Hükümet 'şiddet eylemleri' kıskacında!

Yayın Tarihi: 27/10/10 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Toplum olarak 11 Aralık UBP kurultayına odaklandık ve artık 'bitsin bu çile' diyoruz ama, asıl kıyamet bu tarihten sonra yaşanacak gibi görülüyor.

Önce genel seçimler, sonra Cumhurbaşkanlığı sonra da yerel seçimler ve şimdi de UBP kurultayı...

Bir ülkede seçimler bu kadar sık ve önemli olunca elbette köklü icraat beklemek de zor!

İcraatlar bekleyince sorunlar hasır altı edilen ülkemizde UBP hükümetini hiç tahmin etmediği zor günler bekliyor.

Doğrusu, yıllardan beridir özel sektör çalışanlarının ülkede hep üvey evlat olduğunu ve kamu çalışanları ile arasında uçurumlar olduğunu yazıp dururduk ama, bu uçurumu azaltmak için özel sektörün yükselteceği yerde, kamu çalışanlarının haklarının budanacağını, maaşlarının düşürüleceğini hiç aklımıza getirmezdik.

Seçimler ve popülist yaklaşımlar nedeniyle ne bu hükümet ne de eski hükümetler köklü sorunlar üretemeyince sonuçta olanlar oldu ve Ankara 'bu böyle gitmez deyip' neyteri eline aldı.

Tüm tasarruf tedbirleri ve ve buna bir de özelleştirme çalışmaları eklenince haliyle sendikalar ayağa kalktı ve önümüzdeki günlerde eylem ve grevlerin daha şiddetli hale getirileceğinden artık kuşkumuz yok.

Şiddet eylemleri sadece kamu çalışanların eylemleriyle kalmayacak...

Bir de için için örgütlenen ve yıllardır ülkede yaşayan kayıt dışı çok büyük bir kitle var...

Bunların yaptıkları gizli toplantılarda eylem planlarının yapıldığı ve bunların da şiddete dayalı oldukları duyumları geliyor.

Bu toplantılarda yapılan konuşmaların bir kısmını öğrenince, daha da şoka giriyoruz...

Eğer bunlar gerçekleşirse ve kayıt dışı olanlar da, ki bunların onbinlerce kişi olduğu söyleniyor, hükümetin bir yiddet eylemleri kıskacında olduğunu söylemek yanlış bir değerlendirme olmayacaktır.

Önümüzdeki günler çok şeye gebe ve ülkeyi çok kötü günler bekliyor!

Okur şikayeti
"Tüketici sahipsiz!"

"Sayın Levent Özadam,

20.01.2010 tarihinde Nokia 5800 cep telefonu aldım. Bu telefon tam 7 kez servise gitti binbir zorlukla telefonumu yenisi ile değiştirdiler. Yeni gelen telefon da arızalı çıktı tam 4 kez servise göturdum. En son servise 13.09.2010 tarihinde bıraktım. (bugun itibarıyla 37 gün oldu hala serviste).

Biliyorsunuz ki garanti kampsamı uygulama esaslarının 6. ve 14 maddesi der ki malın tamir süresı 30 gündür eğer tamir süresi aşıldığında tüketici malın para iadesini veya malın değiştırilmesini talep eder ibaresi vardır.

Ben de bu durum uzerıne 18.10.2010 tarıhınde (31 iş günü) hak kazanmak için Nokia Türkiye'ye telefonumun fatura bedelinin tarafıma ödenmesi için dosya açtırdım. (Nokia müşteri hizmetleri - Tarih 18.10.2010 yetkili kişi Sinan bey, görüşme saati 10:26-10:44 arası yapılan göruşme)

Bugün itibarıyla Nokia Türkiye ile görüştüm. Müşteri hizmetlerindeki kişi adı Veysel bey (görüşme saati 13:32-14:05) bana para hakkım olmadığını yapılan incelemede 37 gün sonra telefonda arıza olmadığını söyledi.

Bunun üzerine kendisine tamir süresinin 30 iş günü olduğunu söyledim. Öyle olabilir ama para hakkın yok ister mahkemeye ver ister ne yaparsan yap gibi iğrenç bir tavırla benimle konuştu ve telefonu kapadı.

Araştırdım gördüm ki bunun gibi ınternet forumlarında binlerce Nokia hakkında şikayetler var.

Kısaca Levent abi benim ve benim gibi insanları Nokia mağdur etmiş durumda.

Sizin gibi güçlü kalemlerin yardımıyla gücüyle bu haksızlığa dur demek istiyoruz. Benım haklarımı resmen gasp etti Nokia. Resmen tüketici haklarımı çaldı. Bu rezalete bir son vermek için yardımlarınızı bekliyorum.

Bu ülkede güçlü değilsen hiç önemin yok, ya da güçlüysen güçsüzün hükmü yok gibi iğrenç bir tavır var.

Sizin yazılarınızı okuyan biri olarak tüketicinin yanında olduğunuzu bildiğim için oturdum bu maili sıze yazdım bu haksızlığa son verelim sizin yardımlarınızla. Bana bu konuda destek vermeniz dileğiyle... Saygılarımla"

(Murat ACARKAN)

Özyalçın İnşaat

9

Dikmen Lavinium sitesi dairelerini hak sahiplerine zamanında teslim ettiği için

(Müşterilerden gelen istek üzerine)

Abdullah ÖZTOPRAK

DAÜ Rektörü

8

Öğrenci memnuniyetini artıran kararlarından dolayı

(Öğrencilerden gelen istek üzerine)

Anayasa Mahkemesi

4

Kamu Çalışanları Yasası kararında vatandaştan gelen tepki üzerine

Ejder ASLANBABA

Milletvekili

1

Göç yasası diye bilinen yasalara mecliste destek verdiği için

CAS

1

Gerekçesiz olarak 7 çalışanın işine son verdiği için

Sırıtan ceset

Savcı, morgdaki üç cesedi incelemek üzere gelmişti.
Birinci ceset sırıtıyordu. Savcı nedenini sordu.
"Milli piyangoda büyük ikramiyeyi kazandı,sevincine dayanamadı, kalp
krizi geçirdi ve öldü", dediler.
İkinci ceset de sırıtıyordu. Savcı sordu;
-Bu neden sırıtıyor?
"Bunun da oğlu doğmuştu. Sevinçten kalbine yenik düştü" diye açıkladılar.
Üçüncü ceset Temel'in kömür halindeki cesediydi. O da sırıtıyordu.
"Bu neden oldu?" diye sordu savcı.
"Efendim, buna yıldırım çarptı" dediler.
-Peki neden sırıtıyordu?
-Fotoğrafını çekiyorlar sanmış.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları