Kata: Ne kadar pis bir ülkeniz var!

Yayın Tarihi: 10/06/17 08:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Kata Szarvas, Macaristanlı, 15 yaşında lise öğrencisi…

10 gün boyunca misafir öğrenci olarak evimizde ağırladık kendisini…

Buraya 5 Haziran Çevre Haftası etkinliklerine katılmak için geldiler, gösteriler yaptılar aynı zamanda KKTC'yi tanıma fırsatı buldular!

Biz de elimizden geldiği kadar ülkeyi gezdirdik, tanıttık, Kıbrıs Türk kültürünü gösterdik kendine aile olarak…

Her ne kadar yetersiz İngilizcesi olmasına rağmen tarzanca yine çok faydalı oldu ve böylelikle dil sorunuz olmadı!

Gittiği denizde güneşin altında fazla kaldığından dolayı ikinci derece yanıklardan başka bir sorunumuz olmadı, o da geçici olduğu için buna da şükür dedik…

Arka bahçede oturuyoruz, hava da rüzgarlı, uçuşan poşetlerin hepsi bizim balkona düşünce başını iki yana sallayıp şaşkınlığını ortaya koyuyor…

Onları alıp temizliyor ama ardından onlarcası paraşüt gibi iniyor bahçeye…

Daha fazla dayanmayıp oturuyor sandalyesine!

Belli ki ülkesinde böyle şeyler olmuyor…

Çünkü insanlar poşetlerin sokağa değil, çöp kutularına atıyorlar!

Kola kutularını, plastik su şişelerini, pizza kutularını da…

Ama bizde öyle değil işte, ülkeni ne kadar pis olduğundan şikayet ederiz de bunları sokaklara atanları değil, hep belediyeleri eleştiririz!

Durum böyle olunca da KKTC'ye ilk defa gelen bir genç kız 'ne kadar pis bir ülkeniz var' diye sitem eder ve bunun üzerine söyleyecek söz bile bulamazsınız…

5 Haziran Çevre Günü dolayısıyla yapılan açıklamaları dikkatle izlediniz mi!

Belli ki böyle günlerin artık çok fazla değeri kalmadı, bir iki bakanlık açıklamasından başka kimse iki kelime yazıp da ülkenin çevre sorunlarını dile getirmedi…

Kanıksamışız belli ki!

Teknecik ve Kalecik'te bacadan çıkan zehirli duman insanları kanser ediyor, bu hastalıkta dünya lideriyiz kimin umurunda…

Lefke'de çevre örgütleri bas bas bağırıyor, burası zehir saçıyor diye, tek bir önlem alan var mı!

Beşparmaklar taş ocakları yüzünden hilkat garibesine dönmüş, yakında neredeyse Lefkoşa'dan Akdeniz'i göreceğiz, buradaki doğal yaşamın içine etmişler, etmişler de ne olmuş…

Lütfen Kıbrıs Türk Otelciler Birliği'nin ülkemize gelen turistlere yaptığı anketleri hatırlayınız…

Gelen turistlerin birinci sıradaki şikayeti hep çevre üzerinde olmuştur!

Kaldığı otelden, yattığı yataktan ya da yemekten değil de hep ülkemizin pis olduğundan şikayet ederler…

Çünkü bizde çevre hiçbir zaman devlet politikası olarak belirlenmemiş, devlet çatısı altında kurulan birimler de üç-beş çalışanı ile kaderlerine terk edilmişlerdir.

Böyle olunca da bu ülkenin zaten temiz olması için olarak yoktur!

Buna bir de bizim insanımızın kirletmekte üstüne olmadığı düşünülünce durum aslında göründüğünden de vahimdir!

YASAL OLMAYAN TAŞIMACILIK!

Kiralık araçların plakalarının ansızın beyaz olduğu da açığa çıkmaya başladı…

Sayfadaki fotoğrafa dikkatle bakın lütfen!

Bir kurye şirketinin aracı ve plakası beyaz, yani kiralık…

İnsanların gözünün içene baka baka yasaları böyle çiğniyorlar!

Ne gariptir ya da tesadüf ki, kiralık araçların plakalarının beyaz yapılma kararı da şu anki bet ofisleri konusunda tartışılan bakanın bir icraatıdıydı…

"BÜTÜN GENÇLERE KIRSAL KESİM ARSASI VERİLMELİDİR…"

"Korkuteli, Tuzla, Mutluyaka, Aysergi, Mormenekşe gibi köyler Magosaya ne kadar uzak hepimiz biliyoruz.

Bu bölgelerde toplu konut arsa yerleri belirlensin ve tüm gençlerden dilekçeler alınsın hak edene de verilsin sen köyde yaşamıyorsun vermem demek doğru bir yaklaşım değil!

Belki o gençlerde köylerde ev yapıp yaşamak ister böyle olunca köylerin nüfusu artar kalkınır.

Tüm gençliği kucaklayan köyde yaşayan şehirde yaşayan diye ayırmayan eşit hak ve fırsat veren bir düzenlemenin yararlı olacağını ve Anayasa'nın eşitlik ilkesinin de bunu emrettiğini düşünüyorum.

Bir an önce gerekli yasal düzenlemeler yapılıp Maraş da Magosa'da ve diğer şehirlerde yaşayan gençlere de bu imkanı devlet sağlamalıdır.

Gençlere köyde ikamet etsin şehirde ikamet etsin eşit hak ve fırsat sağlanmalı…"

(Mustafa YEŞİL)

"ŞAŞIRMAYIN…"

"Sadece mevcut kabinede bulunan bakanlardan bir tanesi bir kişiye bet ofisi izni için yardımcı olduğunu, bir diğeri ihalesiz arazi verdiğini, bir başkası başka bir ülkenin iktidardaki siyasi partisine bağlılığını, onun bir neferi gibi hareket ettiğini, bir başkası oy satın aldığını, bir tanesi suni olarak "ezanların susma" krizini yaratarak kendini koltuk uğruna neredeyse cihatçı ilan ettiğini aleni söylüyor ve daha neler, neler.

Ama en ilginç olanı da halkımızdan bazılarının bunlara hala daha şaşırabiliyormuş gibi yapabilmesi.

KKTC gerçeği tam da budur, özellikle de sonuncusu…"

(Hasan Ulaş ALTIOK)

ARAÇ İTTİRDİ POPÜLİST OLDU!

Sosyal medyada çok tartışılan bir fotoğraf…

HP Genel Başkanı Kudret Özersay ve arkadaşları yolda kalan bir aracı arkasından ittirip çalışmasına yardımcı oluyorlar…

Olması gereken doğal bir olay!

Ama birileri belli ki bu fotoğraftan rahatsız olmuşlar olayı 'popülizm' olarak nitelendiriyorlar…

Belli ki niyetleri belli!

Ama bu resmi de sosyal medyaya atarak, Özersay'a siyasi rant elde etmesini düşünenlerin de tavrı çok hoş değil…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları