Kendi insanınızdan vergileri çok topladınız da…

Yayın Tarihi: 05/10/17 07:30
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Aşağıdaki fotoğrafa lütfen çok dikkatle bakınız…

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı,

Başbakan Hüseyin Özgürgün,

Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş,

Dönemin Kolordu Komutanı Korgeneral Ömer Paç…

Arkalarında da KKTC'nin diğer resmi zevatı!

Ön planda el sıkışıyorlar…

O günün gazete manşetleri de şöyle:

"Maronit köylerine dönüş başlıyor…"

O gün Cumhurbaşkanlığı'nda çok önemli üst düzey bir toplantı yapılmış ve böyle bir karar alınmıştı!

Buna kimsenin de bir itirazı olmamış, yıllardan sonra Kıbrıs Türkü ortak bir paydada buluşmuştu…

Sonra birtakım söylentiler yayılmaya başlandı…

İki hafta önce Dışişleri Bakanlığı bir açıklama yaparak Maronitlere Güney'den gönderilecek yardım maddelerinden vergi alınacağını açıkladı!

Gerekçe de Maronitler bu malları piyasa satıyormuş…

Esnaf bundan zarar görüyormuş!

O gün de dikkat çekmiştik…

Böyle bir karar niçin Maliye Bakanlığı tarafından değil de Dışişleri Bakanlığı tarafından alındı diye!

Öyle değil mi ya, eğer bu mallardan vergi alınacaksa konu Dışişleri'nin değil Maliye Bakanlığı'nın uhdesindedir…

Çünkü burada amaç vergi almak filan değil!

Tamamen siyasi, tamamen misillemeye dönük bir karar…

Alınan karar dün uygulamaya sokuldu ve tabiî yardımlar dışındaki mallar KKTC'ye sokulmadı…

Anlayacağınız çok büyük bir icraata imza attık!

Maronitlerin köylerine dönmesi için karar alan hükümet şimdi onlara gönderilen yardım maddelerinin KKTC'ye sokulması için vergi istiyor…

Kendi iş adamından vergiyi topladı ya!

Yüzde 50'lere varan vergi kaçaklarının kökünü kazıyıp şimdi Maronitlere gönderilen mallardan vergi kesmeye kalkıyor…

Samimi bir karar değildir bu!

Siyaset ve insani konular karıştırılmış, allak bullak edilmiş ve misillemelerin hıncı Maronitlerden alınmak istenmiştir…

Bu da ele güne rezil olmaktan öte bir şey değildir!

Sayın Akıncı'ya gelince…

Bu konuda uzun bir süre susmuş ve dünkü gelişmelerden sonra 'hükümete söz geçiremedim' diyerek işi geçiştirme yolunu seçmiştir!

Bu halk da bu açıklamayı yutmuştur…

Bu olayın Dışişleri Bakanlığı ile uzaktan ve yakından bile ilgisi yoktur!

Ama ne yazık ki Akıncı'nın gücü sadece buradaki bakanlara geçmektedir…

KKTC yönetimine böyle bir karar yakışmamıştır, bu toplum bunu içine sindiremeyecektir!

Tahsin beye yüklenmek kolay!

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu ABD ziyaretinde ve sonrasında yaptığı her açıklamada tepki alıyor…

Açıklamaları belli bir kesimi rahatsız ettiği için de vur abalıya misali ortaya çıkıyor!

Son olarak dışişleri ve savunma konularını da Türkiye'ye devredelim dedi ya…

Vatandaş yine fena kızdı!

Bense sadece güldüm…

Sanki bu konularda kontrol bizdeymiş gibi, birtakım gerçekler bilinmezmiş gibi, Tahsin beye yüklenmek abesle iştigal!

Şunu da vurgulamakta yarar var:

KKTC'de kim olursa olsun Dışişleri Bakanları, Kıbrıs konularında kafalarına göre açıklama yapamaz…

Bilmem anlatabildim mi?

Sadece merak işte?

4 bin vatandaşlık ne olacak?

İçişleri Bakanı Kutlu Evren vatandaşlıklar konusunda ilk defa resmi bir açıklama yaptı…

Ha keşke çok daha önce yapsaydı!

UBP döneminde 9 bin vatandaş yapılırken CTP döneminde de 4 bin kişi vatandaş yapılmış…

Bu açıklamadan sonra CTP'den dün gün boyunca bir açıklama bekledik ama!

Hala ses yok…

Lütfen cevap veriniz!

Devlet memuru çiftçiye de mi?

Ekonomi Bakanı Sunat Atun çiftçilere düşük faizli kredi konusunda müjdeli haberi verdi…

Çiftçi kesimi için iyi bir haber de!

Bizim de aklımıza ansızın devlet memuru çiftçi kesimi geldi…

Hani şu çiftçiler arasındaki yüzde 80'lik kesim!

Onlar da bu krediden yararlanacak mı?

Ya da artık çiftçi içinden memurlar ayıklanacak mı?

Seçimler de yakınken kel alaka bir soru değil mi!

Kurucu rektörlük yasal mı?

Yani renkli plakalı makam araçlarında filan gözümüz yok ama…

Dünyanın hiçbir yerinde olmayan kurucu rektörlük konusu artık bir masaya yatırılmalı diye düşünüyoruz!

Geçmişte kim yapmışa böyle bir karar üretmiş ama…

YÖDAK bu konuyu da muhakkak gündemine almalıdır!

Fasıl 96 kirli yatırım değil mi?

Lefke sivil toplum örgütleri haklı sebeplerle bölgelerine serbest bölge istemiyorlar…

Kirlenmesin, doğal yaşam heba olmasın diye!

Bunu anlayışla karşılayabiliriz ama…

Orada hala fasıl 96 geçerli!

Yurt patlaması da yaşanıyor ya…

Dileyen istediği yere 10 katlı binaları dikiyor ve çarpık yapılaşma artık sırıtmaya başladı!

Özellikle çevre örgütlerinin gözünden nasıl kaçıyor tuhaf doğrusu…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları