Akıncı masayı terk etmemeli…

Yayın Tarihi: 17/02/17 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+
Akıncı bile bu kadar sinirlenip sesini yükselttiyse…

Bu işin sonu yaklaştı demektir!

Dün iki lider arasında yaşanan sıkıntılar bazılarında memnuniyet yarattı…

En çok çözümcü olarak bildiklerimiz bile Akıncı'nın masayı terk etmesi çağrısında bulunmaya başladılar…

Çünkü böyle düşünenlere göre artık Rum kesiminde yapılacak olan seçim çözümün önüne geçmiş ve bu işin tadı da kalmamıştı!

Peki Akıncı masayı niye terk etsin ki…

Zaten uluslararası arenada arkamızda neredeyse hiç kimse yok!

Çözüm karşıtı damgası mı yiyelim…

…

Aslında Akıncı Rumların niyetini iki gün önceden vermiştir…

"Çözüm odaklıydı şimdi seçim odaklı oldu" dedi…

Böyle oldu diye müzakereler bitmeli mi!

Kesinlikle bitmemeli, ama pekala ki bir seçim arası verilebilir…

Rumlar yeni yönetimlerini belirlesinler, sonra kaldığı yerden devam etsin!

Yok yeni yönetim 'biz sil baştan' isteriz dese de artık o da onların sorunu olur…

İster masayı terk ederler isterse devam kararı alırlar, o bizi bağlamaz!

Ama Akıncı kesinlikle dolduruşa gelip de içeride 'kahraman' olmayı aklından bile geçirmemeli!

…

Şu çözüm ve seçim meselesine biraz girmek istiyorum…

Bunun söylenmesinde amaç, Anastasiadis'in iç politikaya oynayacak olmasıdır!

Yani seçimden önce Kıbrıs'ı Kıbrıslı Türklerle paylaşmamak içgüdüsü…

Amaç Rum toplumundan daha fazla oy almak!

Bu da demektir ki Kıbrıslı Rumların çoğunluğu adada bir çözümden yana değildir…

Böyle olmasa Rum lider aksine masada arıza çıkarmaz daha fazla çözüme odaklanır ve bu yanıyla vatandaşından oy isterdi!

O da çok iyi biliyor ki Rum halkının büyük çoğunluğu adada çözüm istemiyor, Kıbrıslı Türklerle bundan sonraki dönemde hiçbir şeyi paylaşmayacak, buna da şiddetle karşı çıkacak…

Bize göre çözüm ve seçim derken bundan da bahsedilmelidir…

…

Her şeye rağmen…

Akıncı dün ne kadar sinirlendiyse de asıl olay masadan kaçırma meselesi olduğu için Rum'un oyununu bozmalı, şimdi daha fazla Rum kesimini çözüme zorlayıcı taktikler geliştirmelidir!

Bize göre kendisi şimdi eskisinden çok daha güçlüdür…

ELAM'ın önerisinin Rum Meclisi'nde kabul edilmesi Kuzey'de en uçtaki sağ ve sol kesimi bile birleştirmiş, ortak tepkiler ortaya konulmuştur!

İnancımız odur ki çok küçük bir azınlık dışında Akıncı'nın arkası şimdi çok daha kalabalıktır bu da kendisi için büyük güç anlamındadır…

…

''Akıncı, masanın 'soytarısı' değildir...''

"Türk tarafının hassasiyetini anlayın'' diyen BM temsilcisine öfkelenip, kapı vurup, çıkacaksın... 45 dakikada yatışacaksın... Akıncı da "yüzüne kapı vurarak çıktığın odada" seni bekleyecek. Sonra da "Ben geldiydim sen yoksun..." Herkesin bir süre düşünmesinde fayda var... Attığı her adımda "Akıncı suçlu, Anastasiadis haklı" öyle mi?

Bu ülkede çözüme inanan biri olarak söylüyorum... Akıncı'ya güveniyorum, zira süreci başından beri takip eden biriyim... Rum tarafının istediği "sadece toprak", vereceği ise "siyasi eşitlik..." Akıncı toprak verilmesi için harita sundu, 29.2... Halen masada siyasi eşitlik yok... Şimdi ne düşünelim? "Akıncı neden yüzde 25'e inmedi... Neden siyasi eşitlik ister..." diye Akıncı'ya sallamak en iyisi... O zaman herkes mutlu olur...

(Hüseyin EKMEKÇİ)



"Eroğlu'na da aynısını yaptı…"

"Cumhurbaşkanımız Mustafa Akıncı Anastasiadis'in şimdiye dek çok fevri davranışları olduğunu itiraf ederken "Bugünkü artık bardağı taşırdı" dedi.

Geçmişteki o fevri davranışları da Cumhurbaşkanı'nın halkıyla paylaşması gerekirdi....Cumhurbaşkanımıza yapılan Türk halkına yapılmış demektir...

Anastasiadis 3. Cumhurbaşkanımız Derviş Eroğlu'yla görüşürken de gözlüklerini masaya savurmuş, yine öfkeyle kapıyı çarpıp gitmişti.

Ne sanıyor kendini bu zat?

Nefret, öfke ve kin siyaseti güdenlerle uzlaşmaya mı varılır?..."

(Ahmet TOLGAY)



"Sayın Akıncı bu süreçte dahi müzakerelerin kopmaması adına çaba veriyor, bu çaba güçlendirilmeli ve takdir edilmeli...
Anlaşılması gereken bir başka olgu daha var, mesele ortalık yangın yeri iken çözüm ve barışı savunmaktır, bugün ortalık yangın yeri bugün bir kez daha saflar sıklaştırılmalı, Güney ve Kuzey'de buna inanan insanlar inanmayan insanlardan daha fazla olmalı bunun için daha çok çalışılmalı,

Anastasiadis'e çarptığı kapı açtırılır, güzel olanı bunu çözüm ve barışa inanların sağlaması yoksa kapı açılır birileri kapıyı açtırır..."

(Mehmet Harmancı)



"Niyet eksikliği…"

"Anastasiadis'in öfkelenip masayı nasıl terk ettiğini, kendi heyeti masada otururken ayağa kalkıp gözlüğünü fırlatıp, çantasını vurup kapattığını ve odadan çıkıp gittiğini ve ertesinde de "Türk tarafı masadan kalktı" şeklinde haberlerin basına Rum tarafınca bilinçli olarak nasıl yayıldığını daha dün gibi hatırlıyorum. O nedenle bugün Rum tarafının yaratmaya çalıştığı mizansene kimse aldanmasın. Cumhurbaşkanı Akıncı'nın durumu tarifinden ne olup ne bittiği çok açıktır, Anastasiadis'in ne yeni dar ne de yeri dar olduğu içindir bu tıkanıklık. Mesele maalesef niyet eksikliği meselesidir..."

(Kudret Özersay)

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları