"Vatan sağolsun"

Yayın Tarihi: 10/08/11 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Dünya görebildiğimiz kadar mı?

Kesinlikle hayır.

Sorunlar sadece bize özgü mü?

Buna da hayır.

Aslında bizlerin sorunu, sorunların varlığı değil.

Sorunların çözümlenmemesi.

Dünyanın sadece bizim etrafımızda döndüğünü sanıyoruz.

Günlük konularla geleceğimizi şekillendiriyoruz.

İnsan odaklı değil, çıkar odaklı planlanmış her şeyimiz.

Devlet politikası olarak benimsenmiş, yönetimler değişse de değişmeyen, temel kabul edilen uygulamalarımız yok.

Yasalarımız, kanunlarımız kişiye göre uygulanıp, yine kişiye göre değiştirilebiliyor.

En çok müdahale edilen, bir şekilde bir sisteme girmeyen konumuz "Eğitim".

Yeni eğitim yılının başlamasına az bir zaman kala, konu yine yeniden ve yavaş yavaş tartışma ortamına giriyor.

Hedef tam gün eğitim.

Eksiksiz, planlı ve kademe kademe uygulanacak bir "Tam gün eğitim sistemi" mutlaka faydalı olacaktır. Aslında bu girişim daha önce de denendi.

1 Ekim 2007 tarihinde pilot okul olarak seçilen Şht. Ertuğrul İlkokulunda bu düşünce denenmeye başlandı. Uygulamanın başarılı olduğu pek söylenemez.

Elbette bunun çeşitli sebepleri var.

İlgili kesimlerin kendilerine göre problemleri diyalog yoluyla çözülmezse bu girişim yine başarısız olacak.

Eğitim konusu deneme tahtası olamayacak bir konu.


Tam güne eğitime, layıkıyla yapılacaksa karşı olmadığımı söylemiştim.

Bu düşüncenin ana fikrinin öğretmenleri tam gün çalıştırmak olduğunu şimdilik düşünmek istemiyorum.

Her fırsatta söylüyorum. Hükümetin attığı her adıma kuşku ile bakılıyor.

Fakat eğitim ve tam gün projesinin başarılı olmasını destekliyorum.

Tabi ki bu noktada sadece normal eğitim veren okullar düşünülmemeli.

Eğitim gibi bir insana yapılacak en önemli, en katkı sağlayıcı destek herkes için geçerli olmalı.

Binlerce engelli insanımız, çocuğumuz var.

Öğrenmeye aç, faydalanmaya, fayda sağlamaya hazır genç insanlarımız var.

Bu insanlarımızın bu topluma, bu ülkeye ne gibi katkısı olabilir?

Bu insanlarımızı nasıl kazanabiliriz?

Bu insanlarımızı neler yaparak evlerinden çıkartabiliriz?

Her insanın bir başkasından farkı olmadan eşit eğitim olanaklarından faydalanması en başta sosyal devlet anlayışının parçasıdır.

Eğitimde atılacak adımlar, öncelikle popülizm den uzak ve ortak menfaat düşüncesinin ürünü olmalı.

Engelli çocuklarımızın konularına göre tam gün eğitim veren, uzman insanların yönlendirmesi ile şekillenen, özel veya kamu hiç fark etmez bir kurum oluşturulsa bu projeye kim destek vermez ki?

Okul okul dolaşıp derdini anlatmaya çalışan, işinden gücünden vakit ayıramayan, özel sektörde çalışıyorsa her zaman izin alamayan aileler, böylesi bir yapıya acil ihtiyaç duyuyor.

Birçok Üniversitemiz var.

Bu konuya ilgisiz kalmamalılar. İlahiyat Fakültesi bir ihtiyacın ürünü ise, işte size bir ihtiyaç noktası daha.

Özel insanlara, kendi hayatlarını devam ettirme adına yapılacak en önemli katkı eğitimdir.

ERENKÖY UNUTULUR MU?

Erenköy'ün bende farklı bir yeri var.

Hayatımın bir bölümünü orada geçirdim.

Vatani görevimi yerine getirdiğim Erenköy, Kıbrıs Türk Mücadele Tarihinin en önemli adımıdır. Rum ordusunun binlerce personel ve teçhizatına karşılık, yiyeceği olmayan, hastabakıcısı, ilacı ve her şeyden önemlisi kaybedecek zamanı olmayan, sayıları sadece yüzlerle ifade edilen fedakâr insanlar, 30 kilometre karelik bir cepheyi savunmuşlardı. Türkiye de eğitim gören genç insanlar ülke savunması için eğitimlerini yarıda bırakarak Kıbrıs'a gelmişlerdi.

Büyük bir dayanışmanın ve ülke sevgisinin ön plana çıktığı yerdir Erenköy.

Bu noktada yine her şeyimizin tartışıldığı, Vatan, Millet, Kıbrıs sevgimizin sorgulandığı bugüne gelerek, aklımdan geçen düşünceyi seslendireceğim.

Bu insanlar bugünler için mi bu zorlukları yaşadılar.

Her yılın 8 Ağustos'unda törenler düzenleyip güzel sözler söylemek, bu ve benzeri hatıraları yaşatmaya yeter mi?

Erenköy'le ilgili olarak yazılmış kitaplardan okuduğum adı belirtilmeyen bir mücahit mektubunun bir kısmını yazımın sonunda paylaşmak istiyorum "İnsan bir defa gelir dünyaya yüreği gamlı anam!

Ve insan bir defa ölür.

Millet ve Vatan uğrunda!

Biz Dillirga'nın kupkuru dağı ve tepelerinde düşman gözetleriz 522 Mücahit!

Biz ölürsek Vatan sağolsun anam".

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları