Geçiciler siyasilerin oyuncağıdır!

Yayın Tarihi: 12/02/10 08:57
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Devlette yüzlerce kadro boş beklerken hükümetlerin geçici istihdam edilmesinin tabi ki bir açıklaması vardır.
Öncelikle istihdam, münhal edilip kadrolu olunca onu bir daha işten atmanın mümkünatı yoktur!
Geçici personeli hükümet partileri belirler ve sorgusuz sualsiz alımlar olduğu için önce eş dost, sonra parti sempatizanları ve örgüt başkanları, belediye başkanları hatta muhtarlar belirler ve burada partizanlığın daniskası yaşanır!
Listeler parti merkezlerinde yapılır, partiye en fazla kimler hizmet ettiyse ve oy taşıdıysa onların verecekleri isimlere hep öncelik verilir.
Geçici istihdamlarında alınacak personelin tahsili ve uzmanlığı değil, parti militanı olması önemlidir.
…
Bunlar önceki gün Kamu-Sen Başkanı Mehmet Özkardaş ile televizyon programında belirlediğimiz noktalar.
Kısaca, geçiciler tamamen siyasi atama oldukları için, aynı müsteşar ve müdür atamalarında olduğu gibi tamamen parti odaklıdır ve böylelikle siyasilerin istedikleri gibi oynayacakları birer oyuncaktan ibarettir.
Yıllarca böyle geldi ve böyle gidecek gibi de görülüyor!
Belki siyasi iktidarlar siyasi rant olarak kendilerine yakın kişileri istihdam yaparak günü kurtarıyorlar ama, bu tam manasıyla gençlere yapılan siyasi ahlaksızlıktan da öte bir şey değildir.
Çünkü gelen yeni parti de eski hükümetin uygulamasını yürürlüğe koyar ve yüzlerce elamanı sokağa koyarak, o da kendi partililerine öncelik tanır.
…
Bizde sistem böyle işliyor…
Bu sisteme ayak uyduran er geç iktidarı ele alırken, yapmayan seçimlerde baraj derdine bile düşebiliyor.
Aynen DP'nin son iktidar döneminde yaptığı gibi!
Hükümet ortağının istihdamı paylaşalım önerisini olumlu yanıtlamayan DP evet doğru olanı yapmış ve belki de bu konuda bir ilki gerçekleştirmiştir ama, sonuçta partinin geldiği nokta da ortadadır.
…
Devlet kadrolarının yarısının boş olduğu dönemde, şimdi bir kez daha görüyoruz ki bu kadrolar doldurulmuyor, aksine geçmiş hükümetlerin atadıkları geçiciler işten durdurulup, aynı yerlere partililer atanıyor.
Belediyeler de ona keza, çok farklı değiller.
Örneğin dün ve önceki gün İskele bölgesinden sayısız ihbar telefonları aldık.
Seçim yasaklarının başlamasına ok az bir süre kala İskele Belediyesi, bölgeden ve civar köylerden birer ikişer geçici istihdam etmeye başlamış.
Gençlerin iş ve aş olmasına tabi ki sözümüz olamaz ama bu alınanların birkaç ay sonra durdurulması ve onların yerine başkalarının alınması da kuvvetli bir ihtimal!
Üç kuruşluk maaş uğruna gençlerin birbirine düşürülmesi ve ülke iç huzurunun içine edilmesi de cabası!

Okur Görüşü:
"Gençlerin isteğine bakın!.."

"Sayın Özadam, benim de gençler ile farklı bir yorumum olacak. Bunu da köşenize taşırsanız çok sevinirim.
Evet, bu günkü(dünkü) köşe yazınızdan anladığımız kadarıyla Kıbrıs"taki gençlerin (sanırım özellikle Lefkoşa gençlerinin) baş sorunu gece yarısından sonra içecek yer bulamamaları. Yani bazı gençlerimiz ekonomik anlamda o kadar iyi bir yerlere gelmiş ki onların için bu problem her şeyden önce geliyor ve her fırsatta bu sorunlarını medyaya taşıyıp çözüm aramaktan geri kalmıyorlar. Elbette herkes problemine çözüm aramakta haklı. Ama, memlekette yüzlerce belki de binlerce genç işsizken, kimisinin işinden olma pahasına kimisine iş verilirken, sizin de yazınızda bahsettiğiniz gibi millet bu sebeplerden birbirine düşerken bu arkadaşlar neyin peşinde? Hayli geçkin saatlerde içecek yer bulamamaktan dert yanıyorlar. Bu yaptığınız işsiz güçsüz insanlara karşı ayıp değil mi yahu? Ayrıca sizin probleminizin çözümü çok basit, her gece birinizin evinde toplanıp için, eğlencenizi yapın. Hiç olmadı lütfen Boğaz piknik alnına gidin. Sabaha kadar eğlenin. Hem böylece Dereboyu-Ortaköy vs sakinlerini de rahatsız etmiş olmazsınız. Kendi ekstrem-elit ve bence lüks problemlerinizi de böyle genel geçer bir problemmiş gibi medyaya taşımayın. Ben şahsen sıkıldım artık...
Ayrıca bu arkadaşlar yorumlarını yaparlarken galiba içkiliymişler. Öyle ya gece 00.01 ve 00.12 ne demek oluyor? Hangi saatlerden bahsediyorlar? Kasıtları gece yarısı 12yi 1 ve gece yarısı 12yi 12 geçe mi? Yoksa 00.12 dedikleri gece 00:00 ve 00.01 dedikleri de gece 01.00 mı? Buradaki anlatım bozukluklarının sebebi ne ola ki? Bence bu gençler KKTC'deki eğitimin iyileştirilmesi ve düzeltilmesi için talepte bulunsalar daha iyi olur. Şimdi diyeceksiniz ki bu işin demogoji kısmı. Hayır...Aslında bu daha vahim bir durumun göstergesi. Bunları yazan gençler belki benim ne demek istediğimi anlamadı bile. Ama şu gerçek çok acıdır ki bu gençler asıl problemi budur. Cepte çok para olması, içki içme özgürlüklerinin olması, içme özgürlüklerine mekan arama haklarının olması herdaim bu tür isteklerine çözüm bulunacağı anlamına gelmez.
Hepsini geçiyorum; içki içmek çok iyi ve doğru bir şeymiş gibi lanse ediliyor. Ve küçük çocuklar için bu olay olağanlaştırılıyor. Yavaş yavaş alkolik bir toplum yaratılıyor...Bununla bağlantılı olarak soruyorum size, KKTC"deki trafik kazaların kaçta kaçı alkollü sürücüler yüzünden oluyor? Bunların istatistiğinden haberimiz var mı acaba? Evet, kazaların kayde değer bir çoğunluğu alkollü sürücülerden kaynaklanıyor. Bu da üzerinde durulması gereken mühim bir konudur.
Tüm bunlar Kuzey Kıbrıs'ta Toplumun ve özellikle gençliğin geldiği sosyo-ekonomik çarpıklığın sonu ve acınacak halidir...Ve bu günden güne daha kötüye gitmektedir..."
( Abdullah ERSÖNMEZ)


Günün Fıkrası

Bir çift kanat

Adam ölür ve öbür dünyada sorgusu baslar :
- Hiç içki içtin mi?
- Aman efendim...
- Kumar oynadın mı?
- Aman efendim...
- Kadınlarla aran nasıldı?
- Aman efendim, ben kim çapkınlık kim.
Cebrail dönüp bağırır:
- Oradan bir çift kanat getirin!
Adam çok sevinir :
- Melek oluyorum, değil mi efendim? der.
Cebrail cevaplar:
- Hayır evladım kaz oluyorsun!

MESAJ KUTUSU >>

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları