Ankara "şımarık çocuk" istemiyor!

Yayın Tarihi: 18/03/10 08:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Şu sıralarda herkes Ankara'ya kafayı taktı! Seçimlere müdahale var mı yok mu bunu tartışıyor. Bazıları müdahalenin olduğu yönünde hiç çekinmeden açıklama yaparken, kimileri olmadığını iddia ediyor, kimileri de düşüncelerinde 'müdahale var' derken, söylemlerinde 'yok' demeyi tercih ediyor, belirli nedenlerden dolayı! Tabi bunların tartışılması bile yüzümüzü kızartmaya yetiyor.

Çünkü bir devletsek, tabi ki Cumhurbaşkanımızı da hükümetimiz de kendi irademizle seçmek ister ve bu tartışmalar da zaten hiç yaşanmaz. Ama her yönden bağlı olduğunuz için ve yıllardır kendi ayaklarımız üzerinde duramadığımız için ki bunda tamamen beceriksiz siyasetçiler sorumludur, bu tartışmalar önümüzdeki günlerde de daha çok yaşanacaktır.


Biz hep Ankara'yı tartışıyoruz ama, Ankara bizim için neler düşünüyor, ne yorumlar yapıyor bunu aklımıza bile getirmiyoruz. Oysa onlar da aynen bizim yaptığımız gibi, tüm sorunlarına rağmen tartışıp konuşuyorlar. Hatta bolca da eleştiriyorlar! KKTC'de ki şu anda bulunan sistemsizliğin sistem haline geldiği düzeni beğenmiyorlar.

Türkiye son 7 yıl içinde nasıl önemli değişikleri yaşadıysa, bazı hayatsal açılımlar gündeme geldiyse, artık burada da aynılarının yapılmasını daha da önemlisi kendi ayakları üzerinde duran bir Kıbrıs Türkü istiyorlar. Onun için de bazı siyasi müdahaleler kaçınılmaz hale geliyor ve biz de kısır bir döngü içinde bunları tartışıp duruyoruz.


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan İngiltere'de iki gün boyunca önemli temaslarda bulundu. Erdoğan sadece ülke yöneticileri ile değil, bazı işadamları ve Kıbrıslı Türklerle de görüşerek KKTC'nin içinde bulunduğu durumu irdeledi. Hatta Kıbrıs Türkünü yıllardan beridir tüm yardımlara rağmen kendi ayakları üstünde durmadığından da şikayet etti.

Bir zamanlar 100 bin dönüm narenciye bahçesini olduğu KKTC'de bu rakamın niçin 50 bin dönüme düşürüldüğünün altını çizdi. Buradan sökülen ağaçların şöminelerde odun olarak yakıldığını söyledi, boş kalan yerlere niçin villalar dikildiğini sordu. KKTC'de siyaset yapanların siyaseti halk için değil, partisel ve şahsi menfaatler için yaptığını söyledi. KKTC'nin artık olgun bir yaşa geldiğini ve hala şımarık çocuk konumunda bulunduğunu ifade etti. Haksız mı tüm bunlar da?

Devlet olduk dedik baş tacı ettik de, devletin yücelmesi insanların geleceği ve refahı için ne yaptık şimdiye kadar? Onun için Ankara, KKTC'ye müdahale ediyor diye şikayet edenlerin artık Ankara'nın 'şımarık bir çocuk' olmaktan çıkmasını da çok iyi bilmesi gerekiyor.

Bizim şımarıklığımız sürdüğü müddetçe, Ankara'da eli maşalı anne rolünü kesinlikle sürdürecektir.

Ertuğruloğlu miting yapmayacak!

Cumhurbaşkanı adaylarından Lefkoşa milletvekili Tahsin Ertuğruloğlu, seçim sürecinde miting yapmama kararı aldı. Bu konudaki kararını önceki gün mecliste milletvekili arkadaşları ile paylaşan Ertuğruloğlu, seçim propagandasını sadece televizyon ve radyo programları ile yapacağını ifade etti. Bu arada dün yine bu sayfada yayınladığımız 'Ertuğruloğlu parti kuracak' başlıklı habere de Tahsin beyin basın bürosundan açıklama geldi. Tahsin Ertuğruloğlu'nun yeni bir bina arayışı içinde olduğu doğrulanırken bu binanın parti için değil sadece ofis için kullanılacağı belirtildi. Bu arada bize gelen bilgilere göre geçtiğimiz gün Tahsin Ertuğruloğlu'nun dostlarıyla Fikir Kulübü'nde yaptığı bir toplantıda tartışma yaşandığı ve Ertuğruloğlu'nun eleştirildiği söyleniyor.

Raşit Pertev kabul etti!

Cumhurbaşkanlığı eski müsteşarlarından Raşit Pertev'in Haziran ayında yapılacak yerel seçimlerde TDP'nin teklif ettiği Lefkoşa belediye başkanlığı adaylığını kabul ettiği söyleniyor.

Konu ile ilgili haberi doğrulayan TDP Genel Başkanı Mehmet Çakıcı, diğer partilerin de adaylarının hemen hemen belirlendiğini ve Raşit Pertev'in en iyi aday olduğunu, kazanma şansının da büyük olduğunu söyledi.



UBP'li bakanlar panikte!

UBP'nin yeni süreçte transfer ya da bir başka parti ile koalisyon yapacak olması bakanlar arasında hem huzursuzluk hem de endişe yarattı. Bu konudaki dünkü yazımızdan sonra 5 bakan telefonla arayarak isim konusunda açıklama yapmamızı istedi. Biz de onlara bunun cevabının biz de değil sayın Eroğlu'da olduğunu söyledik.

Ayrıca isim verdiğimiz taktirde parti içinde bir huzursuzluk nedeni olmak istemediğimizi söyledik. Şunu bilmeleri yeter; Bir bölgeden iki tane bakan değişmeyecek ve bu adil bir şekilde 'her bölgeden bir bakan' olarak gerçekleşecek.

Dağlı: Siyasetten kopulmaz!

"Değerli gazeteci Levent bey,

Zaman zaman sayfanızda gönderdiğiniz ince mesajları alıyorum. Kıbrıs'ta yaşayıp siyasetten kopmak inanın mümkün değildir. Zaten öyle bir düşüncem de yok. Yüksek öğrenim yıllarından beridir hep barış, kardeşlik ve hümanizm doğrultusunda düşüncelerimi ifade ettim ve bu düşüncelerin arkasından koştum. Bunu yaparken de herhangi bir makam, statü peşinde olmadım. Bu düşüncelerimden dolayı bir yerlerden geçimimi sağlama düşüncesinde de olmadım.

Mesleğimi de insanları din, dil, ırk farkı gözetmeksizin hep büyük bir ailenin fertleri olarak gören bir anlayışla sürdürdüm. Bu anlamda, siyasette de hep toplumsal çıkarların hayat bulması ve adamızın bir "barış adası" olması için de bugüne kadar elimden geleni yaptım. Bu günkü durumun sürmesinden dolayı partilerde veya bulundukları kurumlarda siyasi ve ekonomik rant yiyenlerin hedefi olmaktan da alınmadım. Bundan sonra bu düşünceler çerçevesinde mücadeleye devam edeceğimden hiç kimsenin kuşku duymasını istemiyorum.

İyi günler, başarılı meslek yaşamı dileğiyle"
Dr.Okan DAĞLI

Günün Fıkrası

Don meselesi

Temel ile Fadime lunaparka giderler. Dolaşırlarken bir ara Fadime dönme dolaba binmek ister.
Temel karşı çıkar, "olmaz, donun gözükür" der. Fadime susar.

Az sonra Temel balonlara tüfek atarken Fadime çaktırmadan yanından ayrılır.
On dakika sonra Temel'in yanına döner.

Temel sorar: "Neredeydin?"
"Dönme dolaba bindim" deyince Temel sinirlenir.
- Ben sana binme donun gözükür demedim mi?
- Dedin ama gözükmedi. Çikardim oni?..

MESAJ KUTUSU >>

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları