Haksızlık

Elektrik kurumunda örgütlü El-Sen yüksek miktarda borcu olan abonelerin elektrik enerjilerini kesmeye devam ediyor.

Kurumun yapması gerekeni sendika yapıyor.

Haftanın ilk günü yani pazartesi BRTK ve YDÜ'nin bazı sayaçlarının elektrik akımı kesildi.

Sebep yüksek miktardaki elektrik borçları.

Yani haklı bir durum.

BRTK'nın kuruma borcu olduğu ve defalarca uyarı yazısı gönderilmesine rağmen olumlu bir adım atılmadığı biliniyor.

YDÜ'nin de kuruma borcu var.

Bu yazının yazıldığı saatlerde BRTK'nın ödeme yapıp taksit taahhüt ettiği ve elektrik enerjisinin yeniden devreye girdiği haberi geldi.

Peki, sorun çözüldü mü?

Tabi ki hayır.

Sorunların üzeri neden örtülür ve neden hiç yokmuşlar gibi davranılır anlamış değilim.

Özellikle BRTK diğer birçok devlet kurumu gibi yılların umursamazlığı ve vurdumduymazlığı sebebiyle bu noktada.

Nasıl olsa bir şey olmaz diye diye yerine getirilmeyen sorumluluklar.

Aslında elektrik kurumu geç bile kaldı.

Özelleştirme kapıya gelmeden bunlar uygulanacaktı.

BRTK sadece yayın anlamında hizmet vermiyor.

BRTK aracılığıyla KKTC'deki diğer özel televizyonlarda yayın yapıyor.

Hatırlanacağı üzere yaklaşık üç ay önce yine BRTK'nın elektriğinin kesilmesi yönünde bir adım atılmış fakat sonuçsuz kalmıştı.

O gün kurumun eski yönetimi "Bunca yıllık kurumun elektriği nasıl kesilir? Burası halkın malı" demişti.

BRTK halkın malıdır.

Bunu kimsenin söylemesine gerek yok.

Her ne kadar her dönemin iktidarları tarafından propaganda aracı olarak kullanılsa da.

İyi de bu sorumluluktan kurtarır mı?

Her türlü vergisini, elektrik faturasını, çalışanlarının sosyal yatırımlarını, devlete olan vergisini günü gününe ve eksiksiz yatıran özel televizyonların bu noktada suçu nedir?

Yatırım yapmak mı?

Kamuya hizmet etmek mi?

Ülke ekonomisi ve kalkınmasına katkı koymak mı?

KKTC'de yayın yapan özel televizyonlar her anlamda mağdur.

Bir yayın kuruluşunun en önemli gelir kaynağı en başta reklamdır.

KKTC de piyasası olan birçok ürün Türkiye'den geliyor.

Bu ürünlerin reklamları Türkiye'deki yayın kuruluşlarında zaten yapılmakta.

Yani bu ürünlerin KKTC'deki yayın kuruluşlarında reklam vermesine gerek yok.

Mesela Türkiye meşeli bankalar.

Kıbrıs'ın kuzeyindeki hiçbir yayın kuruluşlarında reklamları yok.

Haksız rekabet ortamını oluşturan reklam pastası özel yayıncılığa karşı en büyük haksızlık.

HER KESİMDEN SES VAR!

Ülke yangın yeri diyenler haksız mı?

Bu pek de hasız bir düşünce değil.

Yaşanan olumsuzluklar, sorunlar ve bunların çözümü yerine yönetici konumundakilerin başka başka öncelikleri tüm toplumu bıktırdı.

Bunlara birde kurultay uğruna yapılan devlet olanaklarının haksız paylaşımı tuz biber oldu.

Sayıştay sınavını kazanan fakat atanmayan gençlerin isyanı haksız mı?

Onca yasadışı istihdam varken Sayıştaylık neden ses vermiyor?

Gerçekten ilginç.

İşadamları, eski parlamenterler, hemşireler, özel sektör her kesimden artık "yeter" seslenişi var.

Çıkılması zor bir yoldayız ve hala daha son sürat ilerliyoruz.

Ve nihayet;

Ülkeyi kilitleyen kurultayla ilgili sonuç bugün açıklanacak.

Herkes sonuca saygılı olsun ve de gereken biran önce yapılsın.