"En büyük hatamız tanınmayı istememek"

Yayın Tarihi: 13/04/12 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Geçen haftalarda Demokrat Parti Genel Sekreteri Sayın Bengü Şonya ile bir sohbetimiz olmuştu. Bu köşenin okurları mutlaka hatırlayacaktır. Bu görüşmedeki izlenimlerimi "CTP ve TDP samimi değil" başlıklı yazımda anlatmıştım. O günlerde DP Genel Başkanı Sayın Serdar Denktaş yurt dışında idi. Amerika da. Serdar Bey, bu ziyaretten gelir gelmez de Ankara'ya gitmişti. Bu ziyaret çok tartışıldı. İçeriği merak edildi. Serdar Denktaş'la dün gündemi ve Ankara ziyaretini konuştuk.

"Ankara ziyaretinin içeriğini anlatamam. İlk görüşme düşüncesi kurultayımızda gündeme geldi. Uzun zamandır randevu istememiştik. AK Parti yetkilileri de bunun faydalı olacağına inanç belirttiler. Biz bu görüşmeyi basına vermedik. Ak Parti basın bürosu duyurdu. Çok olumlu, iki tarafında memnun kaldığı güzel bir görüşme oldu. Ağırlıklı olarak Kıbrıs konusunu görüştük. Mersin kapısı adıyla bilinen serbest ticaret konusunda ki sıkıntılarla ilgili olarak yazılı olarak görüşlerimizi sunduk. Onlarda memnun oldular. Söylediğim gibi elimizdeki kartları açmamak adına daha fazla detay veremiyorum. Bu görüşmede, burada konuşulan söylenen bir takım olaylarında, buradaki arkadaşlar tarafından malzeme yapılıp kullanıldığını gördük. Yakında teknik ekipler düzeyinde de çalışmalar başlayacak".

Demokrat Parti Genel Başkanı Sayın Serdar Denktaş gündeme dair düşüncelerini de seslendirdi. Güney Kıbrıs'tan yapılan alışverişler konusun da hükümetin ekonomi politikası olması gerektiğinin altını çizdi. "Kapılar ilk açıldığında insanlar bu durumun sanki geçici bir süre için olduğunu hissetti. Fiyatlarda da farklılık görünce hem gezme amaçlı hem de alışveriş yapmak için güneye gitti. Rum yönetimi önlem almak için fiyatları düşürdü. Halkına çağrı yaptı. Biz ne yaptık. Sadece yasakladık. Sadece çağrı yaptık. Tıklım tıklım dolmaya başlayan çarşıda 2 TL'ye içtiğimiz kahveyi 5 Euro sattık. Böyle olunca elbette süreklilik sağlanamadı".

Söz elbette Petrol Dolum tesisi ve Dış Türkler Başkanlığına geldi. Sayın Denktaş iki konuyla da ilgili olarak kısa ve net yaklaşımlar seslenirdi. "Petrol dolum tesisi nerede, nasıl yapılacak tam bir açıklık yok. Siyasi belirsizliğin olduğu bir ülkede, halkın tepki gösterdiği bir yatırıma bu kadar maddi kaynağı hangi aklı başında şirket yatırır. Bunlarla ilgilenen insanlara baktığınızda, bu hükümet bunun kontrol ve denetimini yapamaz. Her türlü kaçakçılık yapılabilir. Ejder beyin Dış Türkler Başkanlığı ise tam bir mesele. Başdanışmanım dediği kişi, bana Ejder beyin istifa mektubunu veren kişidir. Demek ki karşılığı yüz bin TL' imiş. Dış Türkler Başkanlığı yurt dışından gelen insanların tapu ve benzeri işleriyle ancak ilgilenebilecek bir yapı olur. Bunun da komisyonluğu olacak elbette".

Son zamanların en çok konuşulan konusu Referandum içinde şunları söylüyor Sayın Serdar Denktaş; "Biz 1983 yılında bu devleti ilan ettik. Her ne kadar tanınmasa da böyle bir yapı var. 1983 yılında tanınma istemeliydik. Bu en büyük hatamız oldu. Belki kabul görmeyecekti ama istemeliydik. Bizi tanımayı isteyen ülkeler oldu. Biz isteksiz davranınca askıya aldılar. Ülke idaresi ve liderliğini bırakılmayacak bir durum vardır. Halk iradesi. Bunu dünyaya göstermeliyiz. Şu an bizi tanımaya hazır dört-beş ülke var. Referandum düşüncemiz ilhak anlamında değildir. Diğer muhalefet partileri bu konuda şu an için beklemeyi daha uygun görüyor".

Ve son olarak şunu soruyorum; "Demokrat Partiye her dönem sempati var. Serdar Denktaş genel olarak olumlu tepkiler alıyor. Fakat sandıkta beklenen sonuç yok sebebi nedir?"

Şöyle cevaplıyor Serdar Denktaş; "İnsanımız önünün açılacağına ve bir şeylerin değişeceğine dair inançsızlık yaşıyor. Toplumsal anlamda kurtuluşa olan bu inanç kaybının yaşandığı sırada, kapısını çalıp çocuğunu işe alacağız diye bir vaade kanıyor. 2003 yılından sonraki seçimlerde değişen ortam CTP'yi önde çıkardı. 2009 seçimlerinde tersi oldu. CTP'ye tepki olarak UBP' ye dönüldü. Biz köydeki Ahmet dayıya on tane olan koyununu nasıl yirmi yapacak, kahvede oturan işsiz gence devlet işi vaadi değil, kendi işini kurabilmesini nasıl imkân sağlayacağız bunları anlatacağız. Ve önümüzdeki seçim, ne zaman olursa olsun, Demokrat Partinin seçimi olacaktır. Ben buna inanıyorum".

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları