Evkafın zeytinyağı meselesi!

Yayın Tarihi: 07/12/10 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Ülkede başka gündem maddesi kalmamış olacak ki şimdi zeytinyağı ithalatına getirilen yasağı tartışıyoruz.

Bizim de ilk başta hoşumuza gitmişti bu karar!

Elbette bir ülkede bir ürün yetişiyorsa, onun hem üretimini hem de üreticisini desteklemek gerek.

Geçmişte bunun kötü örneklerini yaşadık…

Daha 20 yıl önce 100 bin dönüm portakal bahçemiz mevcutken şimdi bunun sadece 50 bin dönüme düştüğü söylenir.

Doğrudur da, zaten Güzelyurt ve çevresine her gittiğimizde yeşilliğin yerini binaların aldığına şahit oluruz.

Ha keşke o zaman da narenciye üreticisi korunup kollansaydı da şimdi bu kadar içler acısı durumlar yaşanmasaydı…

***

İddia ederim;

Bu ülkede yetişen zeytin ve zeytinyağı ürünü Türkiye'nin çoğu bölgesinde yetişen zeytinden çok daha lezzetlidir.

Hükümetin bu konuda halkı ve otelleri teşvik çağrılarına da katılırım…

Ama burada sanki de hükümet kendi üzerine düşeni yapacağına yine vatandaşın elini taşın altına sokmasını istiyor.

Türkiye'den buraya ithal edilen zeytinyağının litresi 10 TL civarında..

Hem de Komili, Ekiz ve Tariş gibi tanınmış ürünler.

İyi bir zeytinyağı tüketicisi olduğum için bu ürünlerin fiyatlarını hep takip ederim.

Bizde ki en ucuz fiyat ise 16 TL.

Bizimkisi lezzetli ama onlarınki ambalajı yönüyle albenili…

Bir gün elimi tam rafa götürüp Karpaz yağını almaya çalışırken, yaşlı bir amcanın 'oğlum onlar pahalı, Türkiye'den gelenlerden al" dediğini hiç unutmamışımdır.

***

Bir de hükümetin unuttuğu başka bir şey var;

Türkiye'den gelen yağa yasak koyuyor ama, Güney'den alınacak olanlara ses çıkarmıyor.

Tanıdığım çok kişi zaten zeytinyağı alış verişini Güney'den yapıyor.

Onlarda Türkiye fiyatlarının da altında satılıyor ve halis malis Kıbrıs zeytini ve yağı!

Bizde satılanın da tam yarısı kadar…

Bu yüzden sanırız hükümet biraz acele bir karar aldı.

Yani doğru bir icraat yapacakken, biraz aceleye getirip kararın yanlış sonuçlara varacağına dair bir hissiyat var kamuoyunda…

Bu yasaktan önce ürünün dışarıya pazarlanması için bir şeyler yapılabilseydi daha doğru olacaktı sanıyoruz.

***

İşin bir piyasa durumu var;

İş adamları bu karara büyük tepki gösterdi.

Çünkü alınan kararın haksız rekabeti getireceğini iddia etti.

Ayrıca böyle bir karar ekonomiye bir müdahale olarak nitelendirildi.

Tabi onlar da haklı kendilerince…

Serbest piyasa ekonomisinin hakim olduğu bir ülkede, hükümetin her istediği zaman ürünlere müdahale etmesi pahalılığı da beraberinde getirir.

Ha keşke sadece zeytin üreticileri ile değil de, ekonomistlere de danışılsaydı, en azından hem acele bir karar almış olmazlardı, hem de işadamlarının da desteğini alan bir karara imza atarlardı.

***

Bir de harnup meselesi var;

Hem kendisi hem de pekmezi bizde çok ama tüketimi yok kadar az.

Oysa başta Türkiye olmak üzere dünyanın bir çok yerinde bu ürün altın değerinde…

Uzmanlar faydalarını öve öve bitiremiyorlar…

Onlar değerini biliyorlar ama biz her üründe olduğu gibi bilemiyoruz.

Ya da biliyor ama pazarlama konusunda hep sınıfta kalıyoruz.

***

Patatesi hiç yazmayacağım…

Çünkü biz dünyanın en iyi patatesini sadece ya depolarda ya da tarlada çürütmesini iyi biliriz…

Yani, daha uzun bir süre başbakanlık koltuğunda oturacağı artık kesinleşen İrsen Küçük ve ekibini çok işler bekliyor.

Dileriz eski hatalarını yapmazlar ve gerçekten de büyük bir değişimin altına imza atarlar.

Has Der

10

Kıbrıs Türk kültür ve sanatına yıllardan beridir yaptığı katkılardan dolayı

Afet ÖZCAFER

Milletvekili

9

Ülkemizde tabu olarak görülen eşcinsellik hakkında cesur açıklamalar yaptığı için

Mehmet HULİSOĞLU

Çatalköy Bl.Bşk

9

Bölgesinde gözle görülür icraatlara imza attığı için

(Bölge halkının isteği üzerine)

Çevre Koruma Dairesi

7

Biraz geç de olsa çevre koruma konusunda yaptırımcı yasalar hazırladığı için

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı

2

Kış sezonu olmasına rağmen uçak biletleri fiyatlarının yüksek olmasına seyirci kaldığı için

Teşkilat

Amerika'da bir asker, arkadaşı ile yolda giderken elindeki çakısı ile oynarken parmağını kesti.Az ötede bir dispanser vardı.
Asker ;
"- Ben şurada pansuman yaptırayım." dedi.
İçeri girince karşısına iki kapı çıktı.
Birinde "Hastalıklar", ötekinde "Yaralar" yazılı idi.
"Yaralar" kapısından girdi.Yine önünde iki kapı.
Birinde "Kemik", ötekinde "Yumuşak Doku" yazıyordu.
"Yumuşak Doku" kapısından girdi.Yine iki kapı.
Birinde "Önemli", ötekinde "Önemsiz" yazıları vardı.
"Önemsiz" kapısından girince kendini sokakta buldu.
Dışarı çıkınca arkadaşı sordu ;
"- Nasıl, iyi baktılar mı?"
"- Hayır, ama teşkilat mükemmel!.."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Levent ÖZADAM yazıları