Lefkoşa'daki Cumhuriyet Parkı'nın tam ortasında…

Bu parkın öyle bir özelliği var ki Lefkoşa ve Gönyeli sınırlarının da tam ortasına düşüyor!

Surun da buradan başlıyor zaten…

Buranın mıntıka temizliği, çevre düzenlemesi kim tarafından yapılacak!

Çevre Koruma Dairesi tarafından mı…

Lefkoşa Türk Belediyesi mi..

Yoksa Gönyele Belediyesi tarafından mı!

Ahmet Benli diyor ki;

Bu parkı bana verin, temizliği de bana geçsin…

Mehmet Harmancı'nın da pek niyeti buna hem de parkın temizlenmesine!

Çevre Koruma Dairesi deseniz, çalışanı yok, araç gereci yok, yok Allah yok…

Tam bir muamma anlayacağınız…

Murhumu defnetmişler koca parkın içine başına da bir polis vermişler hepsi o kadar!

İnsanın gücüne gidiyor u ülkenin liderlerinden birisinin ardından gösterilen vefasızlık…

Ama tören zamanı gelince herkes var!

Uzun uzun konuşmalar, yere göğe sığdırılmayan övgü dizeleri…

Tarih kitaplarında okutulanları da unutmayalım!

Tarih kitabında var ama yüreğimize oturtamamışız bir kere…

Çok büyük ihtimalle burası belediyelerin ve ilgi dairenin nazlanmasından sonra askere intikal edecek!

O da her zaman olduğu gibi seve seve bu görevi yerine getirecek…

Ve biz geçmişte olduğu gibi bundan sonra da liderimizi anıyor ve sayıyor gibi yapacağız!

Ama sadece görüntüde öyle olacak…

Yazık ki ne yazık!

(NOT: Ramazan Bayramı münasebetiyle yurt dışında olacağımızdan yazılarımıza kısa bir süre ara veriyoruz. Tüm okurlarımızın ve halkımızın bayramını kutlar esenlikler dilerim. L.Ö.)

Uyuşturucu bağımlıları Barış Ruh'a!

Denetimli serbestlik yasasına göre artık hafif uyuşturucu bağımlıları hapishaneye gönderilmiyor…

Doğru ve yerinde bir karar!

Peki nereye gönderiliyor, nerede tedavi ediliyorlar…

Lefkoşa'da Barış ve Ruh Hastalıkları Hastanesi'ne!

Yanlış ve yerinde olmayan bir karar!

Bunu ben değil…

Hastanedeki görevli doktorlar söylüyor!

Uyuşturucu kullananlar akli dengesi yerinde olmayan insanlar değil sadece bağımlı olanlardır diye de ekliyorlar!

Ve üzülerek yazıyorum şu ifadeyi de kullanmadan edemiyorlar:

"Buraya uyuşturucu bağımlısı olarak geliyorlar ama deli olarak çıkacaklar!"

Maalesef gerçek bu…

Alt yapı, üst yapı olmadan çıkarılan bir yasa başka bir işe yaramıyor çünkü!

Ercan'a dikkat!

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı yerinde bir açıklama yaparak terör olaylarını gündeme getirdi ve 'bizde olmaz demeyelim' mesajı verdi!

Bunu Polis Genel Müdürü Süleyman Manavoğlu'nun ziyaretinde bizzat söyledi…

"Bizde olmaz demeyelim"

Yani önlemimizi gecikmeden alalım!

KKTC elbette çok şanslı ve özellikle de terörü tanımayan ülkelerden ama terör bu..

Nereden geleceği hiç belli olmaz!

Hele de Ercan Havalimanı…

Ne zaman 'terör' dense benim aklıma Ercan gelir!

Çok da güvelik tedbirinin olmadığı küçük sakin bir mekan…

Ama Akıncı'nın da dediği gibi 'bizde olmaz' deyip de yan gelip yatmak olmaz!

Olup da dizimizi dövmemek için…

Bayram ziyaretleri!

Ramazan Bayramı yarın başlayacak…

Ve elbette ziyaretler!

En çok neye hayıflanırım bilir misiniz…

Bizim devlet büyüklerinin üç gün önceden yaptıkları bayram ziyaretlerine!

Ve hep 'niye bayramda değil de bayram öncesi' diye sorarım kendime…

Sonra hak veririm hepsine!

Bayram öncesi bütün devlet erkanını ve basını peşine takarlar ve sahte gülücüklerle poz verirler objektiflere…

Bayramdan önce bitmeli ki bu iş, bayramın keyfini çıkarsınlar diye!

Çünkü onlara bayramdır genelde…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları