Eğitim geçiştirilemez!

Önce bir düzeltme;

Cumartesi günü kaleme aldığımız 'Bu bir suç duyurusudur' başlıklı yazımız…

Kolonsuz derslikler hemen 23 Nisan İlkokulu'nun yanında olduğu için, bizim yazıda da '23 Nisan İlkokulu' olarak geçti…

Kolonsuz derslikler 23 Nisan İlkokulu'na değil hemen yanındaki Girne Maarif Anaokulu'na aitmiş…

Hiç savunmasız 5 yaş öğrencilerinin okuduğu okul yani!

Böyle olunca da olayın vahameti daha da büyük oluyor…

…

Sonra bir teşekkür…

Köşe yazımızın KIBRIS TIME ve KIBRIS POSTASI'nda yayına girdiği daha sabahın ilk saatlerinde Girne Belediye Başkanı Nidai Güngördü telefon ederek okula gittiğini ve inşaatı durdurduğunu ifade etti…

Bu ülkede pek de alışık olmadığımız sevindirici bir gelişmeydi bu!

Bizde genelde yapılan eleştiriler kulak ardı edilir ve pek de umurları olmaz…

Bu nedenle Sayın Güngördü'ye ilgisinden dolayı teşekkür ederiz!

Minik öğrencilerin can güvenliğini yakından ilgilendiren bir konuda hassasiyet gösterdiği için…

…

Ve bir kızgınlık…

Köşe yazımız özellikle Girne'de oturan velilerde büyük infial yarattığı için sayısız telefon ve mesaj aldık…

Onlar bu kadar tedirgin olurken konunun asıl muhatabı Milli Eğitim Bakanlığı'ndan bir açıklama, bir araştırma ya da soruşturma duymadık!

Son iki gündür yaptıkları tek şey, 'eğitim yılı sorunsuz açılacak' açıklamaları…

Umarız da sorunsuz açılır!

Ama derslik yapımı için kimlere iş verdilerse, hele de kolonsuz derslik yapılıyorsa bunun bir hesabının sorulmasını beklerdik…

Çocukların can güvenliği bu kadar mı ucuz bizim memlekette!

…

Ve bir soru…

Fotoğrafta da görülen karkası bitmiş bir inşaat…

Girne Karakum'da ortaokul yapılması için başlatılmıştı!

Her nedense inşaat uzun süredir öyle duruyor…

Hem de en çok okul binası sorunu Girne'de yaşanırken!

Bu inşaatın akıbeti nedir?

Veliler çocuklarını kayıt yaptırabilmek için okul okul gezip, olumsuz cevap alırken bu okul niçin tamamlanamadı?

Yazık değil mi oraya atılan onca paraya…

Devletin kaynakları bu kadar mı çok da heba edilmesi bu kadar kolay oluyor?

…

Tüm bunlara rağmen biz de en azından bu sene okulların sorunsuz, sıkıntısız açılmasını gönülden istiyoruz…

Ama belli ki ilk günlerde hem öğretmen eksiklikleri hem de bina eksiklikleri ile başlayacağız yeni öğretim yılına!

Geçen her yıl gibi…

Demek ki eğitim ve öğretim bizim ülkemizde çok da ciddiye alınan, üzerinde hassasiyetle durulan bir konu değil!

Gelen de aynı hataları yapıyor, giden de…

Ve sonuçta eğitim bir devlet politikası haline getirilmediği sürece de bu sene de, seneye ve ondan sonra da aynı şeyler yaşanacak demektir!

Rum polisi kamuoyunu yanıltıyor!

KKTC'de yeni plaka sistemine geçtikten sonra Güney Kıbrıs'ta yazılan trafik cezaları konusu…

Konu medyaya da yansıyınca Rum polisi bir açıklama yaparken KKTC'deki yeni plakalı araçlara ceza yazılmadığını sadece CY ve AB logosu bulanan araçlara ceza yazıldığını açıkladı ve bu bizim basında da yayınlandı…

Ama durumun pek de öyle olmadığı ortaya çıktı!

Fotoğraflarda da görüldüğü gibi Güney'de ceza yiyen bir vatandaşın plakaları ve caza makbuzu da olayda bir yanıltmaca olduğunu ortaya koyuyor…

Sadece merak işte?

Yardımın reklamı olur mu?

Birtakım hayırsever insanların ve kurumların yardım kampanyaları…

Bunlar medyada yayınlanınca ortaya çok da hoş olmayan bir tablo ortaya çıkıyor!

Örneğin LTB'nin Lefkoşa'daki çocuklara kırtasiye yardımı…

Minicik yavruların boy boy resimleri!

Hiç mi düşünülmez bu tür haberler yayınlandıktan sonra miniklerin ruh halleri…

Yardım iyi de reklam yapılınca olmuyor sanki!

CTP'yi mumla arıyor musunuz?

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman bir açıklamasında eski hükümetlerin mumla arandığı bir dönem yaşandığını ifade etmeye çalışmış…

Buna kendisi inanıyor mu bilemiyoruz ama vatandaş maaşların bile taksitle ödendiği bir hükümet dönemini arar mı aramaz mı onu da bilemeyiz artık!

Biraz karışık bir durum anlayacağınız…

Gece 02.00'dan sonra ne yapalım?

Yeni düzenlemeye göre artık bugünden itibaren nöbetçi eczaneler 02.00'a kadar açık olacakmış ve sonra eczacılar evlerine gidip yatacakmış…

Eskisi gibi camlarda telefon numaraları filan da olmayacak!

Bu uygulamaya hangi gerekçe ile geçiliyor bilemeyiz ama, bu saatten sonra vatandaşın ilaç ihtiyacını kim karşılayacak?

Ya da kocakarı ilaçlarına geri mi dönülecek?

Hekimler angaryacı mı?

Devlet hastanelerinde hekim eksikliği yaşanınca bakanlık dışarıdan çoğu emekli olan hekimlerden hizmet alımı yöntemine geçti…

Mağduriyetlerin yaşanmaması için doğru bir karardı ama!

Nasıl olur da bu hekimler 5 ay geçmesine rağmen ödenmezler?

Ya da ödenebilmeleri için neden ilk baştan önlem alınmadı…

Devlette angarya çalıştırmanın yasak olduğunu bilmiyorlar mı?