Bu denetimlerin esas amacı nedir?

Biryanda "maneviyatı eksik" olduğu söylenen bir halk, biryanda gece kulüpleri ve kumarhaneler.

Biryanda sayısal olarak artırılmak için hızlandırılan dini hizmet yatırımları, biryanda gece kulüplerine sıklaştırılan denetimler.

Tesadüf mü?

Değildir, herhalde.

Yapılan yanlış mı?

Denetim anlamında asla.

Devlet otoritesinin ki eğer varsa, üstünde hiçbir şey olamaz.

Aslında bu üzerinde bu kadar durulacak bir konu değil.

Yani denetim açısından, bunlar gayet normal ve olması gerekenler.

Ama dikkat çeken nokta şu;

Bunca zamandır bu denetimler neden yapılmıyordu?

Bu yerlerin binaları neden yerleşim birimleri ile içi içe, buna izin veren merci yine bu devletin kendisi değil mi?

Kısacası bu denetimlerde aranan nedir?

Burada yapılanın ne olduğu bilinmiyor mu?

Biliniyor.

Herkes bu işin sektörleştiğini, mafyalaştığını ve insan bedeni üzerinden rant sağlandığını farkında değil mi?

Tüm memleket farkında.

Peki, ne oldu da "huzur operasyonlarına" ihtiyaç duyuldu?

Haksız ve kolay kazancın olduğu yerde yasa dışılık olağandır.

Yasa dışı odaklar hatırı sayılır kazançlardan pay almak için hiçbir fırsatı kaçırmazlar.

Gece kulüplerinde yaşananlar kontrolden çıkmış gibi görünüyor.

Yapılanlar amacını çoktan aştı.

Malum sektör, her türlü olayın yaşanmasıyla artık mafyalaştı.

Sosyal yönü çok daha vahim bir olaydır yaşanan.

Kendimi bildim bileli Alayköy'de yaşıyorum.

Alayköy'ün etrafı gece kulüpleriyle çevrili.

Yaşadığım ve de çocuklarımı yetiştirdiğim yerin bu yerlerle anılması şahsen beni rahatsız ediyor.

Yoldan geçen insanlar bu yerlerin ne olduğunu çocuklarına anlatamıyor.

Buraların ayrı bir yerleşim yeri hatta ayrı bir belediye bölgesi olduğunu zannedenler var.

Daha kötüsü evinden, eşinden, çocuklarından bu yerlerdeki "hizmetten" dolayı ayrılanlar var.

Hastalanan ve ailesi dağılanlar var.

İstemeyen gitmez, istemeyen girmez.

Belki de bu doğru bir yaklaşımdır.

Ama buraları insanların gözünün önüne bu kadar sorumsuzca getirmek de başlı başına suçtur.

Gece kulüplerinde çalışan veya çalıştırılan kadınların haftanın belli günlerinde kontrolleri yapılıyor.

Bu kontroller Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesinin arka kısmında poliklinik hizmetlerinin verildiği binaya ek bir bölümde yapılıyor.

Bu bölgede engelli çocukların eğitim aldığı devlete ait bir de okul var.

"Özel Eğitim ve İş Eğitim Merkezi".

Kadınlar kontrol amacıyla buraya geliyor.

Kontrol oluyorlar.

Özel eğitimdeki engelli çocuklarla adeta dip dibe.

Birkaç hafta önce okuldan çocuğunu almaya gelen bir anne şahit olduğu bir olayı anlatmıştı.

Yine gece kulübünde çalışan kadınların kontrol olmak için hastaneye geldikleri bir günde "sevdiği kadını" bekleyen bir adam görüşmesine izin verilmeyince olay çıkmış.

Kadınlar arabaya konulup gidilecekken, arabanın camları kırılmış, arbede çıkmış, küfürler, sövmeler havada uçuşmuş.

Bu tür görüşmelerden dolayı kadınlarla, onları bekleyen erkeklerin yarattığı görüntü kirliliği, ahlaki sakıncalar, bölgedeki herkesi rahatsız ediyor.

Bunların yaşandığı yerin hemen yan tarafında da ne olduğundan habersiz devletin özel eğitim verdiği engelli çocuklar var.

Sorun büyük, sorun önemli.

Sorun, Kıbrıs Türk kültür ve sosyal yaşamını adeta esir almış.

İşin bir diğer tarafı da burada "çalışan" insanlar.

Bu yüzyılda insan bedeninin sömürüsü yapılıyor.

Bambaşka dünyalar, bambaşka hayatlar yaşıyor ve yaşatılıyor.

En başta insan, düşünceleri, duyguları, korkuları, aileleri, çocukları ve hayattan beklentileri olan yirmi birinci yüzyılın köleleri var.

Tüm bunlar yapılırken bir diğer yandan da yeni gece kulüplerinin inşaatları devam ediyor üstelik her gün artarak.

İşin özünde cevap bekleyen sorular şunlardır;

Yapılmak istenen nedir ve neden şimdi?

Amaç korkutmak mı, korumak mı?

Amaç kontrol altına almak mı?

Amaç buralarda yapılanları bitirmek mi?

Yoksa amaç bir yerlere siyasi düşüncelerden dolayı şirin görünmeye çalışmak mı?

Önce bu soruların cevabını öğrenelim sonrası kolay.