Murat Bozoğlu`na açık mektup

Sayın Bozoğlu,

Öncelikle KKTC'ye yaptığınız dev yatırımdan dolayı size teşekkür ederiz.

Dünya çapında bir işletme ile KKTC'nin fazlasıyla dikkat çekmesini sağladınız ve eminiz ki ülke turizmi açısından çokr büyük projelere imza atacaksınız.

Sadece Jennifer Lopez olayı bile, KKTC diye bir ülkenin var olduğunu dünyaya tanıtması açısından önemliydi.

Bir kez daha Rum-Yunan lobisine yenik düşerek dışarıda ne kadar zayıf olduğumuz ortaya çıktı ama, binlerce Kıbrıs Rumunun bile bu konseri izlemek için KKTC'ye akın edecek olması bile bize kıvanç verdi.

Bu işi bırakmayıp, hukuki yollardan hakkınızı arayacağınızı söylemeniz bile bize gurur verdi.

Hem şirketiniz için hem de bu ülke için söyledikleriniz gururumuzu okşadı.

Ama biz deriz ki, bu işin peşini bırakın.

Siz üzerinize düşen görevi fazlasıyla yaptınız. Büyük de ses getirdiniz.

Bırakın, Kıbrıs Türkü'ne dünya çapında bir sanatçıyı bile çok görenler utansın.

Basın kuruluşları Lopez'in KKTC'ye 3 milyon dolar karşılığında geleceğini duyurdu.

Biz öğrendik ki lopez 600 bin dolara ülkemize gelecekti.

600 bin dolar da şu anda büyük ekonomik sıkıntılar içinde çırpınan ülkemiz için büyük para.

Hazinenin tam takır olduğu, binlerce kişinin çek yasağına girdiği, yüzlercesine haciz gittiği bir ortamda iyiki de Lopez ülkeye gelmemiş, zaten bu paraya da layık değilmiş.

Nacizane fikrimiş şudur ki, gelin bu 600 bin dolarlık parayı ülkede yardıma muhtaç, devlet olanaksızlıklarından dolayı zorluk çeken, ilgi isteyen hayır kurumlarımıza bağışlayın.

Ülkemizin yıllardır kanayan yarası olan Lapta Huzurevi'nde onlarca yaşlımız zehirli asbest çatı altında yaşamlarının son günlerinde sağlıksız ortamda kalmaktadırlar.

Ne yazık ki herşeye para bulan devlet, yaşlılarını sadece özel günlerde hatırlamış, onların sağlıklı barınabilmesi için kılını bile kıpırdatmamıştır.

Ya da gelin bu paranın en azından bır kısmını kimsesiz çocuklarımızın yaşadığı binaların iyileştirilmesinde kullanın.

Ya da kanser hastalarımız yararına, ya da tekerlekli sandalye alamayan özürlülerimize katkı maksadıyla kullandırın.

Sayın Bozoğlu,

Ülkenin içinde bulunduğu sıkıntlı dönemden dolayı evlerine ekmek bile götüremeyen, sokaklarda aç sefin dolaşan binlerce kişi var.

Bu ortamda, Jennifer lopez gelip konserini gerçekleştirip dönecek ve dünyaya dünyaya büyük sükse yapacaktık ama tüm bunlar ülke gerçeklerinin sadece bir kaç günlüğüne ört bas etmesine yarayacaktı.

Doğrusunu söylemek gerekirse, Lopez'in gelmemesine biz şahsen sevindik bile diyebiliriz.

İşte bunu için, Lopez'e vereceğiniz paranın bir kısmını bile ülkemiz hayır kurumlarına bağışlarsanız, onlara sıcak elinizi uzatırsanız çok daha büyük bir iş yapmış olacak, ve büyük sevap kazanacaksınız.

Böylelikle Kıbrıs Türkünün gönlünde de hep iyi bir yerlerde olacaksınız.

Sevgilerimle

-------------------------------------------------

Erenköy Lisesi Okul Aile Birliği'nin açıklaması

"Sayın Levent Özadam,

Ben Erenköy Lisesi OAB Başkanı Biray Hamzaoğulları. Ekte sunmuş bulunduğum belgelerde de görüldüğü gibi Erenköy Belediyesi'nin 2007-2008 yıllarında yapmış bulunduğu katkıların açıklamasıdır. Ve yine bu belgede görüldüğü gibi kepçe ve işçilik ücretinin ve bir buçuk palet parke taşının altını çizerim. Bilmenizi isterim ki Mehmetçik Belediyesi 200m2 , Paşaköy Belediyesi 50m2 , Dipkarpaz Belediyesi 150m2 , Tatlısu Belediyesi 150m2 parke taşı hibe ederken belgelerde de görüleceği gibi Erenköy Belediyesi'nin yapmış olduğu katkılar apaçık ortadadır.Kaldı ki emlak vergilerinin %15'ini eğitime aktarmak zorunda olan Erenköy Belediyesi bölgemizde bulunan ve Karpaz'ın İncisi konumunda bulunan Erenköy Lisesi'ne yapmış olduğu katkı incir çekirdeğini doldurmaz.Şu anda Erenköy Lisesi'nde karkası devlet tarafından yapılmış bimsleri Blok Bims tarafından hediye edilmiş OAB tarafından örülmüş olan 3 adet dersliği bu yıl MEB kısıtlı bütçe
imkanlarından dolayı yapamayacaklarını sözlü olarak bildirmiştir.

Çok duyarlı olduğunu iddia eden sayın belediye başkanı kumu, çimentosu ve ön korkuluğu hazır bulunmakta olan bu 3 adet dersliği okul açılana kadar bitirsin de görelim. Bu belgeleri göndeririken Ersel Şenkurt'un sözlü ifadelerine ihtiyacı yoktu ama kendi yalancılığını ortadan kaldırmak için Ersel Şenkurt'un sözlerine ihtiyacı vardır.Lafla peynir gemisi yürümez. Belgelerle ispat etmesini talep ederim..."

Biray Hamzaoğulları
Erenköy Lisesi
Okul Aile Birliği Başkanı

Belge 1 - Belge 2

-------------------------------------------------

Sn. Levent ÖZADAM, Basın, demokrasinin en vazgeçilmez öğelerinden biridir ilkesi ile demokrasi ve cumhuriyetin insanlık onuruna yakışan en adil ve çoğulcu yönetim şekli olması birbirinden bağımsız düşünülmeyecek çok önemli olgulardır.

Bu yönetim şeklinin en vazgeçilmez öğesi ise halkın doğru ve tarafsız habere ulaşabilme hakkıdır.

Çoksesliliğe ve Kıbrıs Türk demokrasisine yayınlarınızla yaptığınız katkıları takdir eder, demokrasi, çokseslilik ve toplumsal faydaya objektif yayınları ile katkı yapan, insan hakları ve dünya barışından yana taraf olan tüm basın mensuplarının Kıbrıs Türk basınının ilk gazetesi Saded Gazetesinin ilk yayın günü dolayısıyla her yıl 11 Temmuz'da ülkemizde kutlanan Basın Gününü, Girne Amerikan Üniversitesi adına saygılarımla kutlarım.

Girne Amerikan Üniversitesi (a)
Serhat Akpınar
Yöneticiler Kurulu Başkanı

Kameramanlar Birliği	10	Dünya Basın Günü'nü kimsesiz çocuklar yuvasında geçirdikleri için
Ortopedik Özürlüler Derneği	10	Özürlüler adına yaptığı etkinlik ve kampanyalardan dolayı
Cemal YORULMAZ İşadamı	10	Ekonominin can cekiştiği günlerde yaptığı 1 milyon dolarlık yatırımdan dolayı
Serdar Denktaş DP Genel Başkanı	2	Yaptığı açıklamalarla Anavatan-Yavruvatan ilişkilerine zarar verdiği için
Şerife ÜNVERDİ Milletvekili	2	Türkiye'nin çeşitli telkinlerini kendi partisinin üstüne almadığı için

Her Çarşamba mı?

Toplu sözleşme pazarlığından yeni çıkmış sendika başkanı, salonda toplanmış isçilere ateşli bir söylev çekmektedir:

"Yoldaşlar! Yönetimle yeni bir sözleşme yaptık. Bundan böyle haftanın dört günü daha çalışmayacağız!"

Kalabalık, "Yaşasııın!" diye bağırır.

"Çalışma saatimiz beşte değil, dörtte bitecektiiir!"

"Yaşaaaaaa!!"

"Çalışmaya dokuzda değil, on birde başlayacağııızz!"

"Helaaallll!!"

"Maaşlarımız yüzde 150 artacaktııırrr!"

"Vaaaaaauuuuuvvvv!!"

"Yalnızca çarşambaları çalışacağıııız!"

Bu sözün ardından derin bir sessizlik olur. Derken arkalardan bir ses duyulur;

"Her çarşamba mı?"

MESAJ KUTUSU