Futbol oynamaya özgürlük

Yayın Tarihi: 14/06/17 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

1975 öncesini yaşamadım.

Bu anlamda kendimi şanslı sayarım.

Elbette eski Kıbrıs'ı, Kıbrıslı yaşamı ve insan ilişkilerini merak ediyorum.

Ama savaş korkusu yaşamak, kuşkusuz dünyanın en kötü olayıdır.

Kendimi şanslı görmem bir yerde savaş korkusu yaşamadığımdandır.

Yıllardır bitmeyen mal-mülk ve paylaşım kavgası yapıyoruz.

Bitmedi-gitmedi, oysa uğruna kavga edilecek ne değerler var.

Günü kurtarmayı marifet saydık, saymaya devam ediyoruz, fakat bir geleceğimiz var.

Çocuklarımız, gençlerimiz var.

Dünyanın her yerinde paylaşılan ortak değerler, ortak kullanım ve birleştirici ortak diller var.

Bu dilin anlattıkları, dünyanın her yerinde aynıdır.

Müzik mesela, sinema, tiyatro ve genel olarak sanat, bunların yanında spor.

Evrensel bir dil, hiçbir ülkede, hiçbir insana yasaklanmaması gereken, yaşamak gibi temel insan hakkı olan, haklar, haklarımız.

Bu ülke sorunlu, bu sorun özellikle biz Kıbrıslı Türkleri daha bir etkiliyor, zorluyor, cezalandırıyor.

Oysa bu cezayı hak edecek ne yaptık, hangimiz bu şartların oluşmasını istedik?

Sorun var, bu sorun neden sadece bizim yaşantımızı etkiliyor?

Siyaset, ticaret, uluslar arası diplomasi, özgür iletişim kurma, kendini anlatma, tanıtma, hepsini geçtim dünyanın dilini neden kullanamıyoruz?

Sporla siyaset neden bizim için ortak bir yol bir çözüm bulamıyor ve son soru;

Neden bizim için düşündüğünü, politika ürettiğini söyleyenler bunları dert etmiyor?

Spor, elbette futbol, dünyayı peşinden sürükleyen sektör.

Futbol adına çok güzel bir organizasyona ev sahipliği yaptık.

FIFA'ya üye olmayan ülkelerin bir araya gelerek oluşturduğu CONIFA EURO 2017 Avrupa Futbol Şampiyonası, sloganı "Futbol Oynamaya Özgürlük".

8 ülke katıldı, KKTC'de tüm statlar yeniledi, tadilatlar yapıldı.

Gelen misafir takımların, otel, ulaşım, konaklama, tüm masrafları, KTFF tarafından karşılandı.

Gelen takımlar içinde, Rusya gibi, İtalya gibi ülkelerin liglerin de futbol oynayan oyuncular var.

Bu organizasyonlarda çıkış yaparak önemli liglere transfer olan futbolcular oldu.

Önümüzdeki yıldan itibaren daha fazla takım sayısı, daha fazla zamana yayılacak yeni bir sistem için hazırlık yapılıyor.

Katılımcı ülkelerin ligleri sürerken, bu organizasyon da devam edecek, ligler kesilecek turnuva maçları yapılacak.

Elbette daha iyisi, daha güzeli hedef olmalı.

Ama futbol adına, verilen emek, dökülen alın teri adına bu işin güzel tarafını da görmek gerek.

Bu yıl ülkemizde yapılan turnuvanın finalinde, KKTC ile Padanya karşılaştı.

Normal süre beraberlikle tamamlandı ve sonucu penaltı atışları belirledi.

Penaltı atışları sonucu Padanya turnuvanın şampiyonu oldu.

KKTC turnuvayı ikinci tamamlarken, Padanya Turnuvanın En Centilmen Takımı, Padanya kalecisi Marco Murriero da Turnuvanın En iyi Kalecisi, turnuvada 4 gol atan Sekelistan'dan Barna Bajko gol kralı, Milli Takımımızdan ise Serhan Önet Turnuvanın En İyi Futbolcusu ödülünün sahibi oldu.

Her şeyi bir tarafa bırakarak, olaya sadece bir futbol sever gözüyle bakıyorum.

Ortada önemsenmesi gerek bir çaba var.

Tüm bunlardan ayrı olarak, statların neden boş kaldığını tartışabiliriz.

Bu durumun sebeplerini, bu ilgisizliğin, önemsizleştirmenin en başta mücadele eden gençlere haksızlık olduğunu görmeliyiz.

Bana göre konuşulması gereken en önemli konu bu.

Siyasetten, içinde olduğumuz durumdan, her şeyin olumsuzluğunu öne çıkarmaktan, keşke sadece futbola odaklansak ve keyfini çıkarsaydık.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları