Siz olsanız KKTC`ye öğrenci gönderir misiniz?

Yayın Tarihi: 16/02/10 08:31
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Aslında bu yazı biraz da geciken bir yazıdır.

Gündem hayli yoğun olunca haliyle konuları sıraya koyuyor ve burada okuyucu ile paylaşıyoruz.

Ama konu öncü sektörlerden üniversite olunca biraz daha fazla hassasiyet gösterilmesini sorunların geçiştirilerek değil de, çok daha iyi analiz edilerek masaya yatırılmasının çözüme büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz.

Önceki hafta DAÜ'de rektör Prof. Abdullah Öztoprak'ı ziyaret ettik.

Hem kendisini hem de okulun sıkıntılarını daha yakından tanıma fırsatı bulduk.

Söz verdiğimiz için burada yazılmasını istenmeyenleri yazmayacağız.

Aslında sorunlar yazılmasını istenmeyenlerin üzerine gidip, köklü çözümler üretmek çok daha yapıcı olur ama, sonuçta etik olarak verdiğimiz sözü tutuyoruz.

Öztoprak ile çok şeyi konuştuk;

Bize göre sohbet sırasında en dikkat çekici konu DAÜ'nün etrafına çöreklenen bet salonları idi!

Dışarıdan bakıldığında rengarenk ve sempatik gelen bet ofisleri aslında öğrenciler için büyük bir tuzak ve çoğu öğrencinin hastalık derecesinde uğrak yerleri.

Yürüyerek iki dakikalık mesafedeki onlarca bet salonunun en yoğun müşterileri yine DAÜ öğrencileri.

Hadi oynanan oyunlar küçük masum miktarlar olsa belki göz yumulabilir ama, çok sayıda öğrenci neredeyse bütün harçlığını buralara yatırıyor ve bir de bet salonları parası olmayan öğrencileri borçlandırarak felaket daha da büyük boyutlara ulaşıyor.

Rektör Öztoprak, bilgisayarını, cep telefonunu bile borçlandığı için satarak buralara yatıran çok sayıda öğrenci olduğunun altını çiziyor.

Önce bet salonlarının bolluğu ve okula yakınlığı, sonra da ülkedeki casınolar KKTC'ye son yıllarda azalan öğrenci sayısının baş nedeni olarak gösteriliyor.

Abdullah Öztoprak yönetimindeki okul idaresi DAÜ'nün düzlüğe çıkabilmesi için sorunları üç ana maddede toplamış.

Öncelikli sorun mali sorunlar. Bunun için yönetime geldikten sonra gözle görülür bir şekilde tasarruf tedbirleri alınmış.

Yıllık cari açık 10 trilyon civarında ama, Öztoprak alınan tedbirlerle bu açığın en kısa zamanda kapatılacağına inanıyor.deneyimli ekibine çok güvendiğini söyleyen Öztoprak, yakında bu farkın da görüleceğini söylüyor.

Bir diğer madde de öğrenci memnuniyeti. Bunun için de köklü tedbirler alınıyor. Örneğin öğrenciler bundan böyle artık ev sahipleri tarafından sömürülemeyecek. Ev sahiplerine karşı öğrenciden önce okul yönetimi muhatap olacak ve suistimaller önlenecek.

Yine bundan böyle öğrenim harçları keyfi olarak arttırılmayacak, hatta iki yıllığına donduracak. Üçüncü yıl da en fazla yüzde 8 oranında zam yapılabilecek.

Eskisi gibi varlıklı ailelerin çocuklarının gelmediğini göz önüne alan yönetim bu konuda başka çeşitli önlemleri de icraata koymaya hazırlanıyor.

Bir başka önemli konu da okulun özellikle Türkiye'de daha iyi tanıtılması ve ana pazar olan Anadolu pazarının daha da yaygınlaştırılması.

Bunun için özellikle gelecek yıl için Türkiye'nin hemen tüm kentlerinde DAÜ'nün tanıtım çalışmalarına şimdiden başlanmış bile.

Bunlar tabi ki DAÜ yönetiminin çözüm stratejileri.

Eğer sorunlar doğru tespit edilip, ona göre reçeteler doğru olarak yazılırsa, çözüme ulaşmak da o denli başarılı olur.

Ama bize göre yine de sorunun ana kaynağı siyasiler. Gelmiş geçmiş tüm siyasiler.

Okulun alacağı önlemlere bir de siyasilerin eli çekilmesi sağlanabilirse, bize göre DAÜ kısa sürede ayağa kalkabilir.

KTHY, 15 Nisan'da çalışan sayısını azaltacak!


Ekonomik sıkıntılar içinde olan KTHY'in 15 Nisan 2010 tarihinde kurumun çeşitli birimlerinde işten durdurmalar yapacağı belirtiliyor.

İstihdam azaltmasına Türkiye'deki ofislerden başlayacak olan KTHY'nin öncelik olarak Adana ve İstanbul'daki Feneryolu ofisinin kapatılacağı, bundan başka Antalya ofisinden 4, Ankara ofisinden 2, İzmir ofisinden de bir kişinin işine son verileceği bu konuda işten durdurulacak olanlara mektup gönderilerek tebligat yapıldığı ifade ediliyor.

Yine bize gelen haberlere göre KTHY çalışanlarına bundan böyle 13. maaşın da ödenmeyeceği iddia ediliyor.

Bu arada çalışanların bu ay ki maaşlarının yüzde 90'ının ödendiği, kalan yüzde 10'luk bölümünün de önümüzdeki günlerde ödeneceği söyleniyor.

İskele Posta Dairesi'nde huzursuzluk

Mayıs 2009 tarihinden itibaren terfi alan İskele Posta Dairesi'ndeki bazı çalışanların bu haklarından mağdur edildiği ve halen alt görevde çalıştıklarından büyük huzursuzluk yaşandığından şikayetler geliyor.

İlgili bakanlığı görev davet eden çalışanlar böyle bir uygulamanın dünyanın hiç bir yerinde görülmeyeceğini kendilerine verilen hakların bir an önce yürürlüğe konulmasını istiyorlar.

...


İskele'deki posta dağıtımı ilkel şartlarda
bu tarihi motosiklekle yapılıyor

Günün Fıkrası

Kız isteme…


Koyun ağasının oğlu komşu köyün ağasının kızına sevdalanır.

Oğlanın babası amcaları toparlanıp komşu ağanın kızını istemeye giderler.
Karşılama faslından sonra pazarlık başlar. Kızın babası aç gözlü olduğu gibi
kızı vermeye de pek niyeti yoktur. İşi yokuşa sürmeye başlar..

5 inek, 1 boğa isterim.

Karşı taraf kızı almaya kararlıdır

-Veririz ağam...

-100 baş da koyun isterim...

-Veririz ağam..

-Dere boyundaki 5 tarlanızdan birini isterim...

Veririz ağam..

Kızın babası iyice bastırır;

-6 metre altın kordon isterim...

Oğlan tarafı birbirine bakar;

-Onu da veririz ağam...

Kızın babası kendince son darbeyi vurur;

-Damatta şu kadar santimlik alet isterim... deyince, oğlanın babası, amcaları yerlerinde şöyle bir kımıldanıp birbirlerine bakıp kaş göz ederler.

Oğlanın babası derin bir nefes alıp cevabı yapıştırır

-Kestiririz be ağam

MESAJ KUTUSU >>

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları