Akıncı'nın bürosu!

Yayın Tarihi: 14/12/16 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+
Yarın iki toplumlu yürüyüş var… Hem Kuzey'den hem de Güney'den katılımlar olacak! KKTC Cumhurbaşkanlığı'nda toplanacak katılımcılar Cumhurbaşkanı Akıncı'ya barış dileklerini bir mektupla sunacaklar sonra Güney'e geçecekler… Yani Rum katılımcılar Kuzey'e geçmiyor, Kıbrıslı Türk katılımcılar Güney'e geçiyor! Bunu biraz sorgulamak lazım aslında, bizimkiler her defasında Güney'e geçerken onlar niçin bu tarafa geçmiyorlar… Korkuyorlar mı! Yoksa utanıyorlar mı… Ya da gururlarına mı yediremiyorlar! Bunun mutlaka bir açıklaması olmalı… Ayrıca bizimkiler bunu sorgulamalı ve Kıbrıslı Rumları da bu tarafa davet etmeli! Öyle değil mi ama… Kumar oynamaya geliyorlar, ibadete geliyorlar ama iki toplumlu etkinliklere katılmıyorlar bir türlü! … Böyle etkinliklere kesinlikle karşı değilim… Daha fazla olmalı, daha çok barış diye haykırmalı ama bu eğer iki toplumlu ise iki tarafta da olmalı! Rum basını bu iki toplumlu etkinliği nasıl verdi biliyor musunuz; "İşgal altındaki topraklardan Başkanlığa yürüyüş" başlığıyla! Ne kadar çirkin bir başlık değil mi… Aşağılayıcı ve küçük görücü! Ne yazık ki anlaşılan o ki Kuzey'in işgal altında olduğunu düşündükleri için katılacaklar bu etkinliğe… Kendi devletlerini görmezden gelerek! Burada işgal olduğuna inanarak ya da inandırılarak… Tamam orasının pasaportunu ve kimliğini çeşitli nedenlerle taşıyabilirler ama insanın yaşadığı, doyduğu ve öldüğü bu toprakları insan nasıl inkar edebilir ki! Biz burada yaşayanlar, yaşadığımız topraklara 'işgal toprağı' dersek, onlar ne demez ki… … Hele de devlete ve hükümetlere yıllardır yakınlığıyla bilinen Fileleftheros gazetesinin başlığına bakın lütfen; "Başkanlık ve Akıncı'nın bürosunda yürüyüş!" Hem de müzakerelerin en yoğun olduğu bir dönemde! Güney, başkanlık, Kuzey sadece bir büro… Büronun da başında Akıncı var! Eşit olmayan iki toplum… Oysa şu anda masada görüşülen eşitliğe dayalı bir çözüm! Yoksa öyle değil mi… O zaman bunu şimdiden söylesinler, ne kendilerini ne de vatandaşı fazla meşgul etmesinler! … Başka bir merakım… KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı bu grubu Saray'da kabul edip o mektubu alacak mı! Bize göre almamalı… Yok eğer kendini bu ülkenin Cumhurbaşkanı olarak görmüyorsa elbette alabilir! Ama adımız gibi eminiz ki Akıncı o makama da inanıyor, KKTC'ye de… Zaten öyle düşünmese 'Çözüm olmazsa KKTC'yle devam ederiz' der miydi hiç! Demezdi tabiî ki… En azından bugün kendine mektup verecek olan Kıbrıslı Türk katılımcılara biraz sitem etmeli! KKTC'nin işgal altında olmadığını söylemeli… Söyler mi! Muhakkak söylemeli… … Sevgili okurlar… Bizim tarafta en büyük eksikliğimiz kendimizi Kıbrıslı Rumlar kaşsında küçük görmememizdir! Biz böyle aşağılık kompleksinde olduğumuz sürece Rum kesiminin bizi eşit olarak görmesini beklemek ancak saflık olur… Müzakere sürecinde Rum kesiminde siyasilerinden vatandaşlarına kadar nasıl bir dayanışma ve birliktelik varsa bizde de aynısı olmalıdır! Aksi halde ortaya ne eşitlikler ilkesinde hazırlanmış, yaşayabilir bir plan çıkar ne de onu kabul eden birisi bulunur… KKTC'deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nı Akıncı'nın bürosu olarak görenler dışında! Rum'dan maaş alıyormuş! Saygı Öztürk… Türkiye'de Sözcü Gazetesi'nde yazıyor! Saygın bir meslektaş olduğunu bilirdik yanılmışız… Birileri çağırdı geldi burada yedi içti gitti, güya fikir sahibi oldu! Akıncı'nın müzakere heyetinde Rum'dan maaş alanların olduğu iddiasını attı ortaya… Yakışır mı bir gazeteciye böyle insanlara çamur atan ifadeler! Madem ki buradan birilerinden abuk sabuk bilgiler aldı ve bunları köşesine taşıdı, isimlerini niye deşifre etmez ki… Hele de 5'li konferans hazırlıkları yapıldığı bu günleri baltalamaktan bir şey değildir bu tür yayınlar! Terbiyesizliğin daniskası deriz başka bir şey demeyiz… YAGA kapatılmalı! Önceki gün Yatırım Geliştirme Ajansı (YAGA)'yı masaya yatıran bir toplantı vardı… Sonuç olarak şu çıktı: "Bürokrasi azaltılmalı!" Hadi bakalım buradan yakın şimdi… Kulakları çınlasın YAGA'nın kuruluşunda Ayşe Dönmezer'in büyük payı vardı! Burada amaç ülkeye yatırım yapacak işletmelerin önündeki bürokratik engellerin kaldırılmasıydı… Şimdi YAGA için 'bürokrasi kaldırılsın' deniliyor! Siz en iyisi mademki amaca hizmet etmedi YAGA'yı kapatın gitsin… O hala KKTC vatandaşı! Türkiye'de tam 8 bin kişiyi dolandırmış… Ev, dükkan sahibi yapacak diye! Kapmış parayı ama işi bitirmemiş… Temel Bulut'un KKTC'de de dolandırdığı kişiler var! Buradan da topladı parayı ve verdiği bütün sözlere rağmen kaybolup gitti… Bir de bu şahsı KKTC vatandaşı yaptık, Ankara'dan gelen talimatla! Ve hala vatandaş… Devlet halkının hakkını koruyamıyor ama bu adamın KKTC vatandaşlığı devam ediyor!
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları