"Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir"

Yayın Tarihi: 02/03/11 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

"Bu gün yine tarihi bir gün.

Tarihi bir eylem ve yine tarihe tanıklık edecek, tarihi İnönü Meydanı.

28 Ocak mitingi sonrasında yaşanan süreç, yaşanan tartışmalar, polemikler ve "Besleme" krizi sonrası Kıbrıs Türkünün ilk kez bir araya geleceği, 2 Mart mitingi birçok yönden önem taşıyor.

Ekonomik uygulamalar ve hükümetin kararları yanında hiçte olmaması gereken bir olayda bugünkü mitingi önemli kılıyor.

Bu önem, günlerce konuşulan Türkiye hükümet yetkililerinin yaptıkları olumsuz açıklamalar, bu açıklamalara KKTC hükümetinin sessiz kalması.

Besleme suçlaması ile kırılan, üzülen, kızgınlığı artan Kıbrıs Türk toplumu bir anlamda bugün tüm bu olaylara cevap verecek.

Peki, bize yakışan nedir?

Yıllar boyunca huzur bulmamış bu ülkenin bir yarısını kendine vatan bilmiş, her şeye rağmen eğilmemiş, tepkisini yasalar, hakkını demokratik teamüller ve olgunluk çerçevesinde, dile getirmiş bu halka bu gün nasıl bir miting, nasıl bir eylem, nasıl bir ses vermek yaraşır.

Tabi ki en başta hem KKTC hem de Türkiye hükümetine bu mitingin sadece ekonomik önlemlerle ilgili olmadığı anlatılmalı.

Kıbrıs Türk Halkı artık her seçim dönemi, her siyasi gelişme öncesi siyasilerin Ankara'ya gidip Ankara hükümetinden izin alınmasını istemiyor.

Bu toplum bu saatten sonra kendi iradesi ile kendi seçtiği seçilmişlerin sadece kendisinden izin almasını istiyor.

Atatürk'ün "Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir" sözünün artık Kıbrıs'ın kuzeyinde gerçek anlamda, anlam bulmasını istiyor.

Kıbrıslı Türklerin ne istediğini anlamak için bu topraklarda yıllardır yaşananlara ve bu gün Ortadoğu da halkların isteklerine bakınca anlamak aslında hiçte zor değil.

Demokrat Partinin başlattığı eylem ve "Kendi Evimizin Efendisi Olmak İstiyoruz" söylemi bana göre bu günkü ortama en uygun söylemdir.

Bu gün 28 Ocak'ı aratmayacak bir kalabalığın olacağı kesin.

Hatta besleme krizinin de etkisini düşünürsek bu gün İnönü Meydanının daha da kalabalık bir halk kitlesine sahne olma olasılığı yüksektir.

Bu paragrafın ilk başında sorduğum soruyu bir kez daha soruyorum.

Bu gün bize yakışan nedir?

Pankartlar, söylemler elbette olacaktır.

Olağanüstü emniyet tedbirleri mutlaka olacaktır.

Karşıt gruplar ortamı germek için fırsat arayacaktır.

Provokatör amaçlı davranışlar meydanda kol gezecektir.

İşte bu noktada bize yakışan, bilinçli, ne söylediğinden, ne anlatmak istediğinden emin, tahriklere kapılmadan eylemini yapan ve amacına ulaştığı zamanda sessiz ve olaysız bir şekilde evine dönmeyi bilen bir olgunluk göstermektir.

Bu gün elbette önemli.

Fakat bu günden daha önemli olan, verilecek mesajı iyi vermek.

3 Mart günü tartışılmaya başlanması gereken, kavgalar, küfürler, pankartlar ve Türkiye karşıtlığı değil. Bu halkın her anlamda özgürlük istediği olmalıdır.

Tüm bunların yanında, bu mitingin Türkiye ve Türk Halkına karşı olmadığının anlaşılması için de azami gayret gösterilmelidir.

Bu günün esas muhatapları olan KKTC hükümeti ile Ankara hükümeti de gereken duyarlılığı bu noktadan sonra göstermelidir.

İki ülke arasında konuşulmaya, paylaşılmaya başlanan sorunlar gün yüzüne çıktıkça çözülmeli.

Biz bugün üstümüze düşeni yapıp, isteklerimizi ve kendimizi iyi ifade etmeliyiz.

Bugünkü tarihi miting, bize yakışır bir şekilde olmalıdır.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları