Polisler trafik cezası yer mi!

Yayın Tarihi: 22/10/16 07:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Benim de epey zamandır merak ettiğim konuydu ama bugüne nasip oldu işte…

Bir okurdan gelen sitem üzerine!

İskele bölgesinde geçimini müzik yaparak sağlayan emekçi…

Haftanın üç günü çeşitli eğlence yerlerinde sesiyle, müziğiyle vatandaşı eğlendiriyor!

Geçenlerde uzunca bir mesaj atmış bana sordu;

"Sizce polisler trafik cezası yiyor mudur?" diye!

Güzel soruydu doğrusu…

Soru üzerine empati yaptım kendimi hem de trafik polisi yerine koydum!

Bir eğlence yerinde felekten bir gece çalıp dostlarla eğlenmişim…

Sonra gecenin bir yarısı atlayıp arabaya evin yolunu tutmuşum!

Yolda giderken karşıdan gelen araçlar sürekli selektör yakıyor…

Bir değil, iki değil neredeyse hepsi!

Bu da demektir ki az ileride çevirme var…

Yani trafik kontrolü!

Yolun kenarında araçlar balık istifi sıra girmiş…

Ve bir trafik polisi elindeki fenerle sizi yolun soluna doğru yönlendiriyor!

Belli ki kaçış yok…

Sonuçta sıra size geliyor ve kibar bir trafik polisi önce ehliyetinizi istiyor!

Siz de göğsünüzü gere gere görevli polise uzatıyorsunuz…

Ehliyette 'polis' yazıyor ya!

İşte bundan sonrasını empati yapamıyorum…

Çünkü eminim ki aracın penceresinden dışarıya doğru alkol kokusu bile yayılsa görevli polis bu işi ileriye götürmeyecektir…

Hatta alkolmetreyi bile uzatıp ne kadar alkol aldığınızı merak bile etmeyecektir!

Siz de 'iyi nöbetler gardaşcım' deyip oradan uzaklaşacaksınızdır…

Bunun tersi olacağını düşüneniz var mı acaba!

Polis polise ceza yazar mı diye düşündünüz mü hiç…

Ya da polisin polise ceza yazdığını duydunuz mu!

Kayıtlarda böyle bir ceza var mıdır acaba…

Dönelim sanatçı arkadaşa…

Çalıştığı yer müzikli ve içkili mekan ya, çoğu muhakkak içer, az ya da çok!

Bu arkadaş da adet edinmiş gece boyunca iki duble içip hem rahatlar hem de sanatını icra edermiş…

İki dubleden bir zarar gelir mi!

Kafan bozuksa yarım bira bile sarhoş eder adamı…

Bir gece evine dönerken onu da polis çevirmiş, alkol miktarını ölçmüş!

Normal değerlerin çok az üzerinde çıkmış…

Sırıta sırıta da yazmış cezayı!

Hani Allah'ın sopası yoktur derler ya, çok severim bu sözü…

Çok değil birkaç gün sonra cezayı yazan trafik polisi sivil kıyafetle mekana demlenme gelmişler!

3 kişi bir şişeyi devirmişler…

Hesabı ödeyip giderken bizim sanatçı arkadaş merak etmiş arkalarından bakmış!

Aracı da kendine ceza yazan trafik polisi sürüyor…

İşte bu olayı empati yapınca da insanın gücüne gitmemesi mümkün mü!

Arkadaş sordu:

"Sizce bu trafik polisi yine görevli trafik polisleri tarafından durdurulup alkollü olduğu ortaya çıksa ceza alır mıydı yoksa almaz mıydı?" diye!

Bence almazdı…

Peki ya sizce…

Tuğrul Türkeş iyi dedi de!

KKTC'ye bir ziyaret gerçekleştiren Türkiye Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş yaptığı konuşmalarda Kıbrıslı Türk gençlerine ambargo uygulayan Rum kesimini ağır sözlerle eleştirdi…

Kıbrıs kökenli olduğundan da iyi niyetinden hiç kuşkumuz yok!

Ama işte Türkiye'den bir yetkili Rumların Kıbrıslı Türk gençlerine uyguladığı ambargolar konusunda açıklama yapınca da hemen aklımıza hep aynı soru geliyor:

Hadi onlar Kıbrıslı Rumlar!

Arada bir çözümsüzlük konusu var…

İyi de niçin Türkiye'nin hiçbir spor kulübü bizim takımlarımızla antrenman maçı yapamıyor!

İşte bunu anlamak ve sindirmek çok güç…

Bir zamanlar bir Ankaragücü çıkmıştı!

Cezayı yedi ama bizi de epey sevindirdi…

Ceza yemeyi göze alan başka bir Türk takımı da ondan sonra çıkmadı!

Bazı gazeteciler de ceza yemez!

Konu polisler ve trafik cezaları olunca aklıma geldi…

Hadi bizim ülkemizde polis polise kıyak geçip birbirine trafik cezası yazmıyor!

Peki gazeteciler trafik cezası yer mi…

Yiyen var yemeyen var!

Hatta geçmiş yıllarda birikmiş onlarca cezasını sildirenler bile var…

Ve bir anekdot:

Birkaç yıl önce Lefkoşa'dan Girne'ye aracıyla giden bir gazete yöneticisi hem de yüksek promille yakalanır…

Trafik polisi ceza yazıp, aracına el koyarken hemen telefonlar çalışır ve konu üst makamlara kadar gider!

Olay kapatılır…

Bunu bana olayı yaşayan polis memuru anlatmıştı hele de 'Ben bilmem neyim beni tanımadın mı' diye kükreyince şaşırıp kaldığını söylemişti!

Adaletin böyle işlediği bir ülkede yaşıyoruz işte…

Bakan talimat verdi…

"Bariyer için kaç şehit gerek" başlıklı dünkü yazımızdan sonra Ulaştırma ve Bayındırlık Bakanı Kemal Dürüst dün arayarak konuyu gündeme getirdiğimiz için teşekkür etti ve yazıyı okuduktan hemen sonra Karayolları Dairesi'ne talimat verip yolun tamamına bariyer konulması için çalışma başlatıldığını söyledi.

Duyarlığından dolayı teşekkür ederiz…

Doğa Koleji'nden şikayet var!

Yine bir okur uyarısı…

Doğa Koleji'nde çocuğu okuyan bir velinin şikayeti!

Hem yemeklerden hem de İranlı öğrencilerden…

Bakın ne diyor okurumuz:

"Doğa Koleji yemek parası olarak dünyanın parasını alır bizden ama lise çağındaki çocuklara öğlen yemeği verirken onların bu yemekle doyup doymamasını hesaplamaz ve bizim evimizde yapmadığımız ne olduğu belirsiz yemeklerle ekonomi yapmaya çalışır!

Ayrıca lisedeki İranlı çocuklar yanlarında çakı getirip öğrencileri tehdit eder…

Çocuklar korkup konuyu ailelerine söyleyince İranlı öğrenciler disipline verildi ama kaç para! Benim çocuğuma bir şey olsa ne yapacaklardı?

Ya da başkasının çocuğuna...

Ayrıca okulda güvenlik yok mu, bıçak taşınıyor rahatlıkla?"

Zorlu Töre'NİN DUASI!

UBP Lefkoşa Milletvekili Zorlu Töre önceki gün bir televizyon kanalında şu sözleri söyleyip gündem olmuştu:

"KKTC ortadan kalkarsa Allah'a canımı alması için dua edeceğim…"

Bana çok samimi gelmemiş biraz da eleştirmiştim kendisini!

Dün sabah rastlantı sonucu sohbet etme imkanı bulduk…

Sözlerinin yanlış değerlendirildiğini belirtti!

KKTC'ye verdiği değeri belirtmek istemiş…

Ben de ona dedim ki:

"Siz bir vekilsiniz ve ağzınızdan çıkan her kelimeye dikkat etmeniz gerek"

Kabul eder gibi oldu!

Diyeceğim şudur:

KKTC canımızdır, kanımızdır, vatan sana can feda demekle olmuyor bu işler…

Asıl sorgulanması gereken de şu;

Toplum olarak bir devlet yarattık da niçin ona yeteri kadar sahip çıkamadık!

Başta da bu ülkeyi yönetenler tabi ki…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları