Matbaa yok, yasa var

Yayın Tarihi: 10/03/17 08:09
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

28 Temmuz 2013 parlamento seçimleri, KKTC Meclisin de önemli değişimleri getirdi.

Bu değişim, farklı isimleri Meclise taşıdı.

Önemli isimler de Meclis'ten ayrıldı.

UBP iktidardı ve Genel Başkanı, Genel Sekreteri sandıktan çıkamadı.

O güne göre, 172 bin 803 seçmenin oy hakkı vardı.

Sandığa 120 bin 287 seçmen gitti.

Buna bağlı olarak katılım oranı %69,61 oldu.

CTP-BG bu seçimden birinci parti çıktı, UBP iktidarda olarak ve de kurultay gündemiyle ülkeyi esir alarak, seçimden ikinci parti çıktı.

Bu iki parti birbirleri ile dönüşümlü ve rakip olarak görüldükleri için, tepki oranında birinci veya ikinci parti olarak seçimleri tamamlama geleneğine sahip.

Fakat siyasetin geleneği, özellikle 28 Temmuz seçiminden sonra değişeceğe benziyor.

Çünkü son 4 yıl içinde, en fazla oy alan siyasi partilerin koalisyon dönemlerini yaşadık.

CTP ile DP-UG, CTP-UBP ve sonrasında UBP-DP ve bağımsızlarla ittifak, ülkeye yön vermeye çalıştı, çalışmaya da devam ediyor.

Özellikle bir ilk olan, CTP-UBP koalisyonu bende dâhil birçok insanda, birçok beklentiyi besledi.

Bu anlamdaki birlikteliklerden beklenenler, bu koalisyonların başarısız olmasıyla sonlandı.

Erken seçim gündemi siyasette son zamanların konusu.

Meclis içi partilerden çok, Meclis dışındaki partilerin ne yapacağı, seçmeni nasıl etkileyeceği ve güvenin yerle bir olduğu siyaset kurumunda nasıl bir farklılık gösterecekleri, en çok merak edilen konular.

Yeni seçim sistemi, tek liste, tüm ülkeden oy alma koşulu, bölgeciliğin kalkması, tüm bunların vatandaşa anlatılması, içselleştirilmesi, kolaylaştırılması, altyapılarının hazırlanması, hepsi önemli, gerekli, bir yola çıkmakla bitmez, amacı olmalı, sonuna kadar gidilmeli.

Yeni seçim yasası tabi ki bazı siyasiler için iyi olmadı.

Alışılmış bir sistem, yıllardır yürütülen bir düzen, al gülüm-ver gülüm mantığıyla gidilen sandık.

Bunlar sekteye uğrayacak, bu yarım yamalak ada da bölgecilik akıl işi değil.

Peki, bu yeni sistem uygulanabilecek mi?

Ortada bir yasa var, değiştirilmesi mümkün mü?

Bu yasal düzenleme laf olsun diye mi yapıldı?

Bunun şakası mı olur?

Konuyla ilgili düzenlemeler, eksiklikler bir an önce tamamlanmalı.

Ciddi uyarılar var;

Ama bir tanesi tam bize göre, tam bir memleket hali.

"Matbaa yok. Devlet Basımevi'nde yer alan makine 50 santime 70 santim oy pusulası basabilme kapasitesine sahipken, yeni seçim yasasına göre ebatlar en az 60 santime 85 santim olarak ortaya çıkıyor. Devlet Basımevi'nde bu imkân yok, yeni makine için öngörülen kaynak ise 5 milyon TL. Devlet Basımevi yeni oy pusulasını basacak donanımda değil.

Mevcut paravanlar, büyüyecek oy pusulalarını sığmaz. 1 günde oy verme süresi yeterli olmayabilir, 2 bin yeni paravana ihtiyaç var.

Yasa "her ilçe bir seçim bölgesi" diyor, oysa artık ülke geneli seçim bölgesi. İlçe Seçim Kurulu ve YSK'nın görev alanları yeniden düzenlenmeli."

Kimse ne olacak, nasıl olacak bilmiyor.

Ama ilgili yasa var ve değişmediği sürece geçerli.

Hele matbaa olmaması, yeterli donanımın halen kurulmaması, akıl işi değil.

Tam bir komedi, hem de trajik-komedi.

Demek ki seçim istemek yeterli değil.

Hodri meydanların birbirine karıştığı bugünlerde esas mesele, her işi devlet ciddiyeti ile yapmak.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları