Mazbata konusu çözülecek mi?

Yayın Tarihi: 21/12/12 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Mazbata konusu ülke gündemini uzunca bir süredir meşgul ediyor.

Daha öncede yazmıştım.

Borçlunun da alacaklının da mağdur olmayacağı bir çözüm yolu bulunmalı.

Bu sorunun çözümü cezaevi değil.

Bu bir gerçek.

Borç veren verdiği borcun geri dönüşünü iyi hesaplamalı. Güven veren, geri dönüşü sağlamlaştıran önlemleri almak en başta borç verenin yükümlülüğü.

Pazartesinin akşam saatlerinde meclisteydim.

Dışişleri Bakanı Sayın Hüseyin Özgürgün ve Meclis Başkanı Sayın Hasan Bozer'le Atatürk'çü Yaşam Derneği heyeti olarak bir görüşmemiz oldu.

Atatürk'çü Yaşam Derneği olarak önümüzdeki hafta Türkiye'nin Başkenti Ankara'ya bazı yetkililerle temaslar yapmak üzere bir ziyaretimiz olacak.

Meclis'te Sayın Özgürgün ve Sayın Bozer'le görüşmemiz bu çerçevede oldu.

Meclis Başkanı Sayın Bozer mazbatalarla ilgili bir çalışma olduğundan söz etti ve bu çalışmayı yeni yıldan önce hayata geçirmek istediklerini söyledi.

Konu uzun zamandır konuşuluyor ve henüz çözüm yok.

Hala daha insanlar borçları yüzünden cezaevine düşüyor.

Borçlar bir yandan büyürken cezaevinde geçirilen sürede cabası oluyor.

Sayın Meclis Başkanı ilgili yasa tasarısını bizlerle paylaştı.

"Borç İlişkilerinden dolayı hükmedilen hapislik cezalarının affedilmesi yasa tasarısı".

9 bin mazbata varmış.

Hatta birden fazla mazbatası olan insanların sayısı da oldukça fazlaymış.

Yasa tasarısındaki hükümler özetle şöyle;

"Borç ilişkilerine dayanan hükümler mucibince borçların astronomik ve fahiş meblağlara ulaşması ve kesinlikle ödenemeyecek boyutlara gelmesinden, akabinde borçlu aleyhine düzenlenen mazbatalardan dolayı yaşanan hapisliklerin, toplumsal travma noktasına gelmesi ve meblağların ödenemeyecek noktalara ulaşması, ailelerin dağılması başta olmak üzere telafi edilemez zararlara neden olmaktadır.

TÜM DÜNYA'DA ALACAK-BORÇ İLİŞKİLERİNDEN KAYNAKLANAN HAPİSLİK CEZALARI ARTIK UYGULANMAMAKTADIR.

Avrupa konseyinin "İnsan haklarının ve temel özgürlüklerin korunmasına ilişkin sözleşme" ile ilgili dördüncü protokolünde "Hiç kimse yalnızca akdi ilişkiden doğan bir yükümlülüğü yerine getirmemiş olmaktan dolayı özgürlüğünden yoksun bırakılamaz" prensibi düzenlenmiştir.

KKTC' inde borç ilişkilerinden dolayı oluşan ödenemez meblağların, hem alacaklı hem de borçlu açısından adil, çağdaş ve evrensel ilkelerle paralellik arz edecek yasal çalışmalar, yasama, yürütme ve yargı erklerinin işbirliği ile başlatmış olup iş bu Af Yasa Tasarısının akabinde yeniden düzenlenecektir".

Bu yasa ile ödenemeyen borç ve mazbatadan dolayı cezaevinde bulunan kişilerin bu durumu ortadan kaldırılacak.

Hapis cezası kaldırılan veya durdurulan borçluların borçları ortadan kalkmış sayılmayacak.

Elbette ortada önemli bir sorun var.

Cezaevi borç cezalarının ön planda olduğu durumlarda çözüm değil.

Ama bunun bir de alacaklı tarafı var.

Ki bu konu pek de konuşulmadı.

Alacaklıların hakkı da mağdur edilmemeli.

Haciz yolu ile tahsil belki bir çözüm olabilir.

Ama borcun tahsilini gerçekleştirecek maddi bir kaynak yoksa mevcut sorun nasıl çözülecek?

Bu noktada bu soruda ileriki günlerde çokça tartışılacak.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları