Doğru teşhis, yanlış hedef!

Yayın Tarihi: 15/11/10 07:00
okuma süresi: 8 dak.
A- A A+

Londra'da tamamlanan turizm fuarından ilerisi için umut dolu mesajlar geldi bu kez.

Geçmiş fuarlara göre acentelerin yüzü gülüyordu...

Çünkü yıllar sonra ilk kez acenteler sıfır borçla bir fuara katılmış ve bu nedenle de memnuniyetlerini dile getirmişlerdi.

Peki ülkede büyük sıkıntılar yaşanırken onlar nasıl teşviklerini aldılar?

İşte püf noktası da burda zaten; Türkiye, dünyanın neresinde olursa olsun KKTC'den de acentelerin fuarlara katılması için KKTC hükümetine ödenek çıkarırlar.

Parayı direkt olarak hükümete verirler ama hükümet bu paraları anında acentelere vermez.

Acenteler de kendi paralarıyla giderler ve bir çoğu bunu borçla yapar.

Hükümetten bu parası alıncaya kadar da resmen süründürürler.

Bunu iyi bilen TC'li yetkililer bu kez fuar için ayırdığı paraları hükümete vermedi.

Çok da isabetli bir karar verdi.

Para, Ziraat Bankası'na yattı ve buradan da aracı kullanmadan acentelere verildi.

İşte onun için acenteler yıllar sonra ilk kez yurt dışında bir fuara güle oynaya katıldılar.

Bugün 15 Kasım...

KKTC'nin kuruluş tarihi kutluyoruz.

Herşeye rağmen büyük bir coşku ve mutlulukla.

Ve ilk kez KKTC sınırları içinde 15 Kasım ve konuklarına sürpriz eylemler yapılacak.

Belli birtakım örgütler tarafından!

Örgütlerin eylemlerine bir nebze olsun hak verebiliriz.

Ama hem tarih, hem de hedefin yanlış olduğunu da kabul ederek.

Türkiye'ye ve Türkiyeli yetkililere karşı yapılacak olan eylemler yanlış hedefe karşı yapılan eylemler olmaktan öteye gitmeyecektir.

Buna bir de dünyanın çeşitli yerlerinden gelecek olan misafirlere saygısızlık olacağından destek vermek mümkün değildir.

Çünkü, eğer KKTC'de birtakım işler iyi gitmiyorsa, birtakım insanlar işsiz kalıp sanki savaş hali varmış gibi gıda yardımları yapılmaya başlanmışsa, bunun sorumlusunu Türkiye ya da onun yetkilileri olarak göstermek hedef şaşırtmaktan öteye gitmeyecektir.

Şunu herkes kabul etsin ki, Türkiye yıllardan beridir KKTC'ye maddi ve manevi desteğini sürdürürken,KKTC'yi yönetenler bunları doğru yerlerde kullanmamış, aksine kendi partilerine rant sağlayıcı icraatlaar yönlendirmiş, bu nedenle kamuyu olduğundan çok şişirmiş ve bunu bile yaparken partizanlık yapmışlardır.

İşte bunu fark eden Türkiye artık acentele verilen teşvikleri bile devlet bütçesine aktaran hükümetin inadına ilk kez direkt olarak acenlere vermeyi uygun görmüşlerdir.

Beğeniriz ya da beğenmeyiz, bugün Cumhuriyetimizin 27'nci yılını kutlayacağız...

Bu kutlamayı engellemeye çalışmak ya da çamur atmak saçma sapan bir çılgınlıktan öte bir şey değildir.

Bu ülke artık kendi egemenliğini ilan etmiş, kendi sınırları içinde ve kendi bayrağı gölgesinde yaşamaktadır.

Bunun değerini anlamak için, 1974 öncesini ve yaşanananları bir kez daha gözden geçirmekte yarar vardır.

Bugünlere gelinmesinde Türkiye Cumhuriyeti'nin tartışılmaz katkıları vardır ve bunu yıkmaya çalışmak, yıpratmaya çalışmak ya da gölge düşürmek Kıbrıs Türkü'ne yakışmaz.

Bu güzel gün geçsin ve biz doğru hedefi, yani kendi içimizdeki sorumluları tespit edip, en acımasız bir şekilde yargılayalım.

Mutlu bayramlar...

Taçoy: Küçük, güven vermiyor!

4 Aralık UBP Kurultayı'nda genel başkanlığa adaylığını koyan Lefkoşa Milletvekili Hasan Taçoy Başbakan İrsen Küçük'ün tam olarak bir devlet adamı vizyonu ortaya koyamadığı ve kamuoyuna da güven vermediğini söyledi.

Kurultay'da kendisi ile birlikte İrsen Küçük'ün ikinci tura kalacağını iddia eden Taçoy Cumhurbaşkanı Eroğlu'nun da kurultayda tarafsız kalacğına olan inancını belirtti.

Hasan Taçoy, Genel Başkan ve Başbakan olduğu taktirde, Türkiye ile imzalanan ekonomik ve mali işbirliği protokolünün ülke şartlarına göre düzenlenmesi için Türkiye yetkilileri ile temaslarda bulunacağını söyledi ve bunu 'her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır' diyerek ifade etti.

Pervin Gürler: "Komplo yok"

Lefkoşa Polis Müdürü Pervin Gürler, önceki gün bu sayfada CTP-BG Genel Başkanı Ferdi Sabit Soyer'e fotoğraf komplosu var mı şeklindeki sorumuza cevap vererek böyle bir şeyin asla olmadığını söyledi.

Fotoğrafı orada tesadüfen bulunan bir muhabirin çektiğini söyleyen Gürler, eski bir başbakan olarak Ferdi beye olan saygılarının sonsuz olduğunu, bu nedenle ifade vermesi için çağrının telefonda bizzat kendisi tarafından yapıldığını belirtti.

Okur Görüşü
'Kutlama yemeklerine katılanları kınıyorum'

"Bakanlarımızın şu sıralar ne hissetiklerini çok merak ediyorum.

Ülkede ekonomik kriz var bütçe açıkları fazla diyorlar; bunları ortadan kadırmak için çalışandan/emekliden kesinti yapıyorlar.

Bunun yanında para yok diyerek KTHY çalışanlarını ödemiyorlar.

Öte yandan büyük bir çoşku ile sanki herşey çok güzelmiş gibi 15 Kasım kutlaması yapıyorlar.

Konuklar ağırlıyorlar öğlen ve akşam yemekleri organize ediyorlar...

Bu sizce de biraz çelişkili bir durum değil mi?

Bütün bu kutlamalara katılanları şiddetle kınıyorum ve ben de bu gün oturup
ağlıyorum..."

(Serap TEBRİZLİ)

***

"KTHY çalışanları bu durumlara düşmüşken hükümetimiz hala 15 Kasım kutlama derdinde, hatta hızlarını alamayıp bir de Kıbrıs Türkleri Kongresi düzenlenmiş.

Kıbrıslı Türkler aç ve yok olma noktasında acaba kongrede bu konuya da değinmeyi düşünuyorlar mı?

Yapılan bütün törenleri kınıyorum...

Bu paraları harcamak yerine hükumetin de ekonomi yapması gerektiğini düşünuyorum..."

(Alihan – Lefkoşa)

Önder Mağazaları

10

Kanser Hastaları Yardım Derneği'ne yaptıkları maddi ve manevi destekten dolayı

TDP

10

Bakan ve milletvekili maaşlarından yüklü miktarda kesinti yapan yasa önerisi nedeniyle

DAÜ

İşletme Fakültesi

10

Dünyadaki en iyi bin fakülte arasına girme başarısını gösterdiği için

Caner ARCA

Diyabet Derneği

10

Diyabet hastaları için yapılan özverili çalışmalardan dolayı

Ali POLATKAN

Turizmci

10

Her türlü ekonomik sıkıntıya rağmen büyük turizm yatırımlarına devam ettiği için

Sorun yok

"Doktor hanım" der kadıncağız utana sıkıla "cinsel bir sorunum var.... kocam beni tahrik etmiyor."
Doktor, tamam der "yarın eşinizi de getirin bir bakalım."
Ertesi gün kadın kocasıyla birlikte gelir.
Doktor "Soyunun beyfendi," der. "şimdi şöyle bir dönün .... Hım. Tamam, şimdi şuraya uzanın lütfen. Hı-hı... Anlıyorum... Tamam giyinebilirsiniz."
Adam giyinirken doktor hanım kadını yanına çeker. "Sağlık sorununuz yok sizin," der. "Kocanız beni de tahrik etmedi."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları