Akıllı olun doğru aday çıkarın!

Bütçe görüşmeleri filan artık hak getire…

Ok yaydan çıktı bir kere!

Serdar Denktaş da 'seçime hazırız' mesajları verdiğine göre 7 Ocak 2018 tarihi kesinleşmiştir…

İktidar hazır, muhalefet hazır, alan memnun satan memnun meselesi!

Madem ki seçim esas anlamda halkın iradesi anlamındadır, bundan daha demokratik bir sistem olamaz…

Er ya da geç olacaktı, artık herkes olsun da bitsin moduna girdi bile!

7 Ocak sadece iktidar partilerinin değil muhalefet partilerini için de ciddi bir imtihan olacaktır…

Çünkü hepsi yeteri kadar konuştu, şimdi konuşma sırası seçmendedir!

…

Seçim sürecine girince haliyle dünkü sohbetlerin de hep siyaset oldu…

Bakanlar, milletvekilleri ve yeni adaylarla görüştük, hepsinin heyecanı ayrıydı!

Ama en önemlisi de vatandaşın görüşüydü…

Siyasetçi elbette gönlündeki gibi konuşur!

Ama vatandaş öyle değil…

Siyasetçinin geleceğinden daha ziyade kendi geleceği önemlidir!

Hele de çocuklar ve torunlardan daha önemlisi olur mu hiç?

Genelde yorumlar şu şekilde oldu;

"Meclis'te çok iyi isimler var ama bunlar az, kötü olanlar daha fazla…"

Bu kez seçim bu teori üzerine kurulacak ve şekillenecektir!

Doğrusu da budur zaten…

…

Bizim de inancımız bu kez siyasi partilerden daha ziyade adayların seçimi olacaktır…

Buna göre iyi aday gösteren siyasi partiler avantajlı olacak partilerdir!

Bu yüzden parti içi dengeleri filan bir yana koyup, halkın onayını alacak adayları öne çıkarırlarsa ne ala…

Son üç seçimdir vatandaş değişimden yana tavır koydu, bu kez değişim isteği çok daha fazladır!

Kelleler gidecekse de gidecektir…

Parti çıkarlarından daha ziyade toplum çıkarları ön planda tutulursa, seçmen bunun mükafatını mutlaka verecek, ödüllendirecektir!

Akıllı olmaz da eski kafa eski zihniyetlerle kasaba politikası yapan adaylar ön planda olursa sadece kendileri değil partileri de bundan büyük zarar görecektir…

Toplumun genelinin göreceği zararlar da en önemlisi!

…

"9 SAAT RESİM DERSİ Mİ OLUR?"

"Çocuğum yıllardır Doğa Koleji'nde eğitim alıyor. Zaman zaman sıkıntılar yaşasak da sorun etmeden eğitim konusunda yine Doğa Koleji'ni tercih ettik.

Geçtiğimiz yıllarda öğretmenlerin ilgisizliği, yemek konusunda yaşanan sıkıntıları yine görmezden geldik. Bu yıl üniversiteye hazırlanan çocuklara bir ders programı hazırlamışlar ki dillere destan...

9 saat boyunca resim dergi alacak olan bir çocuk sizce üniversiteye nasıl hazırlanabilir ki? Ana eğitimi İngilizce olan bir okulda 9 saat resim dersi verilmesini bizlere mazeretlerle açıklayan DOĞA KOLEJİ geleceğin çocuklarını yetiştirirken 9 saat resim dersi eğitimi alan bir öğrenciden nasıl bir verim bekliyor?

Birçok aile bu konudan şikayetçi. Hatta okul idaresine bu konu yansıdı. Fakat halen hiçbir şey yapılmadı.

Bizler iyi eğitim verdiğini düşünerek çocuklarımızı DOĞA KOLEJİ'ne gönderiyoruz ama artık bu özel okul da SORGULANMALIDIR…"

(Bir öğrenci velisi)

DEREBOYU KALDIRIMLARI AĞLIYOR!

Lefkoşa'nın en müstesna bölgesi…

Eğlence ve restoran mekanlarının toplandığı ünlü Mehmet Akif Caddesi, yani namı değer Dereboyu…

Günün hemen her saati trafik sıkışıklığı olan bu ünlü caddede kaldırımların neredeyse hepsi ağlıyor!

Hele de önümüz kış, yağmur ve çamur ya…

İşte siz o zaman görün kaldırımların içler acısı görüntüsünü!

Kadın her yerde kadın…

Erkek bir okuyucu gönderdi çok beğenmiş…

Biraz da kıskanmış tabi ki!

"Biz erkekler için niçin sakallı bıyıklı araçlar üretilmiyor" diye sitem ediyor…

Bu tarz bir arabayı ben de ilk kez gördüm, belli ki çok yakında en fazla bu tür araçlara kadın alıcılar çıkacak!

Bakalım bıyıklı araç modelini ilk hangi firma piyasaya sürecek?

"VUSLATIN ÇİÇEKLERİ…"

"Hazırlık yapmaktadırlar şimdi
Suna Atun
Ali Nesim
Hakan Çakmak
Ve ağzında sigarası
Sararmış bıyıklarıyla Bener
Hakkı Hakeri…

Hazırlık yapmaktadırlar şimdi
Toplanıp cennetin gül bahçesinde
Yoldadır
Revandır yanlarına varmaya çünkü
O muhteşem beyefendi
Abi
Ve o büyük duayen
Harid Fedai…

Hazırlık yapmaktadırlar şimdi
Kâğıt kalem değilse bile
Ellerinde
Vuslatın çiçekleri…"

(Bülent FEVZİOĞLU)

ECZANELERİN GECE MÜŞTERİLERİNE DİKKAT!

"Uyuşturucu kategorisindeki ilaçlar yeşil reçeteyle satılarak kontrole tabi tutuluyor. Bu ilaçlar, ancak doktor yazmışsa eczanelerden satın alınabiliyor. Uyuşturucu kategorisindeki ilaçların farklı amaçlarla kullanılmasını önlemek için uygulanan yeşil reçete şartı kısmen işe yarasa da reçetesiz satılan bazı ilaçların da uyuşturucu amaçlı kullanıldığı öğrenildi. Son zamanlarda gece yarısı eczanelerin kapısına dayanan yabancı uyruklu kişi veya öğrencilerin, yüklü miktarda reçetesiz satılan ve uyuşturucu amaçlı kullanılan hap, damla ve şurup aldıkları belirtildi. Özellikle alkole damlatılıp tüketilen göz damlasına olan rağbetin arttığı belirtilirken, bu ilaçları satın alanların nöbetçi eczaneleri tercih ettiği ve gece saat 23.00'dan sonra ilaç almaya gittikleri kaydedildi. Bazı ilaçlara artan bu talebin polisin bilgisine gittiği de öğrenilirken, konuyla ilgili Star Kıbrıs'a konuşan Serbest Çalışan Hekimler Birliği As Başkanı Dr. H. İlker İpekdal, reçetesiz satılan bazı ilaçların suiistimal edildiğini ifade etti. İpekdal, "Özellikle alkolle birlikte alınınca kısa yoldan kişi amacına ulaşabiliyor. Şurup, kapsül, tablet şeklinde farklı ilaçlar var bu amaçla kullanılan" açıklamasında bulundu.

(STAR KIBRIS)